Buradasınız
16 Haziran Tuzla Tersaneler Grevi
Tuzla tersanelerinde 15-16 Haziran Direnişinin 38. yıl dönümünde “grev, grev, grev” sesleri yükseldi. Son bir aydır hazırlıkları sürdürülen ikinci tersane grevi, “Kuralsız Yasadışı Çalışmaya Son, İnsanca Çalışma ve Yaşam Hakkı İçin Grevdeyiz” parolasıyla başladı. Tuzla Tersanesi önünde yapılan greve yaklaşık 5 bin kişi katılarak destek verdi.
Limter-İş sendikası sabah 07.30’da ilk toplanma yeri olan İçmeler Tren İstasyonunda işe giden işçilere seslendi. “Bugün işe gitmeyin”, “ölümlere sessiz kalmayın”, “grev kırıcılığı onursuzluktur”, “yasadışı üretime karşı çıkın” çağrısında bulunan sendika, tüm işçileri greve katılmaya davet etti. Aralarında UİD-DER’in de olduğu kitle, sloganlar, dövizler ve pankartlarla İçmeler Tren İstasyonundan Tuzla tersaneleri önünü kadar yürüdü.
Tuzla tersaneleri önünde yol trafiğe kapatıldı. Öğlene doğru Deri-İş, TÜMTİS, Nakliyat-İş, Tez Koop-İş, Hava-İş, Harb-İş sendikaları da alana gelerek greve destek verdiler. Unilever ve Arçelik işçileri de greve destek verenler arasındaydı. Ayrıca Birleşik Metal-İş’in düzenlediği “Genç İşçiler Buluşması”na katılmak için Şili’den, Bolivya’dan, Arjantin’den, Brezilya’dan, Venezuela’dan, Fransa’dan gelen genç işçiler ve sendikacılar da greve desteklerini sundular.
Grev alanında ilk konuşmayı Limter-İş sendikası başkanı Cem Dinç yaptı. Dinç şöyle konuştu: “Bugün burada adaletsiz ve kuralsız çalışmaya son verin diye patronlara, hükümete ve devlete sesleniyoruz. Burada bir vahşet yaşanıyor. Fakat bizlere her türlü yalanı söylediler. Cahil dediler. Soruyoruz, son model gemileri yapanlar da cahil dediğiniz işçiler değil mi? Bir aydır grev hazırlıklarını sürdürüyoruz, patronlar pazartesi işe gelmezseniz hepinizi işten atarız diyerek greve işçilerin katılmasına engel oluyorlar. Yürüyecek henüz çok yolumuz var. Sınıfsız, sömürüsüz bir dünya kurana dek mücadelemiz sürecek”. Dinç’in ardından DİSK başkanı Süleyman Çelebi ve direnişteki Unilever ve Arçelik işçileri de söz alarak birer konuşma yaptılar. Greve Harun Topaloğlu, Koma Çiya ve Hilmi Yarayıcı türküleriyle destek verdiler. Saat 14.30’da Limter-İş genel sekreteri Kamber Saygılı’nın konuşması ile grev sona erdi.
UİD-DER gerek 27-28 Şubat grevinde gerekse 16 Haziran grevinde Tuzla tersane işçilerinin yanında oldu. 16 Haziran grev hazırlıkları sürecinde hemen hemen tüm basın açıklamaları ve yürüyüşlerde yer alarak, “Tersanelerde ölüme son” çığlığına sesimizi kattık. Grev günü sabahın erken saatlerinde derneğimizin şapkalarını da giyerek greve katıldık. İşçiler hükümetin ve polisin baskısından yakınıyorlardı. Greve katılımın işten atılma korkusu nedeniyle düşük olduğu, bu sabah işçilerin özel servislerle çok erken işbaşı yaptırıldığı dile getiriliyordu. Gerçekten de sabahın erken saatlerinden itibaren polis, grevi kırabilmek için tüm tersaneler bölgesinde yoğun bir baskı kurdu ve işçileri dışarıya çıkmalarına engel oldu. Ama öncü işçiler pes etmeyeceklerini, “tersanelere mutlaka işçilerin denetlediği bir sendikayı sokarak sorunlarını çözeceklerini” söylüyorlar.
5 yıldır kaynakçı olarak tersanelerde çalışan bir işçi kardeşimiz ise, taşeron firmaların düşük ücret ve sigortasız işçi çalıştırdıklarından ve fazla mesailerle sosyal hayatlarının yok edildiğinden yakınıyordu. Tersanede çalışmaktan dolayı astım olduğunu, greve işyerinden tahminen 2 kişinin katıldığını, fakat çoğunluğunun işten atılma korkusu ile burada olmadığını söyledi bize. Urfalı bir tersane işçisi ise, iş kazalarının üstünün örtüldüğünü, dışarıya duyurulmadığını, kendisinin çalıştığı tersane somutunda örnekleyerek anlattı. Konuştuğumuz pek çok işçi benzeri koşullardan söz ettiler. İşçilerin büyük çoğunluğunun örgütsüz olduklarını, kendilerine, mücadelelerine ve sendikalarına güvenmediklerini ve bu nedenle grev alanında olmadıklarını dile getiren işçi arkadaşın bu sözleri soruna parmak basar nitelikteydi.
Gerçekten de Tuzla tersane işçileri gibi tüm işçilerin de esas sorunu örgütsüz ve dağınık olmalarıdır. Örgütsüz olduğumuz için, patronlar karşısında tam anlamıyla bir hiçiz. İş kazası geçirip ölen, sonra da boynuna ip takılarak tersanenin güvertesine asılan işçi kardeşimizin ölü bedenine bile sahip çıkamıyorsak, bunun nedeni örgütsüzlüktür. Tüm işçi kardeşlerimiz ölüm korkusu yaşamalarına, sıra kimde diye düşünmelerine rağmen greve katılmıyorsa, bunun nedeni örgütsüz olmamızdır. İşten atılmaktan, aç kalmaktan korkuyoruz. Ama korkularımız ne ölümleri durduruyor ne karnımıza giren lokmaları artırıyor. Korkunun kara duvarını yıkmalıyız, bir araya gelerek örgütlenmeli ve militan sınıf sendikacılığını işyerlerinde egemen kılmalıyız. İşte o zaman tüm taleplerimizi tersane patronlarına kabul ettirebilir ve ölümleri durdurabiliriz. Haydi örgütlenmeye, haydi mücadeleye!
Birleşen İşçiler Yenilmezler!
Kamyon Sürücüleri Grevde
Gerçekten Kendimiz İçin Bir Gün
- Polonez Direnişçisi: “Biz Başardık, Şimdi Hep Birlikte Başaralım!”
- Betek Boya’da İşten Atma Saldırısı
- Green Transfo’da Grev Başladı
- İşçilerin Grev-Direniş Rehberi
- İşçiler “146+Bir Polonez” Belgeselinin Galasında Buluştu
- Arıtaş Kriyojenik İşçileri de Greve Çıktı
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Polonez Direnişçileri Çatalca Adliyesi Önünde
- Polonez İşçileri Baskılara Rağmen Mücadeleyi Sürdürüyor!
- Metal Sektöründe Bir Kez Daha Grev Yasağı
- Grev Ateşi Büyüyor: Grid Solutions ve Schneider Elektrik de Grevde!
- Grevlerden Direnişlere İşçilerin Mücadelesi Büyüyor
- Hitachi Energy’nin 4 Fabrikasında Grev Başladı
- Aile Hekimleri Grevde
- Çayırhan Maden ve Enerji İşçilerinin Eylemi Sona Erdi
- Direniş Çadırına Tezek Döktüren Korku
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Çayırhan Maden İşçileri: “Biz Çocuklarımızın Geleceği İçin Mücadele Ediyoruz”
- SASA İşçileri Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- UİD-DER’den Atakaş Çelik İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Zeytinyağı, Margarin, Süt Tozu
- Toplumsal Sorunların Bireysel Çözümü Mümkün mü?
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Her Şeyi Paraya Bağlayanlar Kim?
- Devlet Bütçesi Kimin Bütçesi?
- İşçilerin Tek Çıkış Yolu Birlik, Dayanışma ve Mücadeledir!
- İşçi Dayanışması 200. Sayı Çıktı!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Kapatılan Ocakların Susmayan Bandosu
- Umut Sende Bende Bizde...
- “Ne Olacak Bu Memleketin Hali?”
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Ülkeyi Şirket Gibi Yönetmek…
- İşçilerin Birliği ve Dayanışması Güçlendikçe Umut da Büyür!
- İşçi Dayanışması 199. Sayı Çıktı!
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Özgür Olmak Demek…
- Hangisi Daha Zor?
- Olur Kardeşim Olur!
Son Eklenenler
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...