Buradasınız
Bir Haberin Düşündürdükleri
Kadıköy’den bir büro işçisi
“Kene ısırmadığı halde Kırım Kongo Kanamalı Ateşinden ölen hemşire dikkatsizliğinin kurbanı. Hemşire virüsü hastadan kapmış.” (Radikal, 29 Temmuz 2008)
Yine burjuvazinin kalemşorları biz işçileri yanıltmaya, istedikleri minvalde yönlendirmeye çalışıyorlar. Pervasızca böyle bir başlık atabiliyorlar. Tespit edilebildiği kadarıyla onlarca insanın hayatını kaybettiği bu hastalığa veya salgına ilişkin ciddi hiçbir araştırma yapılmaz, önlem alınmazken, hastalığa yakalananlar, bu nedenle hayatını kaybedenler, “dikkatsizliklerinin kurbanı” oluveriyorlar. Sayın gazeteci oturduğu plazada teşhisini yapıyor, “dikkatsizlik”!
Oysa mesleği hemşirelik olan, sağlık sektöründe çalışan bir işçinin bulaşıcı bir hastalığa yakalanarak ölmesini “dikkatsizlik” olarak değerlendirmek, göçük altında kalan bir madencinin ölümünü “dikkatsizlik” olarak değerlendirmekle eşanlamlıdır. Patronlar sınıfına göre, eğer bir işçi ölmüşse dikkatsizliğinin kurbanıdır. Ölüm nedeninin ne olduğu, hangi koşulların bu sonuca yol açtığı, bu sonucun önlenebilir olup olmadığı, böyle bir olayın tekrarının gerçekleşmemesi için neler yapılabileceği, asla burjuvaların gündemine gelmez. Biz işçilerin “dikkatsizliği” sürdüğü sürece de ne yazık ki gelmeyecek!
Evet, biz işçilerin “dikkatsizliği” sürdüğü sürece de kimsenin gündemine bu yaşananların kapitalist sistemin doğal bir sonucu olduğu gelmeyecek. Bu sisteme karşı mücadele etmeksizin “dikkatsizliğimizden” kurtulamayacağız. Yaşamımıza gereken “dikkati” göstermedikçe bize reva görülen “kurban” rolünden kurtulamayacağız.
Kapitalist üretim sistemi içinde her gün farklı sebeplerle birçok işçi kardeşimiz ölmekte, yaralanmakta veya hastalanmakta. Adeta bir savaş içindeyiz. Tek fark, kayıplarımız “şehit” olarak değil “kurban” olarak adlandırılıyor. Her gün, her saat, dünyanın her yerinde “kurbanlar” veriyoruz bu sisteme, “dikkatsizliğimizin” sonucu olarak. Ne zaman ki “dikkat kesilecek” ve tüm enerjimizi bu çürümüş sistemi yok etmeye harcayacağız, işte ancak o zaman bu “kurban” rolünden sıyrılıp, gerçek kimliğimize bürüneceğiz hayatı yaratanlar olarak. Bunun için dikkat kesilecek, patronların yalanlarını bir bir yüzlerine vuracağız. Bunun için dikkat kesilecek ve mücadelemizi geliştirmek için elimizden gelen her şeyi yapacağız.
Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
Aşırı Mesai Ölüme Yol Açıyor
- Bu Kandırmacalara Verilecek Cevabımız Var!
- İşçi Sınıfının Yareni Kim?
- Kapıldığımız Trendler ve Gerçek Sorunlarımız
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
Son Eklenenler
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....