Buradasınız
Emekçi Kimliğiyle Gurur Duymak
Sefaköy’den bir büro işçisi
İşçi sınıf hareketinin yükseldiği yıllarda sınıf kimliği işçilerin sahiplendiği ve gururla taşıdığı bir kimlikti. 12 Eylül 1980 darbesiyle burjuvazi işçi sınıfının örgütlü mücadelesine büyük bir darbe indirdi. Sonraki yıllarda işçi sınıfına yöneltilen ideolojik bombardımanla işçilerin emekçilerin bilinçleri adeta esir alındı. Bu ideolojik saldırıların acı sonuçlarını şimdi yaşayarak görüyoruz.
Geçenlerde babamı ziyarete gitmiştim. Bahçede oturuyorduk, bahçenin hemen yanında da komşunun oğlu oturuyordu. Selam ve tanışma faslından sonra ne iş yaptığını sordum. “Abi ben tekstildeyim” dedi. Ben de “makine işçisi misin?” dedim. Komşu büyük bir gururla “yok abi ben makineci değilim ustabaşıyım” dedi. Ben de “ne fark eder ustabaşı olunca da makineci olunmuyor mu?” diye sordum. Komşu “olur da abi ama ben ustabaşıyım, biri işçi biri yönetici” dedi. Aslında ustabaşı ile doğrudan işverenin vekili yöneticiler, müdürler arasında ciddi farklar var. Ustabaşı ile makinede çalışan işçi arasında ise gerçekte bir fark yoktur. İkisi de işçidir ve sömürülür. Ama patronlar, “siz yöneticisiniz” diyerek ustabaşı, postabaşı olanlara güya payeler veriyorlar. Onları işçilerden ayırmaya, aralarına ikilik sokmaya, işçilerin tepesinde boza pişiren azılı yöneticiler yapmaya çalışıyorlar.
Elbette ki bu durum eninde sonunda değişecek. İşçiler örgütlendikçe, mücadele ettikçe sınıf kimliklerini de görmeye başlayacaklar. Nice grev ve direniş bizlere bunu gösterdi, göstermeye devam ediyor. Kapitalist düzen toplumu temel olarak ikiye ayırmış durumda; bir tarafta patronlar diğer tarafta işçiler. Ancak burjuvazi sınıf kimliğinin üstünü hep yapay kimliklerle örtmeye, işçileri din, dil, etnik köken gibi kimliklerle ayırmaya çalışmıştır. “Ben ustayım”, “ben opertörüm”, “ben şuyum, buyum” bütün bu kimlikler işçiler mücadele etmeye, örgütlenmeye başladıkça tuzla buz olur. İşçiler kendi gerçek kimliklerine bürünürler. İşte o an işçilerin nasıl bir güce sahip olduğunu kavrar ve emekçi olmanın haklı gururunu yaşarlar. Mücadelenin yükselmesiyle bir işçi, gururla “ben bir işçiyim”, “biz işçileriz, biz hayatı yaratan işçi sınıfıyız” der.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Dünyaca
30 Yaşında Yaşlanmak…
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...