Buradasınız
Enflasyonu İliklerimizde Hissediyoruz
Gebze’den bir kadın işçi
Dolardaki yükseliş, liranın dolar karşısında değer kaybetmesi herkesin gündeminde. Bu konu sohbetlerin başlıca konularından biri. Ekonomik krize dair çeşitli açıklamalar yapılıyor. Açıklamalar çoğunlukla patronların içini rahatlamaya dönük açıklamalar oluyor. İş dünyasını ekonomik krizin sonuçlarından korumak için hükümet önlem paketlerini açıklıyor. Patron örgütlerinin temsilcileri, devlet önlem alsın, şirketlere kolaylıklar sağlasın, ticaretin devamını sağlasın diye taleplerde bulunuyor. İktidar bu talepleri yerine getirebilmek için çırpınıyor. Patronlar sınıfı tarafında durum buyken işçi sınıfı cephesindeyse işler pek yolunda gitmiyor.
Daha şimdiden bazı sektörlerde ekonomik kriz gerekçesiyle “daralmaya gidileceği” yönünde açıklamalar yapılıyor. Bu da binlerce işçinin kapının önüne konulacağı, krizin yükünün işçi sınıfına yıkılacağı anlamına geliyor. Hal böyleyken Erdoğan’dan hepimizin içini “rahatlatacak” bir açıklama geldi. “Ekonomide bir kriz yok” diyen Erdoğan; “döviz kuru ne olacak diyenler varsa onlara da cevabımız bu da geçer yahu olacaktır” diyerek yüreklere su serpti!
Pek çok ihtiyaç maddesine %10 ile %42 oranında zam yapıldı. Enflasyon yüzde 18’e yükseldi. Çarşıya pazara gitmek yürek istiyor adeta. İşçilerin zaten küçük olan ekmekleri daha da küçülüyor. Ama ne olacak ki “bu da geçer”! Enflasyonu iliklerimizde hisseder olmuşuz. Üstelik yeni zamlar da yolda. Yeni adıyla “stokçuluk” bizim bildiğimiz adıyla karaborsacılık yeniden hortlamış. Hatta hükümet diyanete bununla ilgili hutbe verilmesi talimatını göndermişse ne olmuş yani? “Bu da geçer”! İşten mi atıldın, işsiz mi kaldın? Kârlar patrona krizin faturası işçilere mi yıkıldı? “Bu da geçer”!
Doğru bunlar da geçer ama nasıl geçer? Bu sözü söyleyenler işin içinden sıyrılmanın yolunu bulur da bu günler işçilerin cebini, maaşını ömrünü eriterek geçer. Asgari ücretle yarı aç yarı tok yaşam mücadelesi verenler için nasıl geçer? Aldığı maaşın yarısından fazlası kiraya gidenler için nasıl geçer? Çocuğunun ihtiyaçlarını karşılayamayan anne-baba için nasıl geçer? Her gün işe giderken “acaba bugün işten atarlar mı?” diye kaygıyla işe gidenler için nasıl geçer? Krizi fırsata çeviren patronların işyerlerinde, fabrikalarda yaptığı haksızlıklara, kuralsızlıklara “sesimi çıkarırsam işten atılırım, çok şükür yine de bir işim var” diyerek sessizce boyun eğenler için nasıl geçer?
Krizi, yükselen enflasyonu iliklerimizde, hatta sinir uçlarımızda hisseder olduk. Biz milyonlarız. Sofrası öksüzlüğe mahkûm edilmiş milyonlar… Yan yana gelmeyelim, omuz omuza vermeyelim diye yapay ayrımlarla kutuplaştırırlar bizleri. Düşman diye çıkarırlar birilerini karşımıza. Önümüze koydukları gündemlerde kendi sorunlarımıza kafa yormadan, çözüm aramadan debelenip duralım isterler. Çünkü biliyorlar ki birleşen işçiler yenilmezler. Ne işsizlik, ne de ekonomik krizin faturasını ödemek bizim kaderimiz değildir. Bunun için tek çözüm yolu bir arada güçlü ve kararlı bir şekilde haksızlıkların karşısında durmaktan geçiyor.
Dünyaca
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
- Maaşlar Eriyor: Bu düzen Değişmeli!
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...