Buradasınız
Gençler İçin İyi Bir Gelecek Örgütlü Mücadeleyle Gelecek
Esenyurt’tan bir işçi
Toplumsal anlamda yaşadığımız sorunlar kat be kat artıyor. Kapitalist sistem, tüm dünyada küresel bir kriz yaratmış durumda. Bu krizi yaratan patronlar ve onların temsilcisi yönetenler, krizin faturasını işçilere, emekçilere ve onların çocuklarına kesmek istiyor. Gençlerin gelecekle ilgili karamsarlıkları ve umutsuzlukları gün geçtikçe artıyor. Bugün eğitimden ümidini kesen gençler çalışmayı tercih ediyor. Bu gençler yüzlerce yere iş başvurusu yapıp hepsinden aynı cevabı alıyorlar. “Biz deneyimli eleman arıyoruz” veya “sizi daha sonra arayacağız”. İş bulanlar da işsizlik tehdidi karşısında düşük ücretlerle çalışmaya mahkûm ediliyor. Eğitim almaktan vazgeçen gençler, bu sefer de çalışacak iş bulamıyor. Türkiye dünyada en genç nüfusa sahip ülkeler sırlamasında üst sıralarda yer alan bir ülke. Yalnız nüfus oranına göre gençlere en az yatırım yapan ülkeler arasında en alt sıralarda. Yapılan araştırmalar Türkiye’de her üç gençten birinin, ne eğitim aldığını ne de çalıştığını gösteriyor. Bu, gençlerin suçu değil yönetenlerin suçudur.
Aslında bu ve benzer sorunlar sadece bu topraklarda yaşayan gençlerin sorunu değil. Bu gün Amerika’dan tutun Avrupa’ya, Ortadoğu ve Uzakdoğu ülkelerine kadar genç nüfus mutsuz, hatta öfkeli. İktidar arkasında yedeklenmiş medya ambargo uygulasa da, işçi basınından takip ettiğimiz haberler, gençlerin öfkesini görmemizi sağlıyor. Ekonomik krize, çevreye, kadın haklarına, işçilerin haklarının gasp edilmesine, otoriter rejimlere karşı yapılan gösterilerde gençler en önde yer alıyor. Mesela geçtiğimiz yıl Haziran ayında Hong Kong’da başlayan hükümet karşıtı gösterilerde, 17-21 yaş arası gençlerin en ön saflarda yer aldığı görüldü. Gençler “gözaltına alınmaktan korksak da devam etmeliyiz. Biz demokrasi ve haklarımız için savaşıyoruz. Yanlış bir şey yapmıyoruz” dediler. Genç göstericilere yönelik şiddete karşı öğretmenler de sesiz kalmadı. Onlar da gösterilere katılarak “yeni nesli koruyun” yazılı pankartlarla mücadele eden gençlere destek oldu. Hong Kong Öğretmenler Birliği Başkanı Fung Wai-wah, “Öğrencilerimizi, gençlerimizi korumak istiyoruz. Öğretmenler onların yalnız olmadığını göstermekte istekli” dedi. Çin özel yönetim bölgesi olan Hong Kong’da, genç nüfus oranı 2000’li yıllarda %58 iken 2016 yılında %70’lere yükselmiş. Bölgede genç nüfusun artması ekonomiden eğitime tüm alanlarda toplumsal sorunların daha görünür olmasını sağladı. Bu sorunları göz ardı eden, duymazlıktan gelen hükümete, gençler bir arada mücadele ederek cevap verdi ve bunun karşısında bir takım yasalarla ilgili hükümet geri adım atmak zorunda kaldı. Çeşitli ülkelerde gençlerin yürüttüğü mücadele umutsuzluğun veya geleceğe karamsarlıkla bakmanın doğru olmadığını, haksızlıklara karşı doğru tutumun bir arada yürütülecek mücadele olduğunu gösteriyor.
Kapitalist sistemde patronların ve onların temsilcisi olan siyasi iktidarların gençlere vaat ettiği geleceksizliktir. Kapitalistlerin gençlerin sorunlarını dert etmelerini, çözüm üretmelerini bekleyemeyiz. Kapitalizm altında gençlerin sorunları olduğu yerde kalır, hatta giderek büyür. Kapitalist sistemin içine girdiği tarihsel çıkışsızlık, yaşadığımız toplumsal sorunların hayatımızı daha fazla alt üst etmesi demektir. Buna karşı dünyanın dört bir tarafında özellikle gençlerin tepkilerini göstermeleri çok önemli ve değerli. Arayış içerisine giren, mücadele etmeye hazır gençlerin sesini duymak, onları işçi sınıfı saflarına çekmek için çaba göstermek önemlidir. İşçi sınıfının mücadele tarihini, sınıf kimliliğini ve işçi sınıfının örgütlü gücünü doğru temellerde anlayıp kavramalarını sağlamak görevimizdir. Gençlerin geleceğini işçi sınıfı saflarında yürütecekleri mücadele belirleyecektir.
ÖRGÜTLÜYSEK HER ŞEYİZ ÖRGÜTSÜZSEK HİÇBİR ŞEY
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
- Bir İlmek de MESEM Çıraklarından
- KYK Yurtlarında Ölmek İstemiyoruz!
- Bu Düzeni Yıkmak Boynumuzun Borcu
- Arel Üniversitesi Öğrencileri Servis Ücretine Neden İtiraz Ediyor?
- Aileler İstemese de Gençler Sorunları Görüyor
- Bizim Onlara İhtiyacımız Yok!
Son Eklenenler
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...