Buradasınız
Korona Günlerinde Patronların Zihni Nasıl Çalışıyor?
Ankara’dan bir kadın işçi
Ben diş laboratuarında çalışan bir işçiyim. Geçtiğimiz günlerde patron bize “virüsten dolayı işlerin çok düştüğü” gerekçesiyle ücretsiz izin kâğıtları imzalattı. Sonrasında bir kısmımızı ücretsiz izinde olmamıza rağmen parasını ödeyeceğini iddia ederek 10 gün daha çalıştırdı. Aynı zamanda çok “demokrat” davrandı ve “ücretsiz izni kabul etmeyen varsa işten ayrılabilir, şimdi ödeyemem ama kıdem tazminatı hakkınız bende saklı kalır” diye de bir öneri sundu! Bizi ücretsiz izne çıkartırken işlerin çok düşmüş olmasının yanı sıra işe gelmemiz durumunda hastalık kapma ihtimalimizin de olduğunu söylemişti. Salgın olunca sağlığımızı düşündüğünü bu şekilde gösteren patronumuz, meslek hastalıkları riskinin çok yüksek olduğu işyerimizde gerekli önlemleri almaya sıra gelince üç maymunu oynamayı iyi biliyor ama.
Ücretsiz izne çıkarıldıktan üç beş gün sonra patrondan mesaj geldi. Bir tanıdığı maske işine girmiş. Günlük 100 lira yevmiye ile işçi arıyormuş. Patronumuz dedi ki “siz bilirsiniz ama bence gidin, boş kalmaz, harçlığınızı çıkarırsınız”. Nedir dersiniz bizim patronun derdi? Açıklayayım: Patron bize ücretsiz izin kâğıtlarını imzalattırdıktan sonra kısa çalışma ödeneğine başvurdu. Ama hem devletin bize para yatıracağına kendi de pek inanmıyor hem de maaşlarımızı asgari ücretten gösterdiği için kısa çalışma ödeneği çıksa bile bununla uzun süre geçinemeyeceğimizi biliyor. Yani bu iş uzarsa başına ekşimemizi istemiyor. İkinci olarak da arkadaşına ucuza, sigortasız çalışacak işçi bulmuş oluyor. Yani arkadaşına kıyak geçiyor.
Biz bu maske üretimi işini biraz araştırdıktan sonra işin iç yüzünü öğrendik. Her bir işçinin günde 6000 maske çıkarmasını istiyorlarmış. Çalışma süresi 12 saat. Yol ve yemek ücreti yok. Yani 100 lira her şey dâhil ücret. Yani maske patronu da bulmuş yolunu. İşçiler başka yerde iş olmadığı için işimi kaybetmeyeyim düşüncesiyle ücretsiz izni kabul etmiş ama bu sefer de geçim sıkıntısı derdi başlamış. Fırsat bu fırsat. Bu işçi şimdi ne olsa kabul edecek. Gelsin bol kârlı korona günleri.
Arkadaşlardan biri “biz toplu gidelim, kendi koşullarımızı söyleyelim, kabul ederseniz çalışırız diyelim. Yoksa da çalışmayalım arkadaşlar” dedi. Koronavirüs Türkiye’de görüldüğünden beri duyduğum en güzel şeydi bu arkadaşın söyledikleri. Neredeyse 1 yıldır çalıştığım bu işyerinde her fırsatta birlik olmaktan bahsetmiştim. Ama pek de bir şey anlatamadığımı zannediyordum. Arkadaş bunları söyleyince bir yıldır anlattıklarımın hiç de boşa olmadığını ve de koronavirüsün bizi daha çok birbirimize yaklaştırdığını anladım. Çünkü son haftalarda yaşadıklarımız işyerindeki arkadaşlarıma patronlarla aramızdaki farkları ve işçiler olarak ortak yanlarımızı daha açık gösterdi.
Arkadaşlar, bizim sağlığımızın patronlar için hiçbir değeri yok. “Sizin sağlığınız da tehlikeye giriyor” diyerek bizi ücretsiz izne razı etmeye çalışan patronumuz, arkadaşına kıyak geçme fırsatını hiç kaçırmadı ama. Biz o işyerinde hastalık kapmayacak mıyız? Patronların asıl derdi virüs ya da bizim sağlığımız değil. Patronlar virüsü bahane ederek bizleri evlerimize hapsedip, hareketsiz, takatsiz bırakmak, daha çok maruz kalacağımız medyanın da etkisiyle yalanlarına daha çok kanalım istiyorlar.
Aslında bütün dünyada kapitalist sistem büyük bir krizde. Bu krizin faturasını işçilere, emekçilere kesebilmek için böyle bahanelerle sorgulamamızı, haklarımızı almak için örgütlenmemizi engellemek istiyorlar. Bize dayatılanları kabul etmememiz için sorgulayan ve örgütlü işçiler olabilmeliyiz. Biz işçiler ancak ve ancak kendi çıkarlarımız etrafında ve işçi sınıfının örgütlerinde bir araya gelirsek bu yalanlarla, oyunlarla, saldırılarla baş edebiliriz. Ancak böyle olursa patronlar ayakta kalamaz.
Biz UİD-DER’li işçiler örgütlü olduğumuz için bilinçliyiz. UİD-DER’den öğrendiklerimiz sayesinde patronların hiçbir yalanına kanmıyoruz. Ve tüm işçileri de örgütlü olmaya çağırıyoruz. Bunun için çalışıyoruz ve mutlaka başaracağız.
Bütün felaketlerin suçlusu kapitalist sistemdir. Ya örgütsüz kalırız ve kapitalizm bizi mahveder ya da örgütleniriz ve biz kapitalizmi mahvederiz!
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...