Buradasınız
Gençlerimizi Öldüren Kapitalist Düzendir
İstanbul/Esenyurt’tan bir metal işçisi
Sistem bir değirmen gibi genç yaşamları öğütmeye devam ediyor. Her geçen gün sınıfımızın evlatlarını daha yaşamlarının baharında sevdiklerinden koparıp alıp götürüyor. Yaşamak dünyadaki en değerli şeyken neden özellikle de gençler intihar ederek yaşamlarına son veriyorlar? Bunun en son örneklerinden biri Enes Kara olmuştu. Enes bıraktığı notla umutlarının nasıl tüketildiğini, istemediği bir yaşam şeklinin kendisine nasıl dayatıldığını anlatarak yaşamına son vermişti. Oysa biz biliyoruz ki Enes ve nice gencimizi hayatının baharında yaşamdan kopartan çürümüş kapitalist sistemdir. Buna bir de tek adam rejiminin baskıları eklenince çıkışsızlığa sürüklenen, hiçlik duygusuna kapılıp milyonların içinde olup ama yalnızlık içinde kalan gençlerimiz, var olan sorunlarla tek başlarına mücadele edemiyor ve yaşamlarına kıyıyorlar. İster işçi isterse öğrenci gençlerimiz olsun hiç fark etmiyor, bu intiharlar örgütsüzlüğün sonucudur.
Ne yazık ki bu acı durumu benimle aynı işyerinde çalışan bir işçi arkadaşımın intihar etmesiyle bir kez daha yaşamak durumunda kaldık. Bu arkadaşımız 30 yaşlarında, genç ve hayat dolu bir kardeşimizdi. Kimseye zararı olmayan, kendi halinde ve güler yüzlü bir insandı. Yaklaşık 2 yıllık bir evliliği ve yeni doğmuş bir bebeği olan bir babaydı. En mutlu olması gereken dönemini yaşaması gerekirken bu arkadaşımız, ona bu mutluluğu çok gördüler ve koparıp aldılar bizden. Türkiye’de son yıllarda iyice artan bu intiharların önemli toplumsal, sınıfsal, siyasal sebepleri ve sonuçları vardır. Tabii yandaş medya her seferinde saçma sapan açıklamalarla gerçeklerin üzerini örtmeye çalışıyor veya görmezden geliyor.
Tabi ki biz intiharların arkasındaki artan hayat pahalılığına bağlı geçim sıkıntısından, geleceğe yönelik umutsuzluk ve çaresizlikten, işsizlikten, yoksulluktan, sefaletten kaynaklandığını biliyoruz. Yani son yıllarda artarak devam eden bu intiharların ne içinden geçtiğimiz dönemden ne de sistemden bağımsız olmadığını biliyoruz. Çaresizlik ve geleceksizlikten başka bir şey vaat etmeyen bu sistem, Türkiye’de olduğu gibi totaliter rejimlerle bütünleştikçe işçi sınıfının yaşam alanını iyice daraltarak onu nefessiz bırakıyor. İşte bir de buna işçi sınıfının örgütsüzlük koşulları eklenince artık yaşamanın bir anlamı kalmadığını düşünen gençlerimiz canlarına kıyıyorlar. Ama örgütlü işçi sınıfı çaresiz değildir. İşçi sınıfının çaresiz olmadığının en son örneklerini artan enflasyon karşısında dayatılan düşük ücretlere karşı başta taşımacılık ve tekstil işçileri olmak üzere, metal, tersane, sağlık dâhil birçok sektörde işçiler mücadele ederek bir kez daha gösterdiler. Açlık sınırının altında kalan asgari ücreti işçiler mücadele ederek yukarı çekiyor, kendisi belirliyor. Bu son örnekler dahi işçi sınıfının çaresiz olmadığını, mücadele eden işçi sınıfının hem kendilerine dayatılan sefalet koşullarına hem de daha yaşanılabilir bir dünya kurmak için yarınlara dair sözü olduğunu gösteriyor. Biz çaresiz değiliz kendi canımıza değil sistemin canına kıyalım.
- Özgürlük İstiyorsak…
- Geleceğimiz İçin UİD-DER’deyiz!
- Gençlerimizi Öldüren Kapitalist Düzendir
- Gençler Olarak UİD-DER’de Buluşalım
- Umudumuzu Hep Birlikte Yeşertelim
- Gençliğe Sınıfımızın Gerçeklerini Anlatalım
- Depresyon ve Anksiyetenin İlacı Dayanışma
- Gelecekten Korkma! Korkunun Üzerine Birlikte Gidelim!
- Gençlik ve Kapitalizm Lodosu: Şikâyet Etmek Yetmez!
- Adalet Orada mısın?
- Gücümüzün Farkındayız!
- Sen Nerede Duracaksın?
- Biz de Umutluyuz, Çünkü UİD-DER’liyiz!
- UİD-DER Hayatıma Bir Güneş Gibi Doğdu!
- Barınamayan Gençlerin Ruh Hali!
- Çoğaldıkça Umudumuz Büyüyor
- UİD-DER’in Bana Öğrettiklerini Yaşayarak Deneyimledim
- Yağmur Olup Yağacağız Bu Kurak Topraklara
- Umut Bizim Ellerimizdedir!
- Genç İşsizliği “Ulusal Genç İstihdam Stratejisi” ile Çözülebilir mi?
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...