Buradasınız
Umut Bizim Ellerimizdedir!
Zeytinburnu’ndan bir işçi
Günler akıp gidiyor ve her gün daha da karanlıklaşıyor zaman. İnsanın ömrünü ve emeğini sömüren kapitalizmin ağırlaşan koşulları biz emekçilerin belini daha da büküyor. Dünyada canlı ve cansız her şeyi hiçe sayarak hareket etmektedir kapitalistler. Doğayı talan ediyor, ırmakları kurutuyor, nükleer santraller kurup insanları ve doğayı tehlikeye atıyor ve o toprakları tüm canlılara dar ediyorlar. Emek sömürüsünün azgınlaşması kapitalistlerin varlıklarına varlık katarken biz işçi gençlere umutsuzluk ve yoksulluk bırakıyor. Artık insanlığa bir gram bile kırıntı bırakmayan bu gözü dönmüş zihniyet, insanı insan yapan tüm değerleri ayaklar altına almaktadır. Kapitalistler, tüm güzellikleri kendine müstahak görmektedir.
Bu açgözlü kapitalistler, yaşamın tüm damarları onların elindeymiş gibi hareket etmeye devam ededursunlar, gerçekler inatçıdır. Onlar toplumu ne kadar umutsuzluğa sürükleseler de umut emekçilerin ellerinde üretilmektedir. Kendi gücünü fark edemeyen işçi yığınlarının ürettiklerinin bir avuç asalağı zengin etmeye devam ediyor olması gerçekleri değiştirmeyecektir. Unutulmamalı ki hepten teslim olmuşluğun yaşandığı, değişim umut eden insanların olmadığı bir zaman dilimi olmadı bu dünyada. Sınıf tarihinde nice örnekler mevcuttur. Spartaküs’ün öncülük ettiği köle ayaklanmasının hedefi olan “Güneş Ülkesi” herkesin eşit ve özgürce bir arada yaşaması idealine dayanıyor, 1831’de Lyon dokuma işçileri “çalışarak yaşamak ya da dövüşerek ölmek” diye ayaklanıyor. 1917 Ekim Devriminde işçi sınıfı “zincirleri kırın ve bütün dünyayı özgürleştirin” şiarını haykırıyordu. Umut bu cümlelerin asıl öznesidir. Umut geleceğin mimarıdır bağrımızda ve ileriye atılacak emekçilerin inancıdır tüm yaşamında. Güzel günlerin özlemiyle yanıp tutuşan emekçiler çoğalmaktadır. Bugün karanlıklar içinde kalsa da eninde sonunda mücadele değişim umudunun bağrında filizlenecektir.
İşçi sınıfının büyük ustası Karl Marx’ın dediği gibi, “insan kalmanın tek yolu, insanlık dışı bu sisteme karşı savaşmaktır.” Bizim asli görevimiz bu sistemin tüm pisliklerini yeryüzünden silmek ve sömürüsüz bir toplum olan sosyalizmin zaferini sağlamaktır. Bu zaman dilimi gençleri bunalıma soksa da biz sosyalist gençler umudumuzdan ödün vermeden yolumuza devam etmeliyiz. Unutmayın ki umut bizim elimizdedir ve hep öyle kalacaktır.
- Özgürlük İstiyorsak…
- Geleceğimiz İçin UİD-DER’deyiz!
- Gençlerimizi Öldüren Kapitalist Düzendir
- Gençler Olarak UİD-DER’de Buluşalım
- Umudumuzu Hep Birlikte Yeşertelim
- Gençliğe Sınıfımızın Gerçeklerini Anlatalım
- Depresyon ve Anksiyetenin İlacı Dayanışma
- Gelecekten Korkma! Korkunun Üzerine Birlikte Gidelim!
- Gençlik ve Kapitalizm Lodosu: Şikâyet Etmek Yetmez!
- Adalet Orada mısın?
- Gücümüzün Farkındayız!
- Sen Nerede Duracaksın?
- Biz de Umutluyuz, Çünkü UİD-DER’liyiz!
- UİD-DER Hayatıma Bir Güneş Gibi Doğdu!
- Barınamayan Gençlerin Ruh Hali!
- Çoğaldıkça Umudumuz Büyüyor
- UİD-DER’in Bana Öğrettiklerini Yaşayarak Deneyimledim
- Yağmur Olup Yağacağız Bu Kurak Topraklara
- Umut Bizim Ellerimizdedir!
- Genç İşsizliği “Ulusal Genç İstihdam Stratejisi” ile Çözülebilir mi?
Son Eklenenler
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaparak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlerin ve terapistlerin sorunlarına değindi.
- İngiliz egemenleri, sömürge döneminde ticaret gemilerini, donanmalarını korumak için vahşi bir yöntem geliştirmişler. “Yamyam fare yöntemi” olarak adlandırılan bu yöntem şöyle: Açık denizdeki gemilerde fareler çoğalınca önce bir fare yakalanır, boş...
- Asgari ücret pek çok işçinin beklediğinin tersine 23 bin lirayı bile bulmadı. Utanmadan “işçiyi enflasyona ezdirmedik” dediler, gözlerimizin içine baka baka bizimle dalga geçtiler. Hiçbirimiz bu yalana inanmıyoruz. Çünkü yoksulluğu biz yaşıyoruz,...