Buradasınız
Özel Sektör Öğretmenleriyiz, Haklarımızı İstiyoruz!
İstanbul’dan bir grup öğretmen
Merhaba arkadaşlar, bizler İşçi Dayanışması okuru bir grup eğitim emekçisiyiz. Çeşitli kurumlarda, çeşitli branşlarda eğitim veriyoruz. Son günlerde özelde çalışan öğretmenlerin sorunları ve talepleri ülke gündemine oturdu. Bizi bizden dinleyin istedik. Neler oluyor, neden oluyor anlatalım istedik.
Adı özel sektör olan, özelliğini kanunsuzluktan alan kocaman bir cenderenin içerisinde çalışıyoruz. Kesinlikle bir cendereye benziyor. Öyle ki bizim sektörde 40 yaş üzeri pek çalışan bulamazsınız. Sistemin çarkları onları ezim ezim ezmiş ve sektörün dışına savurmuştur. Bizim sektördeki işçiler için evini tek başına geçindirebilmek, hatta bazılarımızın bir ailesinin olması dahi çalışma koşulları nedeniyle neredeyse imkânsızdır. Ortalama çalışma süresi günlük 11 saattir. Hafta sonu çalışmak zorunludur.
Bizim sektörde resmi tatillere toplantı ya da online dersler koyulur. Genellikle 10 aylık sözleşmeler yapılır ve bu nedenle yılda en az 2 ay bir gelirin olmadan yaşarsın. Ocak ayındaki asgari ücret zammına kadar, asgari ücretin biraz üzerine çalışırsın. Asgari ücret artınca maaşın bu ücretin altında kalır ve sen de artık bir asgari ücretlisindir. Bizim sektörde bir öğretmen giyim kuşamına dikkat etmek, şık görünmek zorundadır. Fakat gel gör ki bunun için gerekli imkânlar sunulmaz. Hastalandığında çalışmak zorundasındır. Yakınlarının düğünlerine katılamazsın. Cenazen varsa sadece 1 gün, bilemedin 2 gün izinlisindir. Bütün bu anlattıklarımız yaşadığımız cenderenin sadece basit bir aktarımı.
Bütün bu zorlukları yaşamamızın tabii ki birinci nedeni özel sektör öğretmenleri olarak bizlerin yeterince örgütlü olmamasıdır. Kurumlar her bir öğretmenle ayrı sözleşmeler yapıyor. Branşlar arasında ücret farkı olabiliyor. Aynı işyerinde yıllarca çalışanımız çok azdır. Tüm bunların yanına bir de bizim sektörün işkolu belirsizliği eklenince örgütlenmek çok zor bir hal alıyor.
Bütün bunlara rağmen Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası kuruldu. Öğretmenlerin sesi olmaya çalışan bu sendikanın çağrısıyla 30 Ağustosta yüzlerce öğretmen, taban ücreti talebini dile getirmek için Ankara’da bir eylem yaptı. Kurtların kuzulara saldırması gibi saldırıya uğradılar. Tartaklandılar, gözaltına alındılar. Neden! Neden dövüldük? Taban ücret talep etmek suç mu? Elbette değil. Öğretmenlere saldırdılar çünkü toplumu nefessiz bırakan bu cenderede ufak bir ses bile çıkmasın, kimse hakkını aramasın istiyorlar. Öğretmenler kocaman bir sınıfın, işçi sınıfının parçasıdır. Bu hissedilmesin, hoşnutsuzluğun üzeri kapatılsın, öğretmenlerin hak arayışı başkalarının hak arayışına ilham vermesin istiyorlar.
Özel okullara giden öğrenci sayısı yılda neredeyse bir buçuk milyonu buluyor! 8. ve 12. sınıfların neredeyse tamamı bir şekilde kursa gidiyor ya da destek alıyor. Devlet okullarındaki eğitimi haklı olarak yetersiz bulan işçiler, emekçiler çözümü çocuklarına takviye eğitim aldırmakta buluyor. Aileler özel kurslara ve okullara itiliyor. İşte burada oluşan yükü özel sektördeki eğitim emekçileri yükleniyor. Bütün bunlar gösteriyor ki özel sektör öğretmenleri toplumsal bir ihtiyacın yükünü taşıyor. Peki, neden düşük ücretlere, kötü çalışma koşullarına mahkûm ediliyoruz? En azından kamuda çalışan öğretmen arkadaşlarımızla aynı haklara sahip olmamız gerekmez mi? Hiç olmazsa taban ücreti belirlenemez mi? Bu soruları arttırmak mümkündür ancak cevap tektir. Biz haklarımız için ne kadar mücadele edersek o kadar kazanırız. Bizi bizden başka kurtaracak yoktur. Yaşasın işçilerin birliği ve onurlu mücadelesi!
- “Bu İşe Siyaset Karıştırmayın” Diyenlerin Siyaseti
- 24 Ocak Kararlarından Orta Vadeli Programa Saldırılar Sürüyor
- Kartalkaya Yangını: Denetimsizlik ve Kâr Hırsı Yine Can Aldı
- Çözüm Sınıfını Bilip Birlik Olmakta!
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir
- Dünya İşçi Sınıfı Yeni Yıla Mücadeleyle Girdi
- KESK TÜİK’in Sahte Enflasyon Rakamlarını Protesto Etti
- Harb-İş Eskişehir Şubesinden TİS Eylemi
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Balıkesir’de ZSR Mühimmat Fabrikasında İşçi Katliamı
- İş Kazalarına Karşı Daha Fazla Örgütlenelim
- Hitachi Energy’de Anlaşma İmzalandı, Grev Sonlandırıldı
- TİS Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları Toplantısı Düzenlendi
- Selçuk, 5 Küçük Kardeş ve Annelik
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Önümüzdeki En Büyük Engel Sömürü Düzenidir
- Kanatları Kesik Gençler Ülkesine Yolculuk
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın ekonomi politikalarının hedefi belli: Ekonomik yıkımın bedelini işçi ve emekçilere ödetmek, on milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlığa talim etmesi pahasına sermayeyi dizginsizce büyütmeye devam etmek. Soygunun, talanın...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamanda depremlerin yarattığı yıkımın, ortaya saçılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve boş vermişliğin hesabı sorulmadı. Siyasi gelişmelerle, yaratılan yapay gündemlerle yaşanan felaketin...
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...