Buradasınız
Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
Kocaeli/Gebze’den bir gıda işçisi
Zor şartlarda çalışarak, alın teri dökerek kazandığımız paranın cüzdanımıza bile girmeden nasıl elimizden çekilip alındığını hepimiz düşünmüşüzdür. Aslında her ay daha önce yaptığımız bir harcamayı hayatımızdan çıkararak o parayı korumaya çalışıyoruz ama olmuyor. Önce mesela düğünlerde eş dostumuza altın, para takmaktan, çamaşır makinesini yenilemekten, eve gereken tadilatı yapmaktan vazgeçiyoruz, sonra dışarıya çıkmaktan, gezmekten vazgeçiyoruz, öbür ay misafir ağırlamaktan veya misafirliğe gitmekten, bir sonraki ay doğalgazı açmaktan, sofraya et, balık gibi besleyici bir öğün koymaktan, çocuğa harçlık vermekten, sonra yeterince ekmek almaktan… Beslenmeden barınmaya, eğitimden sağlığa, ulaşımdan tatile ihtiyaçlarımızı öteleye öteleye, kısa kısa ay sonunu getirmeye çalışıyoruz. Fakat daha ne olduğunu anlamadan ücretimiz pahalılık karşısında mum gibi eriyip gidiyor.
Düşünün ki bugün bozulan bir buzdolabını yenilemek tek bir maaş ile imkânsız. Bozulan, kırılan bir telefon, bir koltuk, bir sehpa, bir ütü ay sonunu getirmemize, bir sonraki ayı açık vermeden atlatmamıza engel olabilir. Mesela bu aralar okul masrafları belimizi büktü. Her ay açık vermeye, açığı büyütmeye, borçlanmaya, faizle kredi çekmeye devam ediyoruz. Bizi içine çeken bu girdaptan kurtulmak her geçen gün daha da zorlaşıyor.
Fakat bu durumda bir terslik yok mu? Biz ay sonunu getiremezken Türkiye ekonomisi yüzde 7,6 büyüdü diye haberleri izleyince sinirden deliye dönüyor insan. Biz fabrikada ek zam almamıza, sendikalı olmamıza rağmen ay sonunu getiremiyorsak yüzde 7 büyüme kime yarıyor? Kim büyüyor?
Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de son 10 yılda işçi ve emekçiler büyük bir yoksullaşma yaşadı. Son iki yılda emeğin yani ücretli çalışanların milli gelirden aldığı pay yüzde 37’den yüzde 25’e düşmüş. Sermayenin aldığı paysa yüzde 43’ten yüzde 54’e çıkmış. Yani emeğin kaybettiği yüzde 12’lik pay olduğu gibi sermayeye, kodamanlara, para babalarına akıtılmış. Mesela çalıştığım fabrika son 10 yılda yeni yatırımlar yaptı, fabrikalar açtı. Gebze’de son 10 yılda sanayi siteleri, fabrikalar, köprüler, binalar, inşaatlar arttı. Fakat işçi sınıfı olarak biz nice haklarımızı kaybettik, yoksullaştık, ay sonunu getirmekte daha da zorlanır olduk, sırtımızda dağ gibi borçla yaşar olduk. Biz işçiler çalışalım yoksul kalalım, birileri sürekli büyüsün, zenginleşsin. Bunun adı olsa olsa soygundur. Soyguncular hiç birimizi atlamıyor, hepimizi soyuyor, ekmeğimizi küçültüyor. O halde sorun hepimizin sorunudur ve çözüm isteyenler birleşip itirazını, tepkisini ortaya koymak zorundadır.
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
- Maaşlar Eriyor: Bu düzen Değişmeli!
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...