Buradasınız
İmamoğlu’nun Gözaltına Alınması Protesto Ediliyor

Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye, tamamen ezmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. Bir süredir “Kent Uzlaşısı” ile kazanılmış CHP’li ilçe belediyelerine operasyonlar düzenleyen, seçilmiş belediye başkanlarını hapse atarak yerlerine kayyumlar atayan rejim, saldırının dozunu iyice arttırarak son olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) operasyon düzenledi. 18 Martta Erdoğan’ın karşısındaki en güçlü siyasi rakip olarak görülen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diploması iptal edildi, bir gün sonra da (19 Martta) aralarında İmamoğlu ile Şişli ve Beylikdüzü belediye başkanlarının ve çok sayıda İBB yöneticisinin olduğu 106 kişi sabah saatlerinde yapılan ev baskınlarıyla gözaltına alındı. Gözaltı gerekçesinin “yolsuzluk” ve “terör” olduğu açıklandı. Gözaltıların ardından İstanbul Valiliği 4 gün boyunca eylem, gösteri, basın açıklaması yasağı getirirken sosyal medyaya yönelik bant daraltma uygulamasıyla internet erişimi kısıtlandı.
Rejimin faşist niteliğini açıkça ortaya koyan bu saldırılara siyasi partiler, sendikalar, demokratik kitle örgütleri, meslek örgütleri tepki gösterirken çeşitli illerde emek ve demokrasi güçleri, belediye işçileri, üniversite öğrencileri ve emekçiler tarafından protesto eylemleri yapılıyor.
Şişli Belediyesi işçileri sabah saatlerinde iş bırakarak belediye binasının önünde eyleme başladılar. Gözaltı saldırısını protesto eden işçiler, “Gözaltılar, Tutuklamalar, Baskılar Bizi Yıldıramaz”, “Faşizme Karşı Omuz Omuza”, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” sloganlarını atıyorlar.
İzmir Büyükşehir Belediyesi çalışanları da belediye binası önünde bir araya gelerek gözaltıları protesto ettiler. Tüm Bel-Sen ve Genel-İş Sendikasında örgütlü belediye işçileri, “Halkın İradesi Gasp Edilemez, Hukuksuzluğa Geçit Vermeyeceğiz” pankartı açtılar. Burada yapılan açıklamada “İzmir Büyükşehir Belediyesinde örgütlü sendikalar olarak bu hukuksuzluklara yanıtımız, her zamankinden daha fazla bir arada kalmak ve mücadeleyi yükseltmek olacaktır. Tüm mücadele dostlarımızı bu karanlık iktidarı genel bir direniş hattıyla engellemeye çağırıyoruz. Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” ifadelerine yer verildi.
İstanbul Üniversitesinde de saldırılara karşı protesto eylemi düzenleniyor. İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin yanı sıra Boğaziçi Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencilerinin de katıldığı eylemde “Faşizme Karşı Omuz Omuza” sloganları atılıyor. Öğrencilere çok sert saldıran polis çok sayıda öğrenciyi gözaltına aldı. Polis saldırısı karşısında geri adım atmayan öğrenciler barikatları aşarak Saraçhane’ye doğru yürüyüşe geçtiler.
Adana’da Emek ve Demokrasi Platformu İnönü Parkı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. “Baskılar, Gözaltılar, Tutuklamalar Bizi Yıldıramaz”, “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” pankartlarının açıldığı eylemde “iktidarın sopasına teslim olmayalım” denildi.
Diğer taraftan İstanbul içinde adeta OHAL ilan edilirken Vatan Caddesinde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü önü ablukaya alındı, caddeye çıkan tüm yollar kapatıldı. Engellere rağmen Vatan Caddesinde toplanan emekçiler ve İBB çalışanları ile İzmir’de CHP İl Başkanlığı ve Ankara’da CHP Genel Merkezi önünde bir araya gelen yüzlerce kişi gözaltıları protesto ediyorlar.
Bir taraftan demokrasiden, kardeşlikten söz ederken diğer taraftan muhalefete yönelik dozu artan saldırılar bir kez daha gösteriyor ki bu rejimden ne demokratikleşme ne yumuşama beklenebilir. Faşist rejime karşı işçi sınıfının birliğini ve mücadelesini örmekten başka seçenek yoktur.
- On Binler Sırrı Süreyya Önder’i Sonsuzluğa Uğurladı
- Sırrı Süreyya Önder’i Kaybettik, İşçi Sınıfı Anısını Yaşatacak
- 1 Mayıs 1977’de Yaşamını Yitirenler Anıldı
- İSİG Meclisi ve İTO’dan Ortak Açıklama: “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye!”
- Sırrı Süreyya Önder’in Kalbi ve İşçilerin Mücadelesi
- Bursa’da “Hak, Hukuk, Özgürlük” Yürüyüşü
- TTL Grevcisi Kadınlar: “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimizdik”
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 1 Mayıs’ta Kadıköy’e Çağırdı
- Erlau İşçileri Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Esenyurt Belediyesi’nde Kayyum Yönetiminin İşten Atma Saldırısı Protesto Edildi
- Liseliler Ayakta: “Öğretmenime Dokunma!”
- Çayırhan Maden Ocağında Patlama: 2’si Ağır 14 İşçi Yaralandı
- Herkese Birinci Sınıf Sağlık Hizmeti İddiası ve Gerçekler
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Eğitim Sen’den ve Üniversite Öğrencilerinden Tutukluların Serbest Bırakılması İçin Eylem
- Kuzey ve Güney: İki Sınıfın Gerçek Hikâyesi
- Boykota Destek Genişledikçe İktidarın Saldırıları Büyüyor
- Büyük İnsanlığın Safında Bir Kalem: Sabahattin Ali
- İşçi Sınıfı Tarih Bilinci Kazanırsa İlerler
- O Yılan Kapitalizmdir, Sana da Dokunur Kardeşim
- Derdimiz Neden Başımızdan Aşkın?
- Engelli de Saralı da Olsa Çalışacak!
- İmamoğlu’nun Gözaltına Alınması Protesto Ediliyor
- İyi İnsanların İsyanı…
- Başka Bir Sağlık Sistemi Ortak Mücadeleyle Mümkün!
- Mesele Doktorlar Değil Sağlık Sistemi
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Asgari Ücret Zammından Sonra…
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Rakip Değiliz
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal Sektöründe Bir Kez Daha Grev Yasağı
- Grevlerden Direnişlere İşçilerin Mücadelesi Büyüyor
- Direniş Çadırına Tezek Döktüren Korku
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- EYT’liler Emeklilik Haklarını Mücadeleyle Kazandılar
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...
- Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şubenin örgütlü olduğu Narlıdere Belediyesine bağlı NARBEL’de çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 6 Mayısta greve çıktı. NARBEL işçileri bir müddettir ücretleri eksik ve...
- Bu mektubumda sizlere sınıf temelinde örgütlü olmanın ne demek olduğunu dilim döndüğünce anlatmak istiyorum. Önce kendi deneyimimden, ardından da 1980 öncesi işçi kuşaklarının örgütlü mücadelesinden örnekler vereceğim.
- 15 Nisanda geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 18 gün yoğun bakımda kalan ve 3 Mayısta yaşamını yitiren Sırrı Süreyya Önder on binlerce insan tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Siyasi parti yöneticileri, sanatçılar, gazeteciler, Barış Anneleri, Kürt...
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...
- UİD-DER, İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Kadıköy’de düzenlenen mitingde, “Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!” pankartıyla yerini aldı. Her sene olduğu gibi bu...
- İşçi ve emekçilerin sorunlarının ağırlaştığı, toplumda iktidardaki rejime yönelik tepkilerin büyüdüğü bir dönemden geçilirken, tüm Türkiye’de 1 Mayıs mitingleri gerçekleştirildi. 1 Mayıs meydanları bir kez daha işçi ve emekçilerin sömürüye,...
- 1 Mayıslarda dünya işçi sınıfı, kapitalist sömürüye, emperyalist savaşlara karşı alanlara akın etmiş, dünya taleplerini, kapitalist sistemden kurtulma özlemini dile getirmiştir. Bu sistemin efendilerinin, dünya işçi sınıfına savaş, yoksulluk, ağır...
- İşçi sınıfı örgütlü olduğunda gücü ve cüreti büyüktür. Örgütsüz olduğu durumlarda ise ne yazık ki sınıf bilinci geriye gider. Örneğin çevremizdekilerden arada bir duyarız: “Aman boş ver! Malmış mülkmüş hepsi hikâye... Bak Sabancı’nın oğlu bir...
- 1 Mayıs 1977’de hayatını kaybeden emekçiler, DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla Taksim Kazancı Yokuşunda bir araya gelinerek anıldı. “Yaşasın 1 Mayıs” pankartının açıldığı anmaya sendikalar, emekten yana kurumlar, siyasi partiler ve UİD-DER...