Buradasınız
Açlığın Dili Olmaz, Yoksulluğun Vatanı
İkitelli’den bir metal işçisi
Merhaba dostlar!
Sistemin sıkışmışlığından ya da çürümüşlüğünden değil, insanların bu sisteme nasıl entegre olduğundan bahsetmek istiyorum. İnsanlara ne denilmişse bu sistemin egemenleri tarafından çoğunu hap gibi yutmuşlar. İşte bunlardan birisi de kimlik sorunu!
Nereye gitsek sorulur. Ad, soyad, memleket vb. İşe başvururken, ev tutarken, okula başlarken, birisiyle sohbet ederken, hatta yolda yürürken. İyi de benim nereli olduğum senin ne işine yarayacak? Soy ağacımızı çıkarırlar, atalarımız kim diye? Daha doğar doğmaz bizlere birer kimlik verilir. Elbette, bu sistemde, işlerini daha iyi yürütmek için taşımak zorunda olduğumuz kimlikler, birilerinin işine yarar. Kimlerin mi? Tabii ki egemen sınıfın işine yarayacak. Adına, memleketine vb. kimlik bilgilerine göre fişlenirsin bu sistemde. Bir de numaran vardır, TC Kimlik Numarası diye. Seninle ilgili birçok bilgi gizlidir bu numarada. Hatta sen bunların birçoğunu bilmezsin.
Burjuvazinin verdiği kimlik, bizleri bölmeye, parçalamaya yarar. Bizleri ten rengimize, dini inancımıza, cinsiyetimize, doğduğumuz yere, dilimize vb. göre bölüp parçalar. Sonrasında mı? Bir avuç insan milyarlarca insanı yönetir. İnsanlık tarihinde ne zaman sınıflar ortaya çıktı, devlet oluşmaya başladı, işte o zaman egemen olanlar, çoğunluğu baskı altında tutabilmek için çeşitli alt-üst kimlikler icat ettiler. İnsanlığın gelişim tarihine baktığımızda, sınıflı toplumlarla birlikte dünya genelinde oluşan birçok kimlik var. Fakat aslında tek kimlik vardır belirleyici olan: Sınıfsal Kimlik!
Devletli ve sömürülü insanlık tarihinde toplum ikiye bölünmüştür. Üretenler ve üretilenlere el koyanlar. Hep üreten bir sınıf olmuş. Bugün içinde yaşadığımız kapitalist sistemde de üreten ve üretilenlere el koyanlar yok mu? Yaşadığımız bu sistemde biz üretenlerin taşıması gereken bir sınıf kimliği yok mu? Patronlar sınıfının bizlere dayattığı kimlik dışında, ister kabul edelim istersek etmeyelim, bizlerin bir kimliği var. Bizler işçi sınıfının kimliğini taşıyoruz. Bizler işçiyiz. Bizim de sınıfsal olarak bir soy ağacımız var. Anamız amele sınıfı, yurdumuz bütün cihan. Ne Asyalıyız, ne Avrupalı! Biz işçiler bütün dünyadayız ve kardeşiz. Bütün dayatılan burjuva kimliklere rağmen bizlerin, işçi sınıfının vatanı yoktur. Açlığın dili olmaz, yoksulluğun vatanı. Bizler her yerdeyiz. Bizler enternasyonaliz.
Yaşasın Proletarya Enternasyonalizmi!
Bütün Ülkelerin İşçileri Birleşin!
46. Yılında Kavel Destanı
Milyonlarca İşçi İşsiz Kaldı
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...