Buradasınız
O Çığ ki Dünya Üzerindeki Bütün Ezilenleri Etrafında Toplasın!
Gazi Mahallesinden bir kadın tekstil işçisi
Gaziosmanpaşa’ya bağlı Elma Bahçesi bölgesine gittik. Elma Bahçesi, fabrikaların yoğun olduğu bir yer. O bölgede çalışan işçilere İşçi Dayanışması bültenimizi ulaştırmak için bilgi edinmek, işsiz arkadaşlar için de iş araştırmak sebebiyle başladık teker teker fabrikaları dolaşmaya.
Metrelerce alan üzerine kurulu fabrikalar var, birinin kapısına yaklaşıyoruz, bizi bekçiler ve güvenlik görevlisi karşılıyor. “İşçi aranıyor mu?” diye soruyoruz. Cevap “İşçi çıkarımı yapılıyor, iş yok!” Güvenlik görevlisini konuşturmaya çalışıyoruz. İş koşullarını öğreniyoruz. İşçi sayısını sorduğumuzda ise “60” diyor. Kocaman fabrikada sadece 60 kişi çalışıyor. “İşçi çıkarımı yapıla yapıla gelinen rakam bu” diyor. “Devam edecek” diye de ekliyor.
Hemen hemen gittiğimiz her yerde aynı şeylerle karşılaşıyoruz. Bundan beş altı ay öncesine kadar yüzlerce işçi çalıştıran fabrikalar gitmiş, yerine bacası tütmeyen, sessiz, bomboş binalar gelmiş sanki. 15’ten fazla işyerine gittik, iş başvurusu yaptık, “ne iş olursa yaparız” dedik, yine de “iş yok” dediler. İşçi alan iki işyerinden birisi “bekâr mısınız” diye sorunca neden diye sormaya gerek kalmadan anlaşıldı durum: işler çok yoğunmuş, her gün mesaiye kalınacakmış, zorunlu olarak! Servis de yok. Tercihimiz ne olmalı? İşsizlik mi, on altı saat çalışma mı?
Bugün fabrikaları dolaşırken sessizliği, yalnızlığı hissettim. Fabrikaların yalnızlığını. İşçiler olmadan fabrikalar ne işe yarar ki? Bu sessizlik bana izlediğim 1929 Krizi belgeselini hatırlattı. Fabrikalar kapalı, işçiler sokaklarda aç sefil. Bir fabrikaya işçi alınacak haberi çıktığında binlerce işçi koşuyor işe alınmak için.
Bugün işyerlerinin de işçilerin de durumu pek parlak değil. Sistemin doğasından kaynaklanan krizi yaşayan patronlar, krizden çıkmak için çözümler arıyorlar. Biz işçiler ise işyerlerimizden atılmamaya çalışarak hayat mücadelesi veriyoruz. Patronlar sınıfı kendi yarattıklarının bedelini ödüyor diyelim, biz işçiler neyin bedelini ödüyoruz? Cevabınızı duyuyorum, ÖRGÜTSÜZLÜĞÜN! Evet, biz örgütsüzlüğümüzün bedelini ödüyoruz.
İşsizlerin mücadelesi çalışan işçilerle birleşsin ve bir çığ gibi büyüsün, o çığ ki dünya üzerindeki bütün ezilenleri etrafında toplasın…
Kriz Teğet Değil Direkt Geçti
Pharmavision Patronu İşçileri Bölüyor
- İşçi Sınıfının Yareni Kim?
- Kapıldığımız Trendler ve Gerçek Sorunlarımız
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
Son Eklenenler
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....