Buradasınız
Pharmavision Patronu İşçileri Bölüyor
Gazi Mahallesinden bir metal işçisi
Yaklaşık 6 aydır, Pharmavision ilaç fabrikasında çalışan işçi kardeşlerimize İşçi Dayanışması bültenimizi ulaştırmaya çalışıyoruz. Burası 500 işçinin çalıştığı ve DİSK’e bağlı Lastik İş’in örgütlü olduğu bir ilaç fabrikası.
İlk dağıtımlardan bu yana patronun sürekli polis çağırması ve güvenliğin fotoğraflarımızı çekmeye kadar vardırdığı saldırgan tutumları, bültenimizi işçilere ulaştırmamıza ve onlarla sohbet etmemize engel olamadı.
Fabrikadaki işçiler, sendikalılar, taşeron firmaya bağlı çalışanlar ve “memurlar” olarak üçe bölünmüş durumda. Sendikalı işçilerin sayısı sadece 148. “Memur” denen kesim ise çoğunluğu idari kadrolarda çalışan ve üniversite mezunu olan sendikasız işçilerden oluşuyor. Kendine “memur” diyen ve kendini diğer işçilerden ayıran bu kesim, patrondan hiçbir anlamda hak talep edemiyor. Örneğin, “siz neden sendikalı değilsiniz?” diye sorduğumuzda, “biz memuruz, işçi değiliz” diye cevap veriyorlar. Taşeron firmada çalışan işçiler ise oldukça çaresiz hissediyorlar kendilerini ve hiçbir şeye ses çıkaramaz durumdalar.
Sendikalı işçiler ise işyerindeki sorunlara ve diğer işçi kardeşlerinin durumuna karşı, “bizim sorunumuz değil, onların sorunu” der haldeler. Oysa “onlar” dedikleri de işçi kardeşleri. Sendikalı bir işyeri olmasına rağmen maalesef durum bu kadar vahim. Yani patron kendi çıkarları doğrultusunda işçileri bölmeyi başarmış durumda.
Üretim araçlarına sahip değilsek, yaşayabilmek için işgücümüzü satmak zorundaysak, bizler aynı sınıfın unsuruyuz demektir. Pharmavision’daki işçi kardeşlerimize sesleniyoruz; hem işten atılmaları, hem yapılan haksızlıkları engellemeyi, hem de yeni haklar kazanmayı sağlayabilecek tek şey gerçek işçi olmaktan, yani örgütlü, bilinçli, mücadeleci işçi olmaktan geçer. UİD-DER bunun için size İşçi Dayanışması bültenini ulaştırmaya devam edecek. Gelin haksızlıklara karşı birlik olalım. Gücümüz birliğimizden doğacaktır.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...