Buradasınız
Önlem Yok, Denetim Yok, 2022 İşçi Ölümleriyle Kapandı
Patronların kâr hırsı yüzünden işçiler ölmeye devam ediyor. İş güvenliği önlemleri maliyet olarak görülüyor, denetimler yapılmıyor, işçiler “iş yetiştirme” baskısıyla adeta ölümüne çalıştırılıyor. İnşaat sektörü iş cinayetlerinde başı çeken sektörlerden biri olmayı sürdürüyor. 2022’nin bitmesine saatler kala 30 Aralıkta İzmir’in Bornova ilçesinde 32 katlı bir rezidansın inşaatında kule vincin devrilmesi sonucu 6 işçi feci şekilde can verdi. Ailelerinden, sevdiklerinden uzakta hayattan koparıldı. Gerçekleşen “kazanın” nedenlerine baktığımızda bunun göz göre göre geldiğini, kaza değil cinayet olduğunu görüyoruz. Ve ne yazık ki işçilerin böyle bir “kazanın” gerçekleşme olasılığının farkında olduğunu da…
DİSK’e bağlı Dev Yapı-İş Sendikası Genel Başkanı Özgür Karabulut, 19. kat seviyesinde kırılan vincin yükseltme kapasitesinin 60 metre olduğunu ama vincin 120 metreye yükseltilmeye çalışıldığını söylüyor. Vincin yükseltme esnasında devrildiğini, o sırada devrilmeseydi de ileride ciddi kazalar yaşanacağının çok belli olduğunu belirtiyor. Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ise kule vinç yükseltme sürecinde yapılan bir dizi hatalı işlem sonucu vincin kırıldığına dair yazılı açıklama yaptı. Açıklamada inşaat sektöründe yapılması gereken kamusal denetimlerin talan ve rant politikaları nedeniyle yapılmadığı, denetimsizliğin göz göre göre cinayete yol açtığı vurgulanıyor.
Devrilen vinçte iki operatör bulunuyordu ama 6 işçi hayatını kaybetti. Facianın boyutunun artmasına neden olan şey ise işçilerin kaldığı konteynerlerin inşaat sahasının yanına yapılmış olması. Zira kırılan vincin parçalarının konteynerlerin üzerine düşmesi sonucu 4 işçi ezilerek can verdi. İşçiler kaldıkları yerin tehlikeli olduğunu daha önce yönetime bildirmişler ve konteynerlerin başka yere taşınmasını talep etmişler. Ama kârından başka bir şey düşünmeyen firma yetkilileri işçilerin sözüne kulak asmamış. Konteynerden yaralı kurtulan işçilerden Mücahit Çiftçi vincin devrilmesi sırasında yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Önce hafif bir gürültü oldu. Yukarıdan bir şeyler düşmeye başladı. Her gün zaten moloz düşüyordu. Bu nedenle önemsemedik fazla. Bu durumu binlerce kez şirkete söylemiştik. İlgilenmediler. Başımıza sadece bir çatı yaptılar. Bunun bizi koruyacağı söylendi. Sonra birdenbire betonlar üzerimize döküldü.”
Ne acı ki Çiftçi’nin anlattıkları hiç de yabancısı olduğumuz şeyler değil. Amasra madeninde gerçekleşen faciadan kısa süre önce işçilerin “gaz kokusu var” dediklerini, buna karşılık “bize kömür lazım, sizin keyfiniz değil” cevabını aldıklarını biliyoruz. Madende pek çok eksiğin olduğunu, iş güvenliği önlemlerinin uyarılara rağmen alınmadığını, devlet kurumlarının gerekli denetimleri yapmadığını da biliyoruz. Dev Yapı-İş Genel Başkanı Karabulut’un vinç faciasına dair şu söyledikleri ne kadar tanıdık değil mi? Şöyle diyor Karabulut: “Patronların kâr hırsı söz konusu. Bütün maliyetler arttı. Artan miktarı işçilerin ücretlerinden ve barınma, beslenme, iş güvenliği kalemlerinden kısıyorlar. Bu yaşanan durum bunun göstergesidir. Önlem alınsa, denetimler arttırılsa, yasaya ve standartlara uygun işleyiş olsa bunların hiçbiri olmaz.”
Aynı gün iki faciaya daha tanık olduk ne yazık ki. Biri İzmir Aliağa’da bulunan PETKİM’de gerçekleşen iş cinayetiydi. Gaz sızıntısı sonucu siyanürden etkilenen 9 işçiden 8’i hastaneye kaldırılırken bir işçi yaşamını kaybetti. Bir diğer facia ise Aydın’ın Nazilli ilçesinde bir dönercide gerçekleşti. Tüp değişimi sırasında meydana gelen patlamada çıkan yangında 7 kişi can verdi. Burada da ihmaller zinciri olduğu görülüyor. İşyerinde bulunan tüplerin iş güvenliğine aykırı bir şekilde tutulduğu, yangın çıkışının olmadığı ve bu nedenle ölenlerin tamamının ikinci katta mahsur kalanlar olduğu belirtiliyor.
İSİG Meclisi’nin raporuna göre 2022’nin ilk 11 ayında 1658 işçi yaşamını yitirdi. Yılın son ayında da işçi ölümleri durmadı. Sadece 30 Aralıkta kâr hırsı, iş güvenliği önlemlerinin maliyet olarak görülmesi, insan hayatının değersiz görülmesi, denetimsizlik nedeniyle aralarında çocukların da olduğu 14 can yaşamdan koparıldı. Kâr üzerine kurulu bu sömürü düzeninde emekçilerin yaşamının hiçbir değeri yok, egemenlerin, sermayenin gözünde. İşte bu yüzden örgütlenmekten başka seçeneğimiz yok. Ancak örgütlenirsek çalışma koşullarımız üzerinde söz sahibi olabilir, iş cinayetlerini durdurabilir, katliamların hesabını sorabiliriz.
Tek Tek İşçiler ve İşçi Sınıfı
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Öğrenci Olmak: KYK Kredisi ve Motokuryelik
- İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
- 2023’ün İş Cinayetleri Bilançosu: 1932 Can!
- Çocuklarımızın Canı Hiçe Sayılıyor
- Yangın Değil İhmal Can Aldı
- Onun Oğlu Suda Yüzme de Bilmezdi…
- Artık Acılarda Birleşmek İstemiyoruz!
- İşçiler Ölüyor Sorumlular Hesap Vermiyor!
- Davutpaşa Davası Yeniden Görüldü Ama Yine Adalet Yok
- Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Tosyalı Demir Çelik’te İş Cinayeti
- Kocaeli İSİG Meclisi: AKP’li Yıllar ve İş Cinayetleri Rejimi
- Kazakistan’da Maden Faciası
- Ermenek Katliamının 9. Yılı: İş Cinayetlerinin Hesabını Birleşen İşçiler Soracak
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...