Buradasınız
Parasız Eğitim mi?
Mersin Üniversitesi’nden bir öğrenci
Eğitim sistemi gitgide daha kötü bir hal alıyor. İlkokuldan üniversiteye gidene kadar her yaştan çocuk ve genç birçok mağduriyet yaşıyor. Devlet eğitimin parasız olduğundan bahsediyor. Her yıl “şu kadar okul açıldı” deniyor. Peki, bu okullardan mezun olan çocuklar nasıl bir yoldan geçiyor?
İşte ben de ilkokulu, liseyi, üniversiteyi devlet okullarında okudum ve okuyorum. Birinci sınıftan şu an okuduğum üniversiteye kadar hep çalışarak okudum ve halen bu durum devam ediyor. Ailemin ekonomik durumu her işçi ailesinde olduğu gibi yeterli olamayınca çalışarak ek gelir elde ediyorum. Üniversiteye kadar okul dışında bir ek iş yapmam yeterli oluyordu. Ancak artık iki iş yapmadan geçinmem mümkün olmuyor. Hafta içi gittiğim üniversitenin bilgisayar laboratuarında çalışıyorum ve her akşam oradan çıkınca bir apartmanın çöplerini toplamak üzere otobüse binip başka bir yere gidiyorum. Apartmanda çöp toplarken bazen bana “sen bu işi mi yapıyorsun?” diye soranlar oluyor. Öğrenci olduğumu ve çalışarak okulumu bitirmek için çabaladığımı söylüyorum. Bunu görenler “Aferin sana! Gurur duyulacak bir davranış sergiliyorsun” gibi şeyler söylüyorlar. Ancak yaptığım şeyi keşke yapmasam dediğim zamanlar çok oluyor. Yapmak zorunda olduğum işler yüzünden okula gerekli zamanı da ayıramıyorum ve içinden çıkamadığım sorunlarla karşılaşıyorum.
Bunca çabaya karşı mezun olduğum zaman iş bulabilecek miyim? Onun da garantisi yok. Çalışırken aklıma hep şu soru takılıyor: Eğitim parasız diyorlar ama ben çöpleri toplayıp para kazanmazsam okula gidemem. Nasıl parasız eğitim bu? Biliyorum ki işçi sınıfının çalışarak okuyan çocuklarından yalnızca biriyim ben. Benimle aynı sorunları yaşayan daha nice emekçi çocukları var. Kapitalist sistem her şeyde olduğu gibi eğitimde de eşitsiz bir sistem inşa etmiş durumda. Bir de utanmadan eğitimin parasız olduğu söyleniyor. Madem eğitim parasız ben neden okula devam edebilmek için çöp toplayarak para kazanmak zorundayım?
Günümüzde emekçi çocukları, yani bizler okumak için çalışmak zorundayız ve ancak çalışarak okula devam edebilenlerin sayısı git gide artıyor. Benim okuduğum sınıfta neredeyse çalışmayan yok gibi. Ancak parasız, nitelikli bir eğitim almak emekçi çocuklarının en doğal hakkı olmalı. Düzenin eğitim sistemi paralı olduğundan, okula gidemeyip çalışmak zorunda kalan milyonlarca genç ve çocuk işçi var. Herkes gibi onların da eğitim-öğretim almaya hakkı var. Peki, var olan durumda ne yapabiliriz? Emekçi çocukları için nitelikli ve parasız bir eğitim hakkını da içeren yakıcı taleplerimiz için örgütlenmeli ve mücadele etmeliyiz. Düzenin yarattığı bu sorunlara karşı birlik olmak zorundayız. Birlikte mücadele edelim ve haykıralım: “Parasız eğitim, parasız sağlık, parasız konut ve parasız ulaşım istiyoruz!”
Bir Otobüsün Düşündürdükleri
Fazla Çalışma Yönetmeliği Değiştirildi
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Özgür Olmak Demek…
- Asıl Sorumlular Kim? Emekliler mi? Egemenler mi?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Milletvekili Maaşları Seni de Kızdırıyor mu?
- Biz Yeni Bir Dünya Kuracağız!
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- İyi ki UİD-DER’liyim…
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
Son Eklenenler
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, başta İstanbul olmak üzere pek çok kentte, sendika yöneticilerinin, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü üyelerinin, gazeteci ve yazarların aralarında olduğu 200’den fazla kişinin gece yarısı...
- Türkiye’nin dört bir yanında, ücretlerini yükseltmek, sendikalaşmak istedikleri için mücadele eden işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Siyasi iktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin...
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...