Buradasınız
Patronlar Tekstilde Krizi Fırsata Çevirmek İstiyor!
Sancaktepe’den bir işçi

Kapitalizm büyük bir kriz içinde debelenmektedir. Patronlar ise bu büyük krizi atlatmak ve hatta fırsata çevirmek için birbirleri ile yarışıyor. Diğer sektörlerde olduğu gibi krizi fırsata çevirme örneklerini tekstil sektöründe de görüyoruz.
Yaklaşık 300 işçinin çalıştığı bir tekstil firmasında 3 arkadaşım çalışıyor. Üretim müdürü toplantı yapmış. Krizin onları da etkilediğini, işlerin yavaşlayacağını söylemiş. “Bizler istemesek de aramızdan ayrılacak arkadaşlar olacak. Eğer gönüllü ayrılmak isteyenler varsa onlarla orta yolu bularak şimdiden ayrılabiliriz” demiş. Orta yola örnek olarak da “tazminatınız 5 ise biz peşin 2 verelim” demiş. “Güzel ayrılalım ki ilerde işler yoluna girdiğinde tekrar çalışma imkânımız olsun” demiş. Üretim müdürünün diğer teklifi ise “çıkışınızı şimdi verelim, parça başı çalışma sistemine geçelim” imiş.
İki teklifin birinde hak gaspı, diğerinde ise çalışma koşullarının kötüleştirilmesi var. Yıllarca tekstil işçisi olarak çalıştığım için parça başı çalışma sisteminin kötü sonuçlarını iliklerimde hissetmişimdir. Parça başı sistem denilen şey tekstil atölyelerinde çok yaygın olan bir sistemdir. Bu sistemi özetle anlatmak gerekirse, patron dikilecek ürünü getirir, 5 ya da 10 işçiden oluşan gruplar kurulur, ürünün dikim ücreti 10 lira ise 4 lirasını işçi 6 lirasını da patron alır, sigorta yatırmaz, yol parası vermez, servis de yoktur. Sonra patron karşınıza çıkar, “beyler bayanlar, çok dikin de hem siz hem de biz kazanalım” der. Bu sistemde olacaklar bellidir; işçiler gruplara ayrılıp daha fazla ürünü dikebilmek için gece gündüz çalışır, birbirleriyle rekabet eder, günün sonunda en kazançlı çıkan işveren olur.
Yukarıda üretim müdürünün tekliflerinde olduğu gibi krizi fırsata çevirip bizlere fatura çıkarılmak isteniyor. Oysa biz işçilerin sorunları aynıdır, çıkar yolu da birdir. O da birliğimizden geçmektedir. Birbirimize güvenmekten geçmektedir.
Krizin Faturası Patronlara!
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...
- 17 Ağustos 1999 gecesi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşandı. Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’yi sarsan 7,4 büyüklüğündeki depremde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti, çok daha fazlası yaralandı. Yüzbinlerce...
- Mersin’in Tarsus ilçesi 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren PMS Tıbbi Cihazlar fabrikasında 12 işçi, sendikaya üye oldukları için işten çıkarıldı. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), 16 Ağustosta fabrika önünde basın açıklaması...
- Sakarya Hendek’te bulunan, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Koç Holding’in şirketlerinden Türk Traktör’ün tedarikçisi olan SAG Hidrolik fabrikasında bir işçinin işten çıkarılması sonrası 12 Ağustosta direniş başladı. TEKSİF Sendikasına...
- İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırıları ve açlık politikası tarifsiz acılar yaşatmaya devam ediyor. Siyonist rejim, iki milyon Filistinlinin bölgeden sürülmesi anlamına gelecek olan Gazze’yi tam işgal planıyla saldırılarını tırmandırıyor....