Buradasınız
Şafaktan ve Ümitten Korkanlara İnat
İşçi sınıfının ozanı Nâzım Hikmet 1949’un Ekiminde hapistedir. ABD’li sınıf kardeşi, mücadele arkadaşı Paul LeRoy Robeson için bir şiir yazar. 1898’de köle kökenli bir ailede doğan, atlet, müzisyen, oyuncu ve yazar olan Robeson hem siyahtır hem de tüm insanlığın eşitlik, barış ve kardeşlik içinde yaşamasını isteyen bir sosyalisttir. Şarkılarını işçiler, siyahlar, emekçi kadınlar, köleliğe karşı mücadele edenler için söylemektedir. Bu nedenle egemenlerin gözünde suçludur. Çocukluğundan itibaren nice acılarla, baskılarla, tehditlerle, eziyetlerle karşılaşmıştır. Sadece kendisi için değil tüm ezilenler için mücadele etmiş, insanların eşitçe, özgürce, kardeşçe yaşadığı bir dünya düşlemiştir. O, bu düşlerini dile getirdikçe, özlemleri büyüdükçe egemenlerin baskıları da artmıştır. Özellikle “McCarthy dönemi” denilen karanlık yıllarda… 4 Eylül 1949’da New York’ta şarkıcılığa veda konseri sırasında saldırıya uğrar Robeson. Siyahlara karşı bir katliam çetesi olarak örgütlenen Ku Klux Klan’ın bu saldırısında linç edilmekten son anda kurtarılır. İşte kıtalar ötesindeki Türkiye’de, Robeson’la aynı özlemleri taşıdığı için Bursa Cezaevinde hapiste tutulan Nâzım Hikmet, bu nedenle yazar kardeşi Robeson’a içini döktüğü o şiiri…
Bize türkülerimizi söyletmiyorlar Robson
Kartal kanatlı kanaryam
İnci dişli zenci kardeşim
Türkülerimizi söyletmiyorlar bize.
Korkuyorlar Robson
Şafaktan korkuyorlar,
Görmekten, duymaktan, dokunmaktan korkuyorlar
Yağmurda çırılçıplak yıkanır gibi ağlamaktan
Sımsıkı bir ayvayı dişler gibi gülmekten korkuyorlar
Sevmekten korkuyorlar, bizim Ferhad gibi sevmekten
(Sizin de bir Ferhad’ınız vardır, elbet Robson, adı ne?)
Tohumdan ve topraktan korkuyorlar
Akan sudan ve hatırlamaktan korkuyorlar
Ne iskonto, ne komisyon, ne vade isteyen bir dost eli
Sıcak bir kuş gibi gelip konmamış ki avuçlarının içine
Ümitten korkuyorlar Robson, ümitten korkuyorlar, ümitten,
Korkuyorlar kartal kanatlı kanaryam
Türkülerimizden korkuyorlar Robson.
Robeson, 23 Ocak 1976’da geride ölümsüz şarkılarını ve mücadelesini bırakarak hayata gözlerini yumdu. Şafaktan ve ümitten korkanlara inat, Robeson’u ölümünün 48. yıldönümünde anıyor, İşçi Dayanışması’nın 171’inci sayısında yayınladığımız yazımızı tüm işçi kardeşlerimizle yeniden paylaşıyoruz:
- 28 Nisan: Yaşamak İçin Örgütlen!
- DİSK’e Giden Yol: Paşabahçe Grevi
- Kavel Destanı ve Grev Hakkı
- 24 Ocak Kararlarından Bugüne Sermaye İktidarlarının Zihniyeti Değişmiyor
- Şafaktan ve Ümitten Korkanlara İnat
- Maden-İş Geleneği, Singer Fabrika İşgali
- 1991 Madenci Yürüyüşü: Yerin Derinliklerinden Umudun Kararlı Adımlarına
- ABD’den Türkiye’ye, 1913’ten 2023’e
- 1991-95 Balkan Savaşı: “Kardeştik, Düşman Ettiler”
- 4 Aralık Dünya Madenciler Günü: Madencilerin Kaderi Ölüm Değildir!
- Dünya İşçilerinin Jones Ana’sı
- Rejimin “Büyük Türkiye”sinin Çöküşü!
- Felaket Göz Göre Göre Geldi: Depremzedeler İçin Tüm Olanaklar Seferber Edilsin!
- Tariş Direnişi ve Direnişin Dönüştürdüğü Emekçi Kadınlar
- Barış ve Özgürlük Dolu Bir Dünya Düşüyle Nâzım Hikmet
- Cumhuriyet Tarihinin İlk Kitlesel İşçi Mitingi: 1961 Saraçhane Mitingi
- Emekçilerin Safında Bir Ozan: Ruhi Su
- Türkiye İşçi Sınıfının Mücadele Tarihinde DİSK’in Yeri
- 1969 Gamak Direnişi ve Şerif Aygün
- Berec Grevi ve Kadınlar
Son Eklenenler
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...