Buradasınız
Sarıgazi’de Bir Pazar Sabahı
Sarıgazi’den bir işçi

23 Ekim Pazar günü derneğimizin Sarıgazi temsilciliğinde kahvaltı yaptık, ardından bir film izledik. Arkadaşlarımızın evlerinden getirdikleriyle çok leziz bir sofrada keyifli bir sohbetle yaptık kahvaltımızı. Kahvaltıdan sonra işyerlerinde yaşadığımız sıkıntılarımızdan bahsettik. Düşük, geç ödenen ücretlerden uzun çalışma saatlerine, iş güvencesinin olmamasından örgütsüzlüğümüze kadar her konuda konuştuk ve sorunlarımızın ne kadar birbirine benzediğini gördük bir kez daha. Arkadaşlarımız işyerlerinde bir araya gelemediklerini, sorunlar ortak olduğu halde ortak çözümler için faaliyete geçemediklerini söylediler. Haklılar aslında. Yanımızdaki arkadaşlarımız bizi tanımazlarsa ne kadar güvenebilirler ki? Ellerinden alınanların ne olduğunu fark etmezlerse bunu korumak için ne kadar mücadeleye atılırlar ki? İşte bunu nasıl gerçekleştirebileceğimizi, izlediğimiz Brukman Kadınları adlı belgeselde gördük.
2001 yılında Arjantin’de yaşanan kriz sonucunda Brukman fabrikası patronu borçlarını bırakarak ülkeyi terk ettikten sonra, işçiler patronlarının gelip paralarını verecekleri günü bekleyerek üretime devam ediyorlar. Çalışan işçilerden biri şöyle söylüyor: “Patronların hesap defterlerini açtığımızda bir takım elbisenin ne kadara mal olduğunu ve ne kadar kâr bıraktığını öğrendik. Artık başımızda patron istemiyorduk.” İşçiler fabrikanın borçlarını kapatıyorlar, elde ettikleri kârı eşit olarak aralarında bölüşüyorlar ve fabrikayı ilgilendiren tüm kararları ortak alıyorlar. Fabrikada çalışan bir kadın işçi 15 yaşında evlendiğini ve bu deneyimlerinden önce siyasetin erkeklerin işi olduğunu düşündüğünü, eşinden ve çocuklarından başka hiçbir şey düşünmediğini anlatıyor belgeselde. Ama siyaset denilen şeyin çok uzakta olmadığını, çünkü siyasetin yaşam kavgasından başka bir şey olmadığını görüyorlar. Brukman kadınları ise üreten işçilerin çalıştıkları fabrikaları yönetebileceklerini gösteriyor bize. Üstelik tepelerinde o kan emici asalak patronlar olmadan!
Arjantin’de Brukman fabrikasındaki işçiler emeklerine sahip çıktılar. Mücadele ettiler. Mücadele ettikçe değiştiler, öğrendiler. Birbirlerini tanıdılar, tanıdıkça güvenmeyi öğrendiler. Patronlar için çalıştıkları bu pis düzen yerine kendileri için çalışabilecekleri yeni bir düzen olabileceğini öğrendiler. Bizse o sabah sohbetini yaptığımız sorunlarımızın aşılabilir olduğunu kadınların mücadelesinden bir kere daha gördük. Bizler de Brukman işçileri gibi sorunlarımızı aşacak bir örgütlülüğü yaratmalıyız.
Bizim ömrümüzü tüketmek pahasına patronların cebini dolduran bu düzenden rahatsızsak eğer, umutsuzluğa kapılmak yerine mücadele edenleri örnek alalım kendimize. Dünyadaki, Türkiye’deki mücadele deneyimlerini gelin hep beraber UİD-DER’de öğrenelim.
Avrupa’dan Mücadele Haberleri
- UİD-DER 1 Mayıs’a Hazırlanıyor: Umut Örgütlü Mücadelede!
- Birlik ve Dayanışmamızı Büyütmeye Devam Edeceğiz
- Çatalca’da “Polonez İşçileri Diyor ki: Birlik ve Dayanışmamızı Büyütelim!” Etkinliği
- UİD-DER’de “İşçi Sınıfının Mücadelesi Durdurulamaz” Etkinlikleri Devam Ediyor
- “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” Kitabı Üzerine Söyleşi
- UİD-DER Mersin’de 1 Mayıs Etkinliği Düzenledi
- UİD-DER’de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” Etkinlikleri
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- “Ben Rosa Luxemburg” Oyunu İşçilerle Buluştu
- UİD-DER’in Coşkulu 1 Mayıs Etkinlikleri Devam Ediyor
- UİD-DER’den Coşkulu Etkinlik: 1 Mayıs’ta ve 14 Mayıs’ta Değişim İrademizi Gösterelim!
- Rosa Luxemburg: İnsanlığın Büyük Davasına Adanmış Bir Ömür, Yaşam Dolu Cesur Bir Yürek!
- Bu Heyecan Farklı Bir Heyecan
- Heyecan ve Duygu Dolu Bir Film Şeridiydi
- İşçi Sınıfının Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Gerçeğin Işığını Taşıyanlara Selam Olsun!
- Ekim’in İzinde: Yeni Bir Dünyaya Mecburuz
- The Strike/Grev Resmi Bana Üniversitedeki Eğitim Seviyesini Hatırlattı
Son Eklenenler
- Yaşadığımız topraklarda 12 Eylül 1980’de bir askeri faşist darbe gerçekleştirildi. Darbeciler ülkedeki kaosu ve kardeş kavgasını bitirmek için darbe yaptıklarını ileri sürüyorlardı. Oysa asıl amaç işçi sınıfına ve örgütlerine darbe vurmaktı.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik her geçen gün dozunu artırdığı saldırılara karşı protestolar sürüyor. 2 Eylülde CHP İstanbul il örgütüne kayyum atanmasının ardından başlayan protestolarda emekçiler rejimin baskılarına biat...
- Nepal’de hükûmetin 4 Eylülde Facebook, X (Twitter), YouTube ve benzeri 26 platformu erişime kapatma kararı, gençlerin öncülüğünde işçi ve emekçilerin de katıldığı geniş protestoları tetikledi. Ülkede artan yoksulluk ve yolsuzluk karşısında biriken...
- Trump yönetimi işçi düşmanı ekonomi politikalarını, göçmenlere karşı saldırılarını, emperyalist savaşı körüklemeyi, Siyonist İsrail devletini desteklemeyi sürdürüyor. Emperyalist savaşın baş aktörü olarak Gazze’de yapılan soykırımı açık şekilde...
- İsveç sermayeli Omsa Metal fabrikasında çalışan işçiler, 2025’in ilk aylarında Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 Nolu şubede örgütlendiler. Şirket, sendikanın yetkisine itiraz ederken toplu iş sözleşmesi sürecinde de “sıfır zam” dayatmasında...
- Tanıdık birilerinden söz ederken “bizim Ahmet”, “bizim Ayşe” deriz. Bazen tarafını anlatırken “bizim takım”, “bizim parti” deriz. Hatta bazen hangi kimlik ve inançtan olduğunu tarif ederken de biz deriz. Gelin bu konunun üzerine duralım biraz. Biz...
- Türkiye’de rejimin her türlü muhalefeti ezmek, toplumu zapturapt altına almak ve bu yolla varlığını sürdürmek amacıyla hayata geçirdiği saldırıların ardı arkası kesilmiyor. Öyle ki bu rejim, yargıyı sopası, medyayı borazanı, devlet kurumlarını...
- Aylardır maaşları, toplu sözleşmeden doğan fark alacakları ve bazı yan hakları ödenmeyen Genel-İş Sendikası üyesi İzmir Buca, Karşıyaka ve Konak Belediyesi işçileri yürüttükleri mücadeleleri büyüterek iş bırakma eylemi yaptı.
- Dede Korkut hikâyelerinin birinde Uruzlu bir çobanla, bir Peri birbirlerini severler. Ancak bu beraberlik lanetlenmiştir. Peri bir gün çobanı çağırır ve şöyle der: “Bende bir emanetin var ama bu emanet halkının başına bela olacak, bilesin.”
- İngiltere’nin başkenti Londra’da yaklaşık 300 bin kişi, Filistin halkı için bir kez daha meydanlara çıktı. Soykırımın 700. gününde yüzbinler, Gazze’deki zulmü protesto etti ve savaş suçlularından hesap sordu. İngiltere hükümeti, İsrail’in savaş...
- Endonezya’da emekçiler, giderek derinleşen yoksulluk, işsizlik ve gelir adaletsizliğine karşı ülke genelinde kitlesel protestolar düzenliyorlar. Geçtiğimiz aylarda Silahlı Kuvvetler Yasasının parlamentodan geçmesi üzerine toplumdaki tepki kitlesel...
- Genç kadın işçi kardeşimize üç sene önce ilk karşılaştığımızdaki kısa sohbetimizde kendi sözlerini hatırlattım. “Seyrelen orman sele karşı duramaz” demişti. “Evet, ya abi onu bile unutmamışsınız” dedi. “O ifadelerle ne anlatmak istemiştin?” diye...
- 2025-2026 eğitim-öğretim yılının başlamasıyla birlikte, öğrencilerin okul ve kırtasiye masraflarının artması Türkiye’nin birçok ilinde tepkiyle karşılandı. 5 Eylül’de İstanbul’dan Ankara’ya, Edirne’den İzmir’e birçok kentte Eğitim Sen öncülüğünde “...