Buradasınız
Sefaköy UİD-DER’de Açılış Etkinliği

İşçi sınıfı içerisinde ter akıtan; işçi evlerinde, işyerlerinde, mahallelerde ve tüm mücadele alanlarında işçi sınıfının ekonomik, sosyal ve siyasal hakları için mücadeleyi büyüten UİD-DER, yeni çalışmalarla yoluna devam ediyor. 7 Ekim Pazar günü UİD-DER’in Sefaköy temsilciliğinde düzenlenen 7. dönem açılış etkinliğinde, pek çok sektörden kadın ve erkek işçilerin yanı sıra, sendikalaştıkları için işten atılan ve bu haksızlığa karşı direnişe geçen DHL Kargo işçileri ve İranlı sosyalist mülteci işçiler de aramızdaydı.
UİD-DER Başkanı Bayram Yılmaz bir açılış konuşmasıyla misafirlerimizi ve UİD-DER’li işçileri selamladı. Yılmaz, şöyle konuştu: “Merhaba dostlarım, 7. dönem açılış şenliğimize hoş geldiniz. Kardeşlerim, içtenlikle söylüyorum: Buradaki tablo bana gurur veriyor. Derneğimiz UİD-DER, işçilerin birliğini sağlamak ve dayanışmasını güçlendirmek için kuruldu. Amacımız işçilerin ne kadar güçlü olduğunu göstermekti. Ve hep birlikte bunu başardık. Sizlerin güç vermesiyle derneğimiz hızla büyüyor. Her gün yüzlerce işçi UİD-DER’den haberdar oluyor. Sadece kıdem tazminatı kampanyası sırasında 250 binden fazla emekçiye ulaşıp gerçekleri anlattık. Bunlar hep sizlerin, canla başla çalışan UİD-DER’lilerin sayesinde oldu. Buradan hepinize teşekkür ediyorum, emeklerinizin boşa gitmediğini bilin! Daha da büyümek ve patronların karşısına güçlü bir şekilde dikilmek için daha fazla çalışmalıyız, başka bir yol yok! Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyor, yeni dönemde hepinize başarılar diliyorum.”
Yılmaz’ın konuşması coşkuyla alkışlandı. Etkinliğimize yoğunluklarından dolayı katılamayacaklarını ifade eden sendika yöneticilerinin dayanışma mesajları da okundu: TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk, Hava-İş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin, Petrol-İş İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı Reşat Tüysüz birer mesaj göndererek UİD-DER’e yeni çalışma döneminde başarılar dilediler.
UİD-DER’li işçilerin çalışmalarının ve mücadele alanlarından görüntülerin yer aldığı sinevizyon gösterimi, sunucu arkadaşlarımızın konuşmaları eşliğinde sergilendi. Görüntüler arasında 2012 1 Mayıs’ından karelerin bulunduğu kesit, salondaki coşkuyu daha da artırdı.
Program, UİD-DER’in yeni dönemde başlatacağı “İş Cinayetlerine Son! İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyasının yakında başlayacağının duyurusuyla sona erdi. Dünyada her yıl meslek hastalıkları ve işyerinde yaşanan “kazalar” sonucu yaklaşık 2 milyon 250 bin işçinin ölmesine engel olmak için, iş güvenliği önlemlerinin maliyetinden kaçan patronlara karşı, patronlara göz yuman hükümetlere karşı “işçiler yaşasın!” diyeceğiz.
Etkinliğimizin hemen ardından, düşüncelerini sorduğumuz işçi arkadaşlarımız, UİD-DER’in ne yaparsa doğru yaptığını, bundan sonra yapacaklarının da aynı başarıyla devam edeceğine inandıklarını, etkinliğe katıldıkları için mutlu olduklarını ve yeni dönemde yürütülecek çalışmalara katılmak istediklerini söylediler. İlk defa UİD-DER’in bir etkinliğine katılan işçiler de çok mutlu olduklarını, bunun ilk olduğunu fakat son olmayacağını söylediler ve işçi ölümlerine dur demek için kampanyamıza omuz vermek istediklerini ifade ettiler.
Birbirinden güzel ezgilerle tüm salonu coşturan UİD-DER Müzik Grubunu izleyen misafirlerimiz, onların profesyonel müzisyen değil, sabahtan akşama kadar işyerlerinde ter döken işçiler olduklarına oldukça şaşırdılar. İşyerinde çalışan, UİD-DER’in tüm faaliyetleri için çalışan işçiler, işçi sınıfını buluşturan ezgileri dostların sofrasına sunmayı da biliyorlar. Etkinliğin sonunda, kısa süre önce yaşamını yitiren Neşet Ertaş da söylenen türkülerle anıldı. Ertaş’ın Anadolu halklarının acılarının tercümanı bir ozan olduğuna dikkat çekildi.
Dayanışma mesajları:
TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk: “Değerli UİD-DER’li kardeşlerim. Yoğunluktan kaynaklı aranızda bulunamıyorum, sizleri şehir dışından gönderdiğim mesajla selamlamak istiyorum. İşçi ve emekçilere dönük saldırıların yoğunlaştığı, komşu halklara dönük savaş hazırlıklarının yapıldığı, grev yasakları ve yeni hazırlanan toplu iş ilişkileri yasasıyla, baraj ve yasaklarla örgütlenmenin önüne geçilmeye çalışıldığı bir dönemde derneğinizin yeni hizmet binasının sınıf mücadelesine katkı sunacağına inanıyorum. UİD-DER’i her mücadelemizde yanımızda gördük. Bundan sonra da sermayenin saldırılarına karşı birlikte mücadele etme dileğiyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.”
Hava-İş Genel Başkanı Atilay Ayçin: “Sevgili UİD-DER’li kardeşlerim. Dünya çapında krizin derinleştiği, işçi sınıfına yönelik saldırıların yoğunlaştığı zor bir dönemden geçiyoruz. Sınıfımızın sendikal ve siyasal örgütleri arasında işbirliğini güçlendirmek giderek daha da önem kazanmaktadır. Hem ulusal hem de uluslararası işçi örgütleri ve sendikalarla göstermiş olduğunuz dayanışma sebebiyle sizleri kutluyoruz. 130 gündür süren direnişimizde, bizi yalnız bırakmadığınız için sizlere teşekkür ediyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği’ne tüm çalışmasında ve mücadelesinde başarılar dilerim”.
Petrol-İş İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı Reşat Tüysüz: “Değerli dostlar, işçiler; Ülkemizde savaş tamtamlarının çaldığı ve komşu emekçi halkların birbirine düşürülmeye çalışıldığı bir dönemden geçiyoruz. Savaş çığırtkanları, emperyalist çıkarlar için kan dökmek istiyor. Suriye ile Türkiye'nin savaşın eşiğine getirilmesi ile fabrikalarda, atölyelerde, tersanelerde, madenlerde patronların maliyet hesabı uğruna işçi kardeşlerimizin hayatını yitirmesi arasındaki bağ bugün artık daha açık görünüyor. Patronlar ve onun sözcüsü hükümetin işçi sınıfına saldırıları ile emperyalizmin savaş hesapları aynı amaca hizmet etmektedir. Bu hesabı bozacak olan yegâne güç ise geniş emekçi kesimler ve işçi sınıfıdır. 12 Eylül Darbesi'nin ruhunu taşıyan Toplu İş İlişkileri Kanunu Tasarısı'nda örgütlenme önündeki engelleri ve yetki barajlarını muhafaza etmeleri de yine aynı amacı taşımaktadır. Sınıfı etkisizleştirmek için yapılan bunca saldırıya karşın, işçilerin bu karanlık tabloya asla razı olmayacaklarını biliyoruz. Patronların, hükümetin ve emperyalistlerin hesabını, sınıf dayanışmasının yükseltilmesiyle ve sınıfın birliğinin sağlanmasıyla; işçilerin ve emekçilerin bozabileceklerini biliyoruz. Sınıf dayanışmasına, işçilerin birliğine ve emekçi halkların kardeşliğine önemli bir katkı koyacağını düşündüğüm etkinliğinize başarılar diliyor, dayanışma duygularımı iletiyorum.”
“Kaza Değil Cinayet! Vicdanınız Yok mu?”
Banka Borcu İntihara Sebep Oldu
- UİD-DER 1 Mayıs’a Hazırlanıyor: Umut Örgütlü Mücadelede!
- Birlik ve Dayanışmamızı Büyütmeye Devam Edeceğiz
- Çatalca’da “Polonez İşçileri Diyor ki: Birlik ve Dayanışmamızı Büyütelim!” Etkinliği
- UİD-DER’de “İşçi Sınıfının Mücadelesi Durdurulamaz” Etkinlikleri Devam Ediyor
- “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” Kitabı Üzerine Söyleşi
- UİD-DER Mersin’de 1 Mayıs Etkinliği Düzenledi
- UİD-DER’de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” Etkinlikleri
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- “Ben Rosa Luxemburg” Oyunu İşçilerle Buluştu
- UİD-DER’in Coşkulu 1 Mayıs Etkinlikleri Devam Ediyor
- UİD-DER’den Coşkulu Etkinlik: 1 Mayıs’ta ve 14 Mayıs’ta Değişim İrademizi Gösterelim!
- Rosa Luxemburg: İnsanlığın Büyük Davasına Adanmış Bir Ömür, Yaşam Dolu Cesur Bir Yürek!
- Bu Heyecan Farklı Bir Heyecan
- Heyecan ve Duygu Dolu Bir Film Şeridiydi
- İşçi Sınıfının Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Gerçeğin Işığını Taşıyanlara Selam Olsun!
- Ekim’in İzinde: Yeni Bir Dünyaya Mecburuz
- The Strike/Grev Resmi Bana Üniversitedeki Eğitim Seviyesini Hatırlattı
Son Eklenenler
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...