Buradasınız
Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
Gerçek enflasyonun yüzde 100’e varmasına, sene başında doğalgaz ve elektrik faturalarına gelen zamlar da eklenince geçim sıkıntısı dayanılmaz boyutlara ulaştı. Kademeli tarifeden gelen faturalar emekçileri çileden çıkarıyor. Evlere, işyerlerine gelen fahiş faturalar haklı tepkilere yol açıyor. Son günlerde bu tepkiler sokaklara taştı. Ağrı, Hakkari, Urfa, Bursa ve Marmaris’te halk elektrik dağıtım şirketlerinin binalarına yürüyerek sloganlarla hükümeti istifaya çağırdı.
Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinde binlerce kişi Aras Elektrik ve Dağıtım A.Ş binası önüne “hükümet istifa” sloganlarıyla yürüdü. Zamların geri çekilmesini talep etti. Hakkari Yüksekova’da emekçiler elektrik faturalarına gelen yüksek zamları kent merkezinde gerçekleştirdikleri yürüyüşle protesto ettiler. Yüksekovalı emekçiler tepkilerini “Soyguncu Tedaş” sloganlarıyla dile getirdiler. Urfa’da ise halk DEDAŞ (Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş) önünde toplanarak oturma eylemi yaptı. Halkın yetkililerle görüşme talebine bölgeye çevik kuvvet gönderilerek cevap verildi. Eyleme katılanlar geçen aylara göre faturalarının 2-3 kat fazla geldiğini, bu faturaları ödeme imkânlarının olmadığını söyleyerek bir an önce bu zamların geri çekilmesini talep ediyorlar. Tarım kenti olan Urfa’da zamlardan önce de çiftçilerin elektrik borçlarıyla başı dertteydi. DEDAŞ’dan gelen yüksek faturaları ödeyemedikleri için elektrikleri kesilen çiftçiler defalarca eylemler yapmış, tepkilerini göstermişlerdi.
Muğla’nın Marmaris ilçesinde de halk Aydem Elektrik Perakende Satış A.Ş önünde toplanarak yüksek elektrik faturalarını protesto etti. Halk burada hep bir ağızdan “soyup kaçıp doyanlara yuh!” diye haykırdı. Marmaris Artık Yeter Platformu yaptığı açıklamada siyasi iktidarın doların ateşini söndürmekle övündüğünü ama bunun mutfaklara yansımadığını, üstüne bir de fahiş elektrik faturalarının gelmesiyle halka şok yaşatıldığını belirterek şunları söyledi: “Eskiden faturalar cebimizi yakardı, artık canımızı yakıyor, canımızı alıyor. Isınma, barınma, beslenme, eğitim, sağlık vb. haklar temel insan haklarıdır. Bu şehirde doğalgaz yok, kömür yakmak yasak, haliyle elektrik tüketiminin çoğunu ısınma ihtiyacı için kullanıyoruz. Basit ısıtıcılar ya da klimalarla en temel insan haklarımızdan biri olan ısınma hakkımızı kullanmanın karşılığı bu olamaz!” Yüksek faturaların nedeninin özelleştirme politikaları olduğunun belirtildiği açıklamada talepler şöyle sıralandı: “Zamlar derhal geri alınmalıdır. Enerji piyasasındaki özelleştirmeci politikalardan vazgeçilmelidir. Enerji dağıtımı devlet eliyle yapılmalı, dağıtım şirketleri kamulaştırılmalıdır. Özellikle kış aylarında vatandaşa elektrik fatura desteği verilmelidir. Bıçak kemiğe dayandı. Artık yeter.”
Bursa’da 4 Şubat akşamı kafe, bar ve restoranların ışıkları 1 saat kapatılarak yüksek faturalar protesto edildi. Müşterilerin de alkış ve ıslıklarla destek verdiği protesto eylemi öncesinde Bursa Cafe-Restaurant, Lokanta, Çay Bahçesi İşletmecileri bir açıklama yaptı. Açıklamada yüksek faturalar nedeniyle artık işletme faaliyetlerinin devam ettirilemediği, faturaların kiralardan daha fazla geldiği söylenerek hizmetlerinin devam edebilmesi için zamların geri alınması talep edildi. Yapılacak 1 saat ışık kapatma protestosuna destek çağrısı yapıldı.
- SES: Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!
- İşçiler, Kamu Emekçileri, Çiftçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Tokat’tan Diyarbakır’a Maden Şirketlerine Karşı Köylüler Mücadele Ediyor
- Çiftçiler Düşük Fiyat Dayatmasına Karşı Çıkıyor
- 112 Acil Sağlık Çalışanlarından Eylem
- Tüm Emeklilerin Sendikası: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Kazandı!
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Düşük Ücretlere Karşı Eylem Yaptı
- Manisa Gördes’te Madene Karşı Direniş Nöbeti Sürüyor
- Özel Sektör Öğretmenleri Hakları İçin Eylemde
- Bursa ve İzmir’de İşten Atma Saldırılarına Karşı Eylemler
- Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- IFFCO Türkiye Fabrikasında Sendika Düşmanlığı
- Sendikalaşma Hakkı Engelleniyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Sağlık İşçileri Haklarını İstiyor
- Antep’ten Ankara’ya İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Durak Tekstil’de Sendikalaşan İşçiler İşten Atıldı
- Düşük Zam Dayatmasına ve Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Tersane İşçileri Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Eylemlerini Sürdürüyor
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!Dünyanın dört bir yanında farklı sektörlerden on binlerce işçi ve emekçi artan yoksullaşmaya, hak gasplarına ve emperyalist savaşlara karşı mücadeleyi büyütmeye devam ediyor. Baskı ve tehditlere boyun eğmeyen işçiler, grevlerle, kitlesel eylemlerle...
- İşçi Dayanışması’nda her vesileyle vurguladığımız gibi kapitalizmde iki temel sınıf var. Yaşam biçimi, düşünme tarzı, çıkarları, hayattan beklentileri farklı olan iki sınıf: İşçi sınıfı ve sermaye sınıfı. Bu nedenle her kavram hangi sınıftan...
- 28 Ekim 2014’te Ermenek’te 18 madenci katledildi. Ermenek katliamı, ekmek kavgası uğruna yerin yüzlerce metre altına inen sarı baretlilerin yaşamdan koparıldığı ne ilk katliamdı ne de son olacaktı. Aynı yıl 13 Mayısta Türkiye tarihinin en büyük...
- Son günlerde de Polonez işçisi kadınların direnişlerini hayranlıkla ve umutla takip ediyorum. Uzun zamandır “grevlerde kadınlar nasıl tepki veriyor” diye kadın ağırlıklı grevleri dikkatle izliyorum. Sizlere de bu merakımdan dolayı karşıma tesadüfen...
- Bu sistemde kâğıt üzerinde herkesin özgür olduğu söylenir, herkesin eşit özgürlükleri varmış gibi sunulur. Ancak gerçeklik başkadır. Gerçeği algılamak için uyanık ve sınıf bilinçli olmak, “hangi sınıfın özgürlüğü?”, “ne çeşit bir özgürlük?” gibi...
- Adana’da SASA-PTA Üretim Tesisi Şantiyesinde çalışan işçilerin Yapı Yol-İş Sendikasıyla birlikte ücret gaspına karşı başlattıkları direniş kazanımla sonuçlandı. Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ işçileri, belediye önünde eylem yaparak ücretlerinin...
- Her gün yeni bir vahşet, felaket, savaş haberi alıyoruz. Çünkü içinde yaşadığımız ekonomik ve toplumsal düzen vahşet, felaket, savaş üretiyor. Her gün bir önceki güne göre daha kötü bir dünya ve yaşama açıyoruz gözlerimizi. Beraber çalıştığım bir...
- Çoğu işçi kardeşimiz birlikte hareket etmenin, hak mücadelesi vermenin zor olduğuna inanıyor. Gerçekten de hak mücadelesinde kolay bir yol yok. Peki ama kölelik koşullarında çalışmak, sefalete boyun eğmek kolay mı? Bireysel çabalarla hayat...
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi sağlık emekçileri 24 Ekimde pek çok ilde basın açıklamaları gerçekleştirerek devletin sağlık politikalarını, sağlık emekçilerinin maruz kaldığı sömürüyü ve tüm bunların bir sonucu olan bebek...
- Çalışma koşularımızın kötülüğünden, ücretlerimizin düşük olmasından ve genel sorunlarımızdan bahsederken “peki, bu durumda ne yapmalıyız” diye sorduğumuzda arkadaşlarımız kimi zaman “bu işyerinden bir şey olmaz” diyor.