Buradasınız
15-16 Haziran’ı anarken güneşin kollarını tutmak
Gebze’den bir otomotiv işçisi
Haftalardır süren yoğun hazırlık son buldu. 25 Haziran pazar günü, 15-16 Haziran anması çerçevesinde işçilerle ve aileleri ile buluştuk. Ben de ilk defa böyle bir hazırlıkta görev aldım. Bu sayede böyle etkinliklerin nasıl hazırlandığını ve hangi aşamalardan geçtiğini görme fırsatım oldu.
Genç-yaşlı, kadın-erkek işçilerin emekleri ile hazırlanan dekorlar, tiyatro, şiir, müzik ve koro çalışmaları. İşçi sınıfının mücadele tarihinden kesitler ve tabii ki Türkiye işçi sınıfının unutulmaz başkaldırısı 15-16 Haziran direnişini içeren sunum ve sinevizyon gösterisi. Bütün bunları bizimle paylaşmak için, İspanya’dan gelen işçi temsilcisi dostlar. Oradan oraya koşturup, kimsenin gözüne henüz çarpmayan ayrıntıların peşinden koşup, hiçbir pürüzü etkinliğe yakıştıramayan arkadaşlar, olabilecek risklerin, kazaların hesabını yapıp önlem alanlar. Duvarlara asılı 15-16 Haziran günlerini anlatan siyah beyaz fotoğrafların başında dalıp gidenler, sanki eski bir destanın gerçeküstü çizgilerine bakar gibi.
Bu şekilde yoğun emek ve özenle 15-16 Haziran direniş ruhu 3 saatlik etkinliğe sığdırılmaya çalışıldı, ama biz sığdırmaya çalıştıkça o çoğaldı, sahneye, dizelere, şarkılara ve görüntülere sığmaz oldu.
Her şeyi ile kocaman bir gerçekliktir 15-16 Haziran direnişi. Burjuvazi her ne kadar o günleri bizlere unutturmak için elinden geleni yapmış olsa da, 15-16 Haziran işçi sınıfının devrimci dinamiğini dosta düşmana gösterdiği gündür ve unutulamaz. Sahnelere sığdıramadığımız bu mücadele ruhunun bir gün meydanlardan taşacağının bilinci ile kalın.
Yaşasın İşçi Sınıfının Devrimci Mücadelesi!
Yaşasın Proletarya Enternasyonalizmi!
- 25 Haziran pazar günü…
- Birlikte mücadele dolu günlere
- Yıllardır verilen mücadele ve emek bir çatı altında toplandı
- Dünya yerinden oynar işçiler birlik olsa
- Zirveye doğru bir adım daha
- Düş değil bu hayal değil he hey be hey!
- Yaşasın örgütlü mücadelemiz
- Hepimiz işçiydik
- Sarp kayadan geçen yola MERHABA
- Büyük fırtınalarda büyük dalgalar yükselir
- 15-16 Haziran’ın coşkusunu bizlere yaşatan UİD-DER’e teşekkür ediyorum.
- 15-16 Haziran’ı anarken güneşin kollarını tutmak
- Yaratan ve yaşatan bizleriz
Son Eklenenler
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı yasa kural tanımadan işçilerin haklarını gasp ediyor. Bu saldırılara işçilerin cevabı ise mücadele etmek, boyun eğmemek oluyor. 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta Manisa Turgutlu’da yürüyüş ve basın...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER’in, “Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” şiarıyla düzenlediği etkinlikler dizisi İstanbul Avrupa Yakası ve Mersin’deki etkinliklerle son buldu.
- Kocaeli İSİG Meclisi ve Eğitim-Sen 1 No’lu Şube, MESEM aracılığıyla öğrencilerin sermaye için çocuk işçi yapılmasına karşı 16 Martta basın açıklaması düzenledi.
- Patronlar iş barışını “patronla işçi arasında uyum, saygı ve güven ortamı” olarak tanımlıyorlar. Peki, patronun işçiyi sömürmesi üzerine kurulu bir sistemde saygıdan, barıştan söz edebilir miyiz? İş barışı söylemini dillerinden düşürmeyen patronlar...
- Malum, Şubat ayını geride bırakıp baharın gelişini müjdeleyen Mart ayına girdik. Fakat içimiz bahar sevinciyle dolmak bir yana daha da kararıyor. Ama bunun tek nedeni hava değil. Atalarımız “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” demişler....
- Ücretlerimizin yükseltilmesini talep ettiğimiz her dönemde, biz işçilere “açgözlü”, “nankör” yaftası yapıştırılır. İktidar sahiplerinden tutun da, daha fazla kâr etmek için hayatlarımızı cehenneme çeviren patronlara kadar sermaye sınıfının zihniyeti...
- İşçilerin pek çok sektörde hak gasplarına karşı verdikleri mücadeleler sürüyor. Antep’te bulunan Sayın Tekstil fabrikasında 200’ü aşkın işçinin ek zam talebiyle 9 Martta başlattığı iş bırakma eylemi devam ediyor. 14 Martta sendikaları BİRTEK-SEN’le...
- Toplumun ezenler ve ezilenler olarak ikiye bölündüğü bir sistemde gerçek adalet ve barış olamaz. Ama gerçek adaleti ve barışı isteyenler olur ve onlar ezilen sınıflardır, kadın erkek işçiler ve emekçilerdir. Dünden bugüne Fransa’dan Türkiye’ye...
- Hepimizin bildiği üzere kısa bir süre önce 2023-2025 MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi grev aşamasında son buldu. Birden çok fabrikada MESS’e bağlı olsun veya olmasın hareketli süreçler yaşandı. Çünkü alınacak ücret başka fabrikadaki işçilerin alacağı...
- Pek çok işçi kardeşimiz grev ve direnişlerde “biz ekmeğimizin peşindeyiz” derler. Bununla ekmeklerini korumak dışında bir amaçları olmadığını anlatmaya çalışırlar. Fakat kısa zamanda ekmeklerini koruyabilmek için sendikaya üye olma, grev, gösteri,...
- TÜİK’e göre Türkiye’de göreli yoksullaşma da azalıyormuş! Ülkedeki ortalama gelirin yüzde 50’si yoksulluk sınırı olarak kabul edildiğinde 2013 yılında göreli yoksulluk oranı yüzde 15 iken 2023 yılında yüzde 13,9’a düşmüş. Pek çok uzman Cumhuriyet...
- Erzincan İliç’te bulunan siyanürlü altın madeninde meydana gelen faciada 9 madenci kardeşimiz hâlâ göçük altında. Siyanürlü liç yığınının çökmesinin ardından siyanürün yanı sıra çeşitli ağır metaller de suya ve toprağa karıştı. Madenin sahibi yerli-...
- Çalıştığım işyerinde Tuncay isimli bir arkadaşımız var. Tuncay eşinden ayrılmış, çok şeker bir oğlu var, hayatta belki de tek tutunacağı dal o kalmış. Gözlerinde “şişe dibi” diye tabir edilen bir gözlük, ayağının biri topal, iki kulağında da işitme...