Buradasınız
Açlıktan Ölen Milyonlar ve 8 Süper Zengin!

Yüz derisinin altındaki eti iyice eriyen ufak bir çocuk anasının kucağında ağlamaksızın duruyor. Gözyaşı kalmadığı için ağlayamıyor, dermanı kalmadığı için bağıramıyor. İyice zayıflamış anne, gözünün önünde her geçen gün erimekte olan çocuğuna çaresizce bakıyor. Ölüm kusan bombalara rağmen sağ kalabilmiş çocuklar, gençler hep aynı durumda. Yemen… 3 yıldır iç savaş sarmalında kavruluyor. Savaş bitmek bilmiyor. Mermiler, bombalar bir cephedekinden ötekine atılıp duruyor. Cephanenin, mühimmatın sonu gelmiyor ama yiyecek ve ilaç bulabilmek gittikçe güçleşiyor.
Çatışmaların şiddetlendiği 2015 Martından bu yana 10 binden fazla insan hayatını kaybetti. Milyonlarca insan yerini yurdunu terk etmek zorunda kaldı. Temel altyapı, hastaneler büyük oranda tahrip edilmiş durumda.
Yemen’de gittikçe kötüye giden duruma dikkat çekmek için bir araştırma yayınlayan Birleşmiş Milletler, 2,1 milyar dolara ihtiyaç olduğunu ifade ediyor. Açlık seviyesinin emsali görülmemiş seviyelere ulaştığını belirtiyor. 18,8 milyon Yemenli yardıma muhtaç durumda. 10 milyon kişi acil gıda, su, tıbbi destek ve korunmaya muhtaç durumda. Halkın yüzde 65’i gıda maddelerine ulaşmakta sorun yaşıyor.
Aynı şekilde Afrika’nın birçok ülkesinde milyonlarca insan açlıktan kırılıyor. Açlık ya da hastalıklara bağlı olarak çocuk ölümleri her geçen gün artıyor. Keza Suriye, Irak ve Libya gibi ülkelerde savaştan kaynaklı milyonlarca insan korkunç bir sefalete itilmiş durumda. Umuda yolculuğa çıkanlar, göç yollarında ve gittikleri ülkelerde inanılmaz acılar çekiyorlar.
On milyonların durumu buyken, İngiltere merkezli bir uluslararası yardım kuruluşu olan Oxfam bir başka rapor açıkladı. Bu yılın başında yayınlanan rapor, küresel servetin akıl almaz bir adaletsizlikle paylaşıldığını ortaya koyuyor. Oxfam raporu, dünyada en zengin 8 kişinin servetinin 3,6 milyar kişinin sahip olduğu toplam zenginliğe eşit olduğunu ortaya koyuyor. 8 kişinin elinde 409 milyar dolar varken, 3,6 milyar insanın elinde yalnızca 406 milyar dolar bulunuyor. Üstelik zenginlerle yoksullar arasındaki makasın her geçen yıl açıldığına dikkat çekiliyor. Oxfam geçen yılki raporunda en zengin 62 kişinin servetinin 3,5 milyar kişinin toplam zenginliğine eşit olduğuna dikkat çekmişti.
Oxfam 1988-2011 yılları arasında gelirlerin 11 trilyon 900 milyar euro arttığına, fakat bu artıştan dünyanın en zengin yüzde 10’luk kesiminin faydalanabildiğine dikkat çekiyor. En yoksul yüzde 10’un bu artıştan payına kişi başı 65 dolar düşerken, en zengin yüzde 1’lik kesimin payına ise kişi başı 11 bin 800 dolar düştü. Yani zenginlerin serveti yoksullarınkinden 182 kat daha fazla arttı.
Dünyanın birçok yerinde insanlar açlık ve sefalet içinde hayata tutunmaya çalışırken, en zenginler servetlerini hızla arttırmaya devam ediyorlar. Sadece son 2 yılda dünyanın en zengin yüzde 1’i dünyanın geri kalanından daha fazla servet biriktirdi. Zenginler bu hızla servet biriktirmeye devam ederse, ilk trilyoner 25 yıl içinde görülecek. Rapora göre dünyanın en zengin kişisi Bill Gates’in serveti 75 milyar dolar.
İşte kapitalist sömürü düzeninin adaleti! Süper zenginler, servetlerini her geçen gün katlarken ve akıl almaz bir lüks yaşam sürerken, Yemen’de, Suriye’de, Irak’ta, Libya’da ve dünyanın birçok bölgesinde milyarlarca insan hayata tutunmaya, yiyecek bir lokma bulmaya çalışıyor.
Oysa bugünkü teknoloji ile sınıfsız ve sömürüsüz bir toplumun yolu açılabilir ve insanlık refah içinde yaşayabilir. Ancak böyle bir topluma gidişin yolunu işçi sınıfının mücadelesi açabilir. Tüm zenginliği üreten ama sefalete itilen işçi sınıfı, insanlığın kapitalizm belasından kurtulma mücadelesini yükselterek bu eşitsiz, adaletsiz, kriz ve savaş üreten düzeni yerle bir edebilir, etmelidir!
Kısa Bir Referandum Sohbeti
İki Metal İşçisinin Sohbeti
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- İşçi Dayanışması 203. Sayı Çıktı!
- Uyanmak İçin Sabırsızlanacağımız Günler İçin
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- Hak Verilmez, Alınır!
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- Büyük Resmi Görelim, Birliğimizi Örelim!
- Sendikalaşmak Türkiye’de Neden Zor?
- “Aile Yılı” İlan Edenler Neyin Peşinde?
- Katliamların Sorumlusu Kim?
- Patronlar Çok Para Kazanırken…
- Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
- İşçi Dayanışması 202. Sayı Çıktı!
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Suriyeliler Geri Dönecek mi?
- Asgari Ücret Nasıl Yükseltilir?
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- TTL İşçileri: Haklarımızı Alana Kadar Mücadeleye Devam!
- Aile Hekimlerini Desteklemeli miyiz?
- İmamoğlu’nun Gözaltına Alınması Protesto Ediliyor
- İyi İnsanların İsyanı…
- Başka Bir Sağlık Sistemi Ortak Mücadeleyle Mümkün!
- Ya Sağlığımız Gidecek Ya Cebimizde Yangın Çıkacak
- Mesele Doktorlar Değil Sağlık Sistemi
- 8 Mart’ta Türkiye’nin Dört Bir Yanında Kadınlar Alanlara Çıktı!
- Edip Akbayram’ın Ardından: “Güzel Günleri İnadına Göreceğiz”
- Sunel Tütün İşçileri Grev Yerinde
- Acılarda Değil, Yaşamak İçin Birleşelim!
- Ekmek Hiç Bu Kadar Pahalı Olmamıştı
- Aile Hekimini Öldüren Nedir?
- Ekranlar Başka, Gerçekler Başka Söylüyor
- Sınıfımıza Güvenelim, Güvenli-Sağlıklı Bir Gelecek Yaratalım!
- Hayat Pahalı, Ölüm Ucuz
- BİRTEK-SEN Genel Başkanının Tutuklanması Protesto Edildi
- Digel Tekstil İşçileri: Sendikalı Çalışmak İstiyoruz!
- Birinci Yılında İliç: Adalet Toprak Altında!
- Antep: İşçiye Yine Baskı ve Yasak!
Son Eklenenler
- İzmir’de tütün fabrikaları bir süredir grevdeler. Bunlardan biri de İzmir Pınarbaşı’nda 1970’lerde kurulan TTL fabrikası… TTL Tütün, 2000’li yıllarda Torbalı’da yeni bir tesise taşındı. Burada yaklaşık 300 işçi tütün üretiminde çalışıyor ve büyük...
- Mücadele etmek, örgütlenmek ve dayanışma içinde olmak! Bu kavramlar biz işçilerden ne kadar uzak olabilir ki? Bir yerde haksızlık varsa o haksızlık dolaylı ya da doğrudan bizi etkiliyor. Aynı durum hak mücadelesi için de geçerli. Bu nedenle bir...
- Manisa Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Mercan Makina’da sendikal baskılar ve işten atma saldırısına karşı 20 Martta direniş başladı.
- BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in 17 Şubatta tutuklanması ve Antep’teki tekstil işçilerinin hak arama mücadelesine yönelik baskılar, 20 Şubatta İstanbul Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü önünde çeşitli sendikalar tarafından protesto edildi.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye, tamamen ezmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. Bir süredir “Kent Uzlaşısı” ile kazanılmış CHP’li ilçe belediyelerine operasyonlar düzenleyen, seçilmiş belediye başkanlarını hapse atarak yerlerine...
- Şubat ayında greve çıkan Tekgıda-İş Sendikasında örgütlü Sunel Tütün, Oryantal Tütün ve TTL Tütün işçileri, İzmir’de aileleriyle birlikte basın açıklaması yaptı. Üç aydır ücretleri ödenmeyen Doruk Madencilik işçileri, şirketin Ankara’da bulunan...
- Diyanet İşleri Başkanlığı, bir yoksulun günlük gıda ihtiyacını göz önüne alarak belirlenen Ramazan fitresinin asgari ücret veya emekli aylığı alanlara da verilebileceğini açıkladı. Bu sözler Türkiye’de işçi ve emekçilerin nasıl bir yoksulluğa mahkûm...
- Sırbistan’da 2024’te Novi Sad şehrinin bir tren istasyonunda 15 kişinin yaşamını yitirmesi üzerine gerçekleşen kitlesel protestolar sonucunda Bakanlar ve Başbakan istifa etmek zorunda kaldı. Ancak bunlarla yetinmeyen, yolsuzlukların son bulmasını ve...
- İngiltere’de emperyalistlerin savaşına karşı emekçilerin barış sesi yükselmeye devam ediyor. 25. Ulusal Eylem Gününde çeşitli şehirlerden başkent Londra’ya akan on binler, İsrail saldırısı altındaki Filistin halkıyla dayanışma içinde olduğunu...
- İşçi sınıfının kapitalist sömürüye karşı mücadelesini, dayanışmasını güçlendirmek için çalışan UİD-DER’in, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle gerçekleştirdiği etkinlikler 16 Martta devam etti. UİD-DER’in İstanbul Avrupa ve Anadolu...
- Dünyanın pek çok ülkesinde işçi ve emekçiler, gençler eşitlik ve özgürlük talepleriyle, daha iyi bir yaşam özlemiyle bir araya geliyor, meydanlara çıkıyor. Almanya’da yapılan görkemli eylemlere katılan insanlar bu eylemlerine “iyi insanların isyanı...
- Geçtiğimiz günlerde, sigorta girişleri 1 Ekim 2008’den sonra olanların, emekli olduktan sonra çalıştıkları takdirde emekli maaşlarının kesileceği gündeme geldi. Üç kuruşluk emekli maaşıyla değil geçinmek, zorunlu gıda harcamasını bile karşılamak...
- Gece vardiyasında çalıştığımız bir gün elektrik kesildi. Biz de karanlıkta ayrı ayrı beklemek yerine üretimdeki arkadaşlarla yan yana geldik. Haliyle sohbet etme şansımız oldu. Bir ablamız iş kazası geçirmiş ve işvereni dava etmiş. İş güvenliği...