Buradasınız
“Ailelerin Yanında Olacağız” Yalanı!
Sefaköy’den bir işçi-öğrenci
İş güvenliği önlemleri alınmadığı için 13 Mayısta 301 Soma maden işçisi katledildi. Yüzlerce ocağa ateş düştü. Çocukların “baba” çığlıkları, eşlerin, annelerin, kardeşlerin feryatları devam ediyor. Timsah gözyaşları döken AKP ve medyası kazadan bir hafta sonra yalanlarla insanların gözünü boyamaya ve Soma katliamını unutturma çalışmalarına başladılar.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam madenci ailelerinin her zaman yanlarında olacaklarını söylüyor. Bu yalanlarından bir tanesi. Burjuva hükümetlerin işçilerin yanında olduğunu en iyi Soma işçileri biliyor. Soma Holding patronu, AKP’nin sayesinde 50 katlı gökdelen dikip milyonlarca dolar kömür satıyordu.
Sonra utanmadan acılı ailelere “müjde” veriyor Bakan İslam. Başbakanın talimatıyla 301 ailenin ücretsiz yaşayabileceği bir konut projesi hazırlamışlar. Üstelik bu konutlara “301 Evler” gibi bir isim düşünüyorlarmış. AKP, 301 ev inşa ederek paçayı kurtarmaya çalışıyor.
Ailelere maaş bağlayacaklarmış! Daha o gün, Soma katliamının yaşandığı gün kirli hesaplarını yapıyorlardı. İşçiler madenin içinde mi can verdi, yoksa çıktıktan sonra mı diye. Ona göre tazminat hakları hesaplanacaktı. Şimdi de çıkıp her zaman yanlarındayız pozları kesiyorlar. Çok uzağa gitmeye gerek yok. Yaklaşık iki yıl önce Esenyurt çadır yangınında 11 işçi yanarak can vermişti. Bu olayın ardından Başbakan işçi ailelerine maaş bağlandığını, mağdur edilmeyeceklerini açıklamıştı. Şimdi o işçi ailelerinin ne kadar maaş aldıklarını görelim: Zamlanmış haliyle her ay tamı tamına 90 lira! Asgari ücretle işçileri sefalete mahkûm eden hükümetin mağduriyet gidermekten anladığı da bu olsa gerek.
Şimdi şu ‘içli’ sözlere bir bakın: “Kendimi açıkçası babasız kalmış 400’den fazla çocuğumuzun ikinci annesi gibi hissediyorum. Eşini çok genç yaşta kaybetmiş insanlarımızın bir kardeşi gibi hissediyorum. Evlatlarını çok genç yaşta toprağa veren anne babalarının bir başka evladı gibi hissediyorum kendimi.” Bakan İslam’a ait bu sözler nasıl da yapay, nasıl da sahtekârca! Kendileri şaşalı bir hayat sürerken, işçilerin yaşamından kat be kat uzakta dururlarken nasıl olacak da işçilerin acılarına ortak olacak, onlardan biri gibi acı çekecekler? İşçilerin ölmesi, ailelerin mağdur olması patronların, hükümetin, bakanların zerre kadar umurlarında değil. Onlar değneğin ucunun kendilerine dokunacağından korkuyorlar. Ne diyor Bakan Ayşenur İslam: “Çok ciddi bir talepleri var. “Başımıza gelenin müsebbibini bulun ve facianın sebebi her neyse, sonu nereye giderse gitsin, her kimse o bunun cezasını ödesin’ diyorlar.” Evet, işçi ailelerinin talepleri ciddi ve sorumluların cezasız kalmamasını istiyorlar. Sorumlular ise bellidir. Daha fazla kâr elde etme uğruna işçileri ölüme gönderen patronlar ve onlara hizmet sunan, gerekli denetimleri yapmayan, Soma Holding patronuyla derin ilişkiler kuran, kömür alım garantileri vererek palazlandıran AKP hükümetidir. Hesap vermesi gereken AKP ve onun bakanı olan Ayşenur İslam’dır. Utanmadan, sanki kendileri sorumlu değilmiş gibi konuşuyorlar.
Sorumlulardan hesabı soracak olanlar bakanlar, o ya da bu burjuva parti değil, her türlü acıyı bizzat yaşayan işçilerin kendisidir. İşçiler birleşip, örgütlenmediği müddetçe ne yazık ki sorumlular cezasını bulamayacak. Örgütlü işçi sınıfı katledilen kardeşlerinin hesabını soracaktır!
Tahterevalli
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
Son Eklenenler
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...