Buradasınız
Bir Anne Çocuğuyla Ne Zaman Gurur Duyar?
Sancaktepe’den tekstil işçisi bir kadın
11 yaşında bir oğlum var. Çocuğum henüz kundakta bebekti UİD-DER’i ve mücadeleyi ilk tanıdığımda. Tanıdıkça yaşamım, hayata bakışım değişmeye başladı. Özellikle pandemi sürecinde UİD-DER’li olmanın ne kadar değerli bir şey olduğunu daha fazla hissettim. Malûm, pandemi gerekçesiyle çocukların sokağa çıkması yasaklandığı için oğlum ister istemez eve mahkûm oldu. Arkadaşlar evimize geliyor, onunla sohbet ediyorlar elbette. Ben de elimden geldiğince burada öğrendiklerimi anlayabileceği şekilde ona aktarmaya çalışıyorum. Ama pandemi öncesi döneme göre ister istemez daha az görüyor ağabeylerini, ablalarını. Doğrusu bu durum beni endişelendiriyordu. Ama geçen günlerde yaşadığımız bir olay bu endişelerimi giderdi ve beni çok mutlu etti.
Yıllardır komşuluk ettiğimiz bir kadın arkadaşla oturmuş sohbet ediyorduk. Sohbet sırasında ona “İyi ki UİD-DER var. Yoksa bu pandemi sürecinde eve kapanır, kabuğuma çekilir, hepten robotlaşırdım” dedim. Komşum “Ya ne oluyor ki oraya gidince, ben sıkıcı buluyorum” dedi. Ben daha ağzımı açmadan oğlum atladı: “O senin bakış açın Emine abla. Nasıl görmek istiyorsan öyle görüyorsun. Bir kere ne istediğini bilmiyorsun. Sadece eğlence, gezi istiyorsun. Senin eşin çalışıyor. İşten atılsa, haksızlığa uğrasa ilk oraya gideceksin ama” dedi. Uzun zamandır uzak olmasına rağmen UİD-DER’i savunması, önemini bilince çıkarmış olması beni çok mutlu etti. Çocuğumla gurur duydum.
En çok istediğim şeylerden biri oğlumun da bir UİD-DER’li olarak yetişmesi… Büyüdüğünde hakkını bilen, kendini ezdirmeyen, işçi arkadaşlarına haksızlık yapmayan, mert, sözünün eri, mücadeleci bir işçi olsun istiyorum. Elbette okulunda başarılı olması için de uğraşıyorum. Ama biliyorum ki, ne okursa okusun çocuğum işçi olacak. O yüzden önemli olan nasıl bir işçi, nasıl bir insan olacağı... Umuyorum ve inanıyorum ki oğlum UİD-DER’li, mücadeleci bir işçi olacak.
Bütün İlklerim UİD-DER’le
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
Son Eklenenler
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...