Buradasınız
Bir Lokma Ekmek Bize Çok Görülüyor
Bir grup TOKİ işçisi

Merhaba; biz Aydınlı TOKİ inşaatında çalışan bir grup gurbetçi işçiyiz. Sorunlar yumağı içinde çalıştığımız inşaatlarda ihtiyaçlarımız karşılanmıyor. Güzel bir yemeğe hasret yaşıyoruz. İnşaatta yemekler düzenli ve besleyici olmadığı gibi çok sağlıksız şartlarda yapılıyor.
Yemekhanenin bulunduğu çadırda sürekli kedi ve köpekler dolaşıyor. Yemekhane günde sadece bir sefer süpürülüp temizleniyor. Ona da temizlik denilebilirse. Sadece kaba pislikler alınıyor. Yeterli masa ve sandalye olmadığı için işçiler oturacak sandalye ve masa bulamıyor. 500-600 kişiye sadece bir yerden yemek dağıtılıyor. Acele etmeden kahvaltı yapmak istiyorsan erken saatte kalkıp, sıraya kalmamanız gerekiyor. Sıraya kalırsanız zaten yemek alana kadar işbaşına çok az zaman kalıyor. Sabah kahvaltısında kibrit kutusu kadar tabletler şeklinde; peynir, reçel, zeytin, pekmez, tereyağı veriliyor, ama bunların hepsi tek seferde verilmiyor. Günde ikişer çeşit veriliyor. Bu kahvaltılıklar genelde tarihi geçmiş ürünler oluyor. Çok acı bir bardak çay, iki dilim taze ekmek veriliyor. Daha fazla ekmek almak istersek bayat ekmek veriliyor. Bu şekilde kahvaltı yaparak işbaşı yapıyoruz.
Öğlen yemeğine kadar çok tempolu çalışıyoruz. Bir saat olan yemek molasının hemen hemen yarısı sırada yemek beklemekle geçiyor. Zar zor yemeğimizi aldığımızda ise yemekte neredeyse sadece sudan ibaret olan çorba, sulu yemek ve yağlı pilav veriliyor. Çok nadir meyve ve tatlı çıkıyor. Yemekler akşamdan yapıldığı için buz gibi oluyor. Porsiyonlara çok az yemek konuluyor. Hiçbir zaman yemekle doyamıyoruz. Yemek masalarında tuzdan başka baharat yok. İstediğimizde ise çok masraf olduğu için sadece tuz verildiğini yüzsüzce bize söyleyebiliyorlar. Yemekten sonra bir çay içmek istediğimizde kendi paramızla kantinden alıp içmek zorundayız. Çünkü şantiyede öğlen ve akşam yemek saatlerinde çay verilmiyor. Akşam da öğlen yemeğinden hiç farkı olmayan yemekler yapılıyor. Yemekhanecilerin üstü başı bizim iş giysilerimizden daha kirli ve tozlu oluyor. Galoş ve bere takılmadığı için yemeklerden kıl bile çıktığı oluyor. Düzgün bir yemek yiyemiyoruz, bari güzel bir banyo yapıp yorgunluğumuzu atabilirsek iyi olacak diyoruz ama yaklaşık 600 kişinin çalıştığı şantiyede sadece beş banyo var. Kişi başı en fazla on dakika banyoda kalabiliyorsun. On dakikada hem banyo yapıp hem de varsa kirli çorap ve elbiseni yıkıyorsun. Zaten çoğu zaman sıcak su olmuyor, banyo yapmak istersen soğuk su ile banyo yapmak zorunda kalıyorsun.
Sabahtan akşama kadar çalışıyor, çok zor şartlarda günü bitiriyoruz. Ama ertesi gün yine aynı koşullarla karşı karşıya kalıyoruz. Bütün bunların örgütsüzlüğümüzden kaynaklandığını da biliyoruz. Biz işçiler hiçbir soruna sesimizi çıkartmadığımız için patronlar bizden kıstıkça kısıyor. Yediğimiz bir lokma ekmeği bile bize çok görerek vermiyorlar. Bu sorunları aşabilmenin ve daha iyi şartlarda çalışıp kazanabilmenin tek yolu örgütlü birer işçi olup birbirimize sahip çıkmaktan geçiyor.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...