Buradasınız
“Bu Gece Vardiyasını Kim Bulmuş?”
Gebze’den bir metal işçisi
Saat gecenin 11’i, vardiyaya gitmek için servis bekleyen işçilerden bir tanesi “bu gece vardiyasını kim bulmuşsa…” diyerek isyan ediyor. Uzun süredir vardiyalı bir şekilde çalışan bir işçi olduğu her halinden belli. Gözlerinin altı morarmış, sanki gece vardiyasından çıkıyormuş gibi. Hâlbuki daha yeni gece vardiyasına gidecek. O da herkes gibi gece evinde rahat bir şekilde yatmak istiyor. Öyle ya gecenin insanların uyuyup dinlenmeleri için ayıracakları zaman dilimi olması gerekiyor. İnsanın biyolojik yapısı gereği gece dinlenmesi, yatması gerekiyor. Ama yaşadığımız sistem o kadar acımasız ve vahşi bir sistem ki hiçbir şeyi umursamaz, kâr gelsin de ne olursa olsun diye bakar. O yüzden vardiyalar şeklinde biz işçileri 24 saat boyunca çalıştırmaktan geri durmaz.
Gerçekten işçinin sorduğu soru çok anlamlı: “Gece vardiyasını kim bulmuş?” Kişi olarak kimin bulduğu çok da önemli değil aslında. Önemli olan niye ve hangi amaca hizmet için bulduğudur. Patronlar makinelerine harcadıkları sermayeyi en yakın zamanda geri kazanıp kâra geçmek ister. Onların gözünde o makinelerin durduğu her dakika zarar anlamına geliyor. Hem bu zararın önüne geçmek, hem de daha çok kâr etmek için gece vardiyasını, yani işçileri geceli gündüzlü nöbetleşe çalıştırma sistemini icat etmişler. Bu sayede işçilerin bir kısmını gündüz, diğer bir kısmını da gece sömürüyorlar. Üç vardiya çalışan bir fabrika düşünelim. Patronun aynı yer ve makineyle üretimi üçe katlaması için sadece işçi sayısını arttırması yetiyor. Kısacası vardiya sistemi ile patronlar 24 saat kesintisiz üretimi gerçekleştirirler.
Peki ya biz işçiler için gece vardiyası ne anlama geliyor? Gece vardiyaları biz işçiler için başta uyku bozuklukları anlamına geliyor. Üç vardiya çalışan bir işyeri düşünelim. Her hafta değişen vardiyalar ve tam alıştım derken uyku düzeni altüst olan işçiler. Patronlar artık bunu da aşmış, birçok işyerinde işçiler 12 saatlik iki vardiya şeklinde çalışıyor. Gece vardiyalarının işçiler üzerindeki başka bir etkisi de beslenme düzeninde bozukluk. Her hafta vardiyaların değişmesi yemek düzeninin de değişmesi anlamına geliyor. Uyku ve yemek düzeni değişen işçi sağlık sorunları ile de boğuşmaya başlıyor. Kronik yorgunluk, kalp damar rahatsızlıkları, sindirim sisteminde bozukluk… Bunlar vardiyalı çalışan işçilerde çok sıklıkla görülen rahatsızlıklar. Ayrıca vardiyalı çalışan işçilerde, özellikle de gece vardiyasında, işçilerin iş kazası geçirme oranının daha yüksek olduğu da ortada. Düzensiz yemek, uykusuzluk, dinlenememek işçide bir dalgınlığa elbette ki neden oluyor. Bu alınmayan güvenlik önlemleri ile birleştiğinde iş kazası kaçınılmaz oluyor.
Neresinden tutarsak tutalım gece vardiyası patronlar için fazla üretim, kâr ve para demekken, biz işçiler için sağlık sorunları, uykusuzluk ve iş kazaları anlamına geliyor. Bunu düzeltebilmenin yolu da “gece vardiyasını kim bulmuş?” diyerek küfredip bağırıp çağırmaktan geçmiyor. Vardiya sisteminin kaynağı patronların doymayan açgözlülüğüdür. O halde bizim öncelikle kendi bulunduğumuz fabrikadan başlayarak patronlara karşı mücadele etmemiz gerekiyor. Başka türlü gece vardiyalarında ömür tüketmeye devam ederiz.
Kent Gıda İşçisi Grevde!
15-16 Haziran İşçilere Yol Gösteriyor
Son Eklenenler
- Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler, grevlerinin 39. gününde olan MKB Rondo işçileri ve aileleri grevlerinin 18. gününde Tarkett grevcilerini ziyaret etti. Dayanışma ziyaretinde “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor”...
- ABD’nin New York’tan Miami ve Houston’a kadar tüm Doğu ve Körfez kıyısı limanlarında 45 bini aşkın liman işçisi toplu sözleşme görüşmelerindeki ücret ve çalışma koşullarındaki anlaşmazlık nedeniyle 1 Ekimde greve gitti. Uluslararası Liman İşçileri...
- Türkiye’de iktidar sözcüleri sık sık “Avrupa bizi kıskanıyor”, “dünya bizi kıskanıyor” diyerek böbürleniyorlardı. Türkiye’nin her tarafında doğalgaz, petrol gibi değerli madenler olduğunu, bu madenleri çıkartarak ekonomide çağ atlayacaklarını iddia...
- Birkaç hafta önce bir ablam ile ettiğim sohbet sonrası kelebeklerin benim için farklı bir anlam kazandığından bahsetmek istiyorum. Sohbet sırasında kelebekleri çok sevdiğimi özellikle de mavi kelebeklerin çok hoşuma gittiğini anlatmıştım. O da mavi...
- Fernas Madencilik işçileri işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması, ücretlerin arttırılması ve sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması talebiyle haftalardır mücadele ediyorlar. İşçiler, Soma’dan Ankara’ya yaptıkları 8...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz” şiarıyla düzenlediği işçi buluşmalarının sonuncusunu 3 Ekimde Ankara’da Anıt Park’ta düzenlediği mitingle gerçekleştirdi....
- Türkiye’nin çeşitli illerinde grev ve direnişlerden işçiler Emek Partisi milletvekilleriyle birlikte 3 Ekimde Mecliste basın açıklaması gerçekleştirdiler. Sabah saatlerinde Meclis’e gelen işçiler “ziyaretçi yasağı” gerekçe gösterilerek içeri...
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılan madencilerin direnişi sürüyor. 25 Eylülde Ankara’ya yürüyüş başlatan Fernas...
- Fransa’nın en büyük sendika konfederasyonu Genel İşçi Konfederasyonu CGT’nin çağrısıyla 1 Ekimde Fransa genelinde işçi ve emekçiler greve gitti. İşçiler ücretlerin yükseltilmesini, kamu hizmetlerine ayrılan fonların arttırılmasını, işsizlik...
- Katil İsrail devleti, Gazze’deki saldırılarını bir yıldır sürdürürken Lübnan’a yönelik son saldırılarıyla bölgeyi daha da büyük bir yıkıma sürüklüyor. Gazze’de 42 bine yakın insanı öldüren, Lübnan’ı bombalayarak birkaç günde bine yakın insanı...
- 24 Eylülde Avustralya’nın en büyük sağlık sistemi NSW’ye bağlı çalışan binlerce sağlık işçisi iş bıraktı. Eylül ayı içerisinde 2 kez iş bırakan işçiler, Sidney’deki Hyde Park’tan Parlamento Binasına yürüyerek “yüzde 15 zam istiyoruz” sloganlarını...
- Belediye otobüslerinde boşsa karşılıklı dörtlü koltuklardan şoför tarafında cam kenarına otururum. Oturduğum yerde sola yaslandığımda rahat ederim. Sebebi omurgamdaki eğikliktir. Bedenimdeki daha doğrusu omurgalarımdaki eğikliğin nedeni, 1989 Bahar...
- Siyasi iktidar sürekli ekonominin iyiye gittiğini propaganda ediyor. Muhalifinden yandaşına tüm ekonomistler de ekonominin düze çıkması için hep birlikte fedakârlık yapmamız gerektiğini söylüyorlar. Ekonomi büyüdüğünde patronundan işçisine hepimiz...