Buradasınız
Davutpaşa Patlamasında Yaşamını Yitiren İşçiler Anıldı

Davutpaşa’da bir patlayıcı imalathanesinde yaşanan patlamanın ve 21 işçinin yaşamını yitirmesinin üzerinden 5 yıl geçti. 5 yıldır sorumluların yargılanması için adalet arayan ve mücadele veren aileler, patlamanın yaşandığı alanda anma eylemi gerçekleştirdi.
2 Şubatta bir araya gelen aileler, Davutpaşa caddesi üzerinde toplanarak yürüyüşe geçtiler. “Davutpaşa’yı Unutmadık, Unutturmayacağız!” pankartıyla yürüyen aileler, “İş Kazası Değil Cinayet!”, “Davutpaşa’yı Unutma, Unutturma!”, “Sorumlular Belli Hesap Sorulsun!” sloganlarıyla cinayeti protesto ettiler.
Patlamanın yaşandığı alana gelindiğinde yaşamını yitiren Gülhan Çabuk’un eşi İdris Çabuk, basın açıklaması yaptı. İdris Çabuk’un duygulu konuşması, tüm ailelerin hislerini yansıttı: “Tam 5 yıl oldu. 5 yıldır seslerine, kokularına, sıcaklıklarına, yarenliklerine hasretiz. 5 yıldır her gün yüreklerimizde meydana geliyor aynı patlama. Hâlâ sesleri kulaklarımızda. Hâlâ iş çıkışlarını gözlüyoruz camlarda. Boğazımızdan geçen her lokmadalar. Ve 5 yıldır her gün yüreklerimiz dağlanıyor, acılarımız taptaze.”
Çabuk, iş cinayetlerinde hayatlarını kaybeden tüm işçilerin acısını kalplerinde hissettiklerini, bütün sorumluların yargılanması ve başka işçilerin canının yanmaması için çaba harcadıklarını ifade etti. İşçilerin can güvenliğinin sağlanmasını ve denetimlerin yapılmasını, sorumluların sorumluluklarını yerine getirmesini istedi. İdris Çabuk, patlamanın unutturulmaması için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden ve Zeytinburnu Belediyesi’nden patlamanın gerçekleştiği alanın park haline getirilmesini talep ettiklerini de aktardı. Konuşma iş cinayetlerine karşı birlik olma çağrısı, gerekli önlem ve denetimlerin alınması talebiyle ve Kozlu’da hayatını kaybeden işçilerin ailelerine gönderilen taziye ziyaretinin aktarılmasıyla son buldu.
Açıklamanın ardından hayatını kaybeden işçi yakınlarından Adnan Saday ve Meral Şimşek aradan geçen 5 yıl içerisinde, o zaman İstanbul valisi olan Muammer Güler’in daha sonra İçişleri Bakanı olduğunu hatırlattılar, adalet aramaya devam edeceklerini vurguladılar. Eylem, konuşmaların ardından sona ererken, Davutpaşa ve OSTİK-İVADİK patlamalarında hayatını kaybeden işçiler için Vicdan ve Adalet Nöbeti tutmak üzere Taksim’e geçildi.Davada son durum
Ailelerin uzun süren çabaları nihayetinde açılan ve yıllardır devam eden davanın 16. duruşması, 20 Ocakta Bakırköy Adliyesi’nde görülmüştü. 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, bilirkişi heyeti raporunu sundu. Rapora göre, patlamaya neden olan kimyasal maddelerin yüksek derecede hayati tehlike taşıdığı ve patlama tarihine kadar atölyenin ruhsatsız işletildiği belirtildi. Zeytinburnu Belediyesi yetkililerinin, durumu bilmelerine rağmen bir önlem almamalarına dikkat çekildi.
Raporda belediye yetkililerinin patlamaya etkisi şöyle sunuldu: “31.12.2004 tarihinden itibaren patlamanın meydana geldiği tarihe kadar işletme izin belgesi ve çalışma ruhsatı olmadan bu işyerinde parlayıcı ve patlayıcı piroteknik imalatı yaptıkları anlaşılmış; işçi olarak çalışan Ömür Atıcı ve Şüpheli Hasan Altay’ın ifadelerine göre, bu işyerine Zeytinburnu Belediyesi yetkililerinin denetim amacı ile birçok defa gittikleri halde mühürlenmesi yönünde hiçbir işlem yapmadıkları, ilgili emniyet birimlerine bildirmedikleri, böylece olayın oluşmasına neden oldukları anlaşılmıştır.” Bilirkişi raporlarının okunmasının ardından mahkeme heyeti davayı 7 Nisana erteledi.
3. Yılında Ostim-İvedik Anması
Ocak Ayında 82 İşçi Hayatını Kaybetti
- 301’i, Soma’yı, O Günden Beri Hiç Unutmadık…
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
Son Eklenenler
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...