Buradasınız
Ocak Ayında 82 İşçi Hayatını Kaybetti

İş cinayetleri işçilerin canını almaya devam ediyor. İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin açıkladığı Ocak ayı raporuna göre, Ocak ayında en az 82 işçi hayatını kaybetti. 82 işçiden 5’i çocuk, 2’si kadın ve 7’si göçmen işçiydi.
Geçtiğimiz ay boyunca işçi ölümleri en çok inşaat, taşımacılık, belediye-genel işler ve ağaç-kâğıt işkollarında meydana geldi. İnşaat sektöründe kış ayı olmasına rağmen 21 işçi yaşamını yitirdi. Taşeronlaştırmanın yaygın, çalışma koşullarının sağlıksız olduğu taşımacılık işkolunda, yollar gerektiği gibi yapılmadığı için sık sık iş kazaları meydana geliyor. Bu nedenle bu işkolunda 12 işçi hayatını kaybetti. Geri dönüşüm ve ev içi çalışmada 10 işçi, Ağaç-kâğıt işkolunda ise 10 işçi patronların kâr hırsından dolayı can verdi.
Yaşamını yitiren 5 çocuk işçiden en küçüğü 6 yaşındaki Yücel Arı, Bursa-Yıldırım’da ailesine yardımcı olmak için yine çocuk işçi olan ağabeyleriyle birlikte karton toplarken, kamyonetin altında kalarak hayatını kaybetti. 13 yaşındaki İbrahim Bozkurt demir parçaları toplamak için girdiği bir inşaatta içi su dolu bir havuzun içine düşerek hayatını kaybetti. 17 yaşındaki Mehmet Öztürk koyun otlatırken yaban domuzu saldırısına uğradı. 17 yaşındaki Serdar Özdemir, Ulusoy firmasına ait bir otobüste muavinlik yaparken, geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. Bir akaryakıt istasyonunda garson olarak çalışan 17 yaşındaki Osman Avcı, istasyon önünde meydana gelen zincirleme trafik kazasında yaralılara yardım etmek isterken bir aracın çarpmasıyla hayatını kaybetti.
Yaşamını yitiren 2 kadın işçiden 37 yaşındaki elektrik teknisyeni Figen Budak, Kayseri Yahyalı’da HES tribünündeki arıza tamirinden şantiyeye dönerken, aracın şarampole yuvarlanması sonucu hayatını kaybetti. 38 yaşındaki Türkmenistanlı göçmen işçi Inna Zubakova, annesine ve üniversitede okuyan oğluna bakmak için Türkiye’ye gelerek Adana Yüreğir’de yaşlı bir hastaya bakıcılık yapıyordu. Zubakova, sabah 06.00’da kahvaltı hazırladığı sırada kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin raporunda, her türlü iş güvencesinden yoksun olan ve İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’na dâhil edilmeyen ev işçilerinin çalışma koşullarına da dikkat çekildi. Ev hizmetlerinde çalışan işçilerin 6331 sayılı yasaya dâhil edilmesi ve çalışma koşullarına insani standartlar getirilmesi talep edildi.
Göçmen işçiliğin Türkiye’de hızla arttığına dikkat çekilen raporda, emek örgütlerine ‘göçmen işçiler ücretleri düşürüyor’ yaygarası yapmak ve dışlamak yerine, Güney Kore Sendikalar Konfederasyonu’nun yaptığı gibi bir göçmen işçi politikası geliştirmeye ve onları örgütleme çağrısı yaptı.
Raporda son birkaç yıl içinde Ocak ve Şubat aylarında meydana gelen iş cinayetlerinde hayatını kaybeden işçiler anıldı. 24 Şubat 2012’de Kozan Gökdere Köprü Barajı ve Hidroelektrik Santrali’nin tünel kapağının patlaması sonucunda sulara kapılarak hayatını kaybeden ve cenazeleri bulunamayan 10 işçi de anıldı.
Rapor şu vurguyla son buldu: “İş cinayetlerinin sorumlusu devlet ve sermayedir. Yaşanan her işçi ölümünde adalet sağlanmalı ve sorumlular en ağır biçimde cezalandırılmalıdır… Bir mezar taşı bile olmayan işçi kardeşlerimizin cenazelerini istiyoruz!”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...