Buradasınız
Dün Yaptık Bugün de Yapabiliriz
Ankara’dan genç bir işsiz-işçi

Bundan tam 48 yıl önce Türkiye işçi sınıfı kendi gücünün farkına vardı ve patronlar sınıfının saldırılarına “hayır” cevabını verdi. 15-16 Haziran 1970’te işçiler sel olup meydanlara aktılar.
Peki, ne olmuştu o günlerde? 60’lı yıllarda sanayinin gelişmesiyle birlikte Türkiye işçi sınıfı da büyüyordu. 1963’te 173 Kavel işçisinin gasp edilen haklarını almak için giriştikleri mücadele işçi hareketi açısından yeni bir dönemin açılışı oldu. O zamana kadar anayasada olmayan grev ve toplu sözleşme yasasını burjuvazi kabul etmek zorunda kalmıştı. İşçi sınıfı kendi gücüne güvenmeye başlıyordu. Direnişler, grevler patlak veriyordu. Mücadeleye atılan işçiler grevlerde daha da bilinçleniyordu. Devlet güdümünde kurulan ve amacı işçi hareketini devletin denetiminde tutmak olan Türk-İş’in sendikal çerçevesi işçilere dar gelmeye başlıyordu. Böylece sınıf mücadeleci bir sendika olan DİSK doğuyordu.
Kemal Türkler’in başında bulunduğu Maden-İş ve DİSK sınıf uzlaşmacı sendikacılığa karşı çıkıyor ve mücadeleci sınıf sendikacılığını savunuyordu. DİSK işçileri örgütlüyor, işçilerin güvenini kazanıyordu. DİSK’in büyümesi patronları, o dönemin hükümetini ve Türk-İş bürokratlarını korkutuyordu. Bu yüzden de DİSK’in önünü kesmek için burjuvazi ile dönemin Adalet Partisi hükümeti el ele vererek bir yasa hazırladılar. 14 Haziran 1970’te işçi temsilcileriyle toplanan DİSK yönetimi bu yasaya karşı direnme kararı aldı. 15 Haziran günü işçiler fabrikalarından, atölyelerinden çıkarak yola düştüler. Fabrikalarda üretim durdu, bacalar tütmez oldu. İşçiler akın akın kent meydanlarına ve Valiliğe doğru yürüyordu. Günün sonunda yürüyüşe katılan işçilerin sayısı 75 bini bulmuştu. Mücadeleci sendikaları DİSK’i kapattırmayacaklarını haykırıyorlardı.
16 Haziran günü direniş daha da büyüdü. 168 fabrikada üretim durmuş, işçiler büyük sanayi bölgelerinde İstanbul, Gebze ve Kocaeli’de sokaklara dökülmüştü. Meydanları dolduran işçilerin sayısı 150 bini buldu. Polis ve süngülü askerlerin barikatıyla karşılaşan işçiler geri çekilmediler. Çünkü haklılıklarına inanmışlardı ve kendi güçlerinin farkındaydılar. Hiçbir güç onları durduramazdı.
Kendisi için bir sınıf olmayı öğrenen o günün işçileri sendikaları olan DİSK’e sahip çıkmışlar, patronların ve o dönemin hükümetinin hak gasplarına “HAYIR” demişlerdi. Egemenler DİSK’i yok edememişler ve yeni sendika yasası hayata geçirilmeden iptal edilmişti. Önümüzde 24 Haziran seçimleri var. Bugün de haklarımız gasp ediliyor, grevlerimiz yasaklanıyor, sendikasızlaştırma arttırılıyor. Baskılarlarla, dayatmalarla gidilen bu seçim sürecinde bizlere düşen görev; 15-16 Haziran ruhuyla işyerlerimizde, okullarımızda, mahallelerimizde OHAL adı altında tek adam rejimini kalıcılaştıran, grevleri yasaklayan, basın özgürlüğünü kısıtlayan, her türlü muhalefeti bastıran bu iktidara geçmişten gelen ruhla “YETER” demektir.
Kaç Vakte Kadar?
Madenciler “Artık TAMAM” Diyor!
- Netaş Grevi İlham Vermeye Devam Ediyor
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Dünya İşçilerinin Jones Ana’sı
- Kemal Türkler’in Mücadelesi ve Bugüne Mirası
- Kemal Türkler ve Mücadeleci Sınıf Sendikacılığı
- MESS Grevlerinin 45. Yılında Metal İşçilerinin Mücadelesini Hatırlamak
- 30. Yıldönümünde Zonguldak Madencilerinin Uzun Yürüyüşü
- Tütüne Emek Veren Kadın İşçiler Anlatıyor
- Netaş: Yasaklara Rağmen Başarıya Ulaşan Grev!
- Eylül 1976: İşçilerin DGM Direnişi
- Bir Devir ve Bir İşçi Lideri: Kemal Türkler
- İki Farklı Dönem, İki Sözleşme ve İki Bildiri
- Maden-İş MESS’in Oyunlarını Nasıl Boşa Çıkarttı?
- Kavel’den Bir Anı, Geçmişten Bir Miras
- Maden-İş’teki Gömleğin Sırrı Neydi?
- “Bölge’ye Gidince Annemle Barıştım”
- “Baba İşveren” İmajı İle Mücadele
- “Kadın İşçiler Zampik-İş’e Aldanmadı”
- Maden-İş Karşısında MESS’in İzlediği Yol
- Maden-İş İşçilerle Bağını Nasıl Geliştirip Güçlendirdi?
Son Eklenenler
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Alman sermayeli ERLAU Metal fabrikasında işçilerin direnişi sürüyor. Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubede örgütlenen işçiler kod 46 ile işten atıldı. Direnişin 26. gününde UİD-DER’li işçiler...
- Bazı kayıplar vardır ki ifadesi mümkün olmaz, sanki bir parçamızı alıp götürür. Pazar günü emekçi bir abimizi, bir değerimizi, bir rengimizi, “bu ülkede barışı savunan bir kişi bile kalsa umut vardır” diyen, savunduğu değerlerin bedelini...
- Bu yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’de yan yanaydık! Yağmur da yağdı, çamur da vardı ama biz çocuk, yaşlı, genç, engelli, üniversiteli, liseli, emekli, kadın, işçi, emekçi oradaydık. Omuz omuza, yürek yüreğeydik…