Buradasınız
Ekonomi Büyüyor, Ekmek Küçülüyor!
UİD-DER üyesi bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Türkiye ekonomisi büyüyor, hem de Çin’den sonra en hızlı büyüyen ikinci ülke Türkiye. Peki, bu büyümeden bizim payımıza ne düştü, ne düşüyor? Bugüne kadar payımıza bol zam düştü. İğneden ipliğe her şeye zam geldi. Sofrada en çok tükettiğimiz gıda olan ekmek de gramajı düşürülerek zamma kurban gitti. Çok fazla ekmek yiyormuşuz ve haliyle şişmanlıyormuşuz. Hiç kimse sormuyor bu işçi niçin bu kadar ekmek tüketiyor diye? Bir işçi olarak cevap veriyorum, et vardı da biz mi yemedik? Nasıl beslendiğimiz belli, soframız zengin sofrası gibi değil ki elli çeşit yiyecek olsun, onlardan da ekmeğe sıra gelmesin. Bizim sofrada mercimek çorbası var, haliyle suyun değişik versiyonunu içmekle karın doymayınca yüklen babam ekmeğe. İzlediğimiz televizyon dizilerinde hep zenginlerin hayatı anlatılıyor, bakıyoruz adam kahvaltıda en fazla bir iki dilim ekmek yiyor.
Çünkü balıydı, zeytiniydi, peyniriydi, kaymağıydı, sucuğuydu, salamıydı, jambonuydu, sütüydü, daha adını bilemediğimden yazamadığım bir sürü yiyecekten ekmeğe sıra gelmiyor. Sanırsın ki ekonomi büyüdü de bir elimiz yağda bir elimiz balda. En çok tükettiğimiz ekmek, ona da zammın başka bir çeşidi yapılarak gramajı düşürüldü. 300 gram ekmeğin fiyatı 1 Lira iken şimdi 250 gram ekmeğin fiyatı yine 1 Lira. Yani aldatmacanın böylesi görülmedi, güya ekmeğe zam gelmemiş. Efendim insanlar obez olmasınlar yani aşırı şişmanlamasınlar diye ekmeğin gramajı düşmüş, artık ekmeğin içinde kepek unu daha fazla olacakmış, böylece işçi emekçi obez olmayacakmış. Ne şahane bir düşünce, meğer obezitenin sebebi ekmeğin 50 gram fazla oluşuymuş. Bilimsel araştırmalara taş çıkartan bir tespit doğrusu.
Aslında bizimle kafa buluyorlar ve biz işçiler örgütsüz olduğumuz için bunların farkına varamıyoruz. Bizler sabahtan akşama kadar pestilimiz çıkana kadar çalışırken, TV programlarında akşam altıdan sonra yemek yemeyin, ağır şeyler yemeyin, meyve yiyin vs. diye akıl veriyorlar. Her gün 45 dakika yürümemiz gerektiği söyleniyor, egzersiz yapın deniyor. Gerçi yürüme işini işe giderken mecburi yapıyoruz, hatta kimimiz bu süreyi de geçiyor, ama yine şişmanız. Çünkü pek muhterem uzmanların söyledikleri bize uymuyor. Onlar akşam altıdan sonra yemek yemeyin diyor, hele ekmek asla; bizse akşam geliyoruz saat olmuş on, sofrada var çorba ekmek, patates ekmek dayan babam dayan.
Ekonomi büyüdükçe bizim sofrada çeşit azaldı. Önceleri nadir de olsa et yiyebiliyorduk, şimdi bize uğramaz oldu. Onun yerine üstün zekâ uzmanlar mercimeği öneriyorlar, etle eş değermiş, içinde demir varmış. Mercimek bu kadar besleyiciyse o zaman siz mercimek yiyin, biz de et yiyelim.
Ekonomi büyüdü sıra ekmeğe geldi, biraz daha büyürse onu da bulamayacağız. En iyisi bu ekonomi büyümesin. Çünkü büyüyen ekonomi patronların ekonomisidir, onların vahşi sömürüsüdür. Biz işçiler örgütlenmedikçe, bilinçlenmedikçe ekonomimiz büyümez, soframızda bir lokma dahi artmaz. Herkesin sağlıklı bir şekilde beslendiği insanca bir düzen kurmak bizim elimizde. Patronların sömürü düzenini yıkmak için büyük ozan Nazım Hikmet’in dediği gibi yürüyelim ete, ekmeğe, hürriyete doymak için!
Mersin’de Barış Mitingi
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
Son Eklenenler
- 2025 yılı için asgari ücret zammı, TÜİK’in sahte rakamlarıyla açıklanan enflasyon oranının dahi altında kalan yüzde 30 olarak belirlendi. Patronlar da işçilere bu sefalet zammını dayatıyor. Şubat ayıyla beraber zamlı ücretlerin açıklanması sonrası...
- İş kazaları ve iş cinayetleri dur durak bilmiyor. Sermeyenin aç gözlülüğü işçileri yaşamından ediyor. Balıkesir’de bulunan ZSR Patlayıcı üretim tesisinde, 24 Aralık 2024’te gerçekleşen patlamada 11 işçi yaşamını yitirdi. Patlama sonrasında Balıkesir...
- Maraş ve Hatay başta olmak üzere 11 şehirde çok büyük yıkım yaratan, yaklaşık yüz bin insanın hayatını kaybettiği, on binlerce insanın yaralandığı, milyonlarca insanın yaşamının derinden etkilendiği 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti....
- Siyasi iktidarın ekonomi politikalarının hedefi belli: Ekonomik yıkımın bedelini işçi ve emekçilere ödetmek, on milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlığa talim etmesi pahasına sermayeyi dizginsizce büyütmeye devam etmek. Soygunun, talanın...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamanda depremlerin yarattığı yıkımın, ortaya saçılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve boş vermişliğin hesabı sorulmadı. Siyasi gelişmelerle, yaratılan yapay gündemlerle yaşanan felaketin...
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...