Buradasınız
Emekçilerin Dayanışması!
İzmir’den bir işçi

İZBAN’dan inip Karakızlar köyüne (yeni haliyle mahallesine) gideceğim. Otobüsün durağa yanaşmasını bekleyen herkesin Ege ağzıyla konuştuğunu fark ettim. Başındaki sarı, beyaz puşi güneşten solmuş biri, sepetlerindeki incirlerden herkese ikram etti.
Bizim kaptan duraktan uzaklaşıyor biraz. Genç biri, iki parmağı ağzında ıslık çalıyor. Kaptan görüp, durdurdu otobüsü. Genç adam, bindi, kartını okuttu makineye. Sağ eli göğsünün hizasında, parmaklarında çiviler var. Çaprazdaki koltuğa oturdu. Biraz sonra “geçmiş olsun, genç adam. Nasıl oldu?” diye sordum. “Sağ olasın amca. Sac üreten bir fabrikada çalışıyorum. Sac dört parmağımı kopardı. Neyse ki hemen ilerimde çalışan arkadaş makineyi kapattığı için, parmaklar makinenin içinde ezilmediği için yerlerine çivilerle monte ettiler” diyor, parmaklarına bakarak. Sonra, “doktor çiviler çıkartılmadan işbaşı verdi. Daha fazla rapor veremeyeceğini, kendi elinde bir şey olmadığını söyledi ve ‘yasa böyle’ dedi” diye ekliyor. “Temmuz ayında 195 işçi çalıştığı sırada canından oldu. Senin gibi eli kolu kopan işçi sayısı çok daha fazla” diye anlatmaya çalışıyorum.
Yaşlı amcamız, yerinden kalkıp genç adamın yanına geldi. Genç adamın eline dikkatlice bakıyordu. “Vah, uşağım vah. Ali Efem gibin boyun va. Güşlü, guvetli bi oğlan. Gızıl sakaları va. Bizim oğlan, boya işinde çalışıkene, ayağı gayıveriyorunu, yedi gat yuardan düşüvemiş, belini üstünü. Orcıkda ölüvemiş. 39 yaşın girdiydi. Bi gız, bi oğlan va. Günle az deyi, ayık neyin de bağlayıvemedile. Köyde, galıcı hep onu düşünüyon. O sağ golundu benen. Unutam deyi, aklımdan govem deyi, dolanıpdurum. İnşat, bina görmek bene çoğ acı vereyo. Vah, Ali Efem, vah, vah bidene oğlun vah” diyerek, içini sürekli kanatan acısını herkesle paylaşmak istiyordu.
O anda uzun bir süre sessizlik oldu otobüsün içinde. Yaşlı adamı hepsi tanıyordu. Her biri onu neşelendirmek için bir şeyler söyledi. Sonra, yaşlı, sırık gibi uzun boylu biri otobüsün orta kapısının önündeki boş alanda, Uzunefe Kerimoğlu türküsünü hem söyledi, hem oynadı. Herkes alkışladı. Mustafa amca da alkışladı. Sonra öğrendik ki, bu türküyü çok severmiş ve çok güzel oynarmış. Ama oğlunun ölümünden sonra hiç oynamamış.
İki koltuk ilerimde biri kadın biri erkek oturuyordu. Erkek, “a Emine, be ölüsem, sen evlenin mi?” diye sordu. Kadın, “ülen Sülo, Mustufu (Mustafa) emceyi mıncık (azıcık) güldürüvercen deyi mi deyno? Badırdama (boş boş konuşma) gari. Neyçün ölcemişsin?” diyerek, kocasını omzundan öteye ittirdi.
İşte böyle. Bir köylü sepetindeki incirleri paylaştığı gibi, işçi ve emekçi insanlar birbirleriyle, lokmalarını da, acılarını da paylaştığına bir kez daha şahit oldum. Oğlunu iş cinayetinde yitiren Mustafa amcaya zeybek oynatamadılar. Ama güldürmeyi başardılar. Sağ elinin dört parmağında çivi olan genç işçiyse, o halde nasıl çalışacağını düşünüyordu…
“Elma da mı Be Abi!”
Kuzey Kıbrıs’ta Uyarı Grevi!
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- Sorumluluğu İşçiye Yıkmanın Yolu: “Ya Güvenli Çalış Ya Hiç Çalışma”
- “Benim Suçumdu Abla”
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
Son Eklenenler
- Merhaba kardeşler. Biz İstanbul Avrupa Yakasında yaşayan kadınlarız. Kimimiz çeşitli sektörlerde çalışan işçileriz, kimimiz emekliyiz, kimimiz de ev emekçisiyiz. Ankara’dan, Gebze’den UİD-DER’li kadınların 1 Mayıs’ta haykıracakları taleplerini...
- İşçi sınıfının Uluslararası Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı. Tüm dünyada ekonomik yıkımın emekçileri, emekçi gençliği çıkışsız bıraktığı bir dönemde, Türkiye’de de baskıları, yasakları arttıran, korku iklimi yaratarak...
- Bizler genç işçi ve öğrencileriz. Kendimizi bildik bileli, “böyle gelmiş böyle gider” denildi bize hep. “Bu insanlardan bir şey olmaz, sen sesini çıkarırsan yalnız kalırsın”… Fakat geçtiğimiz günlerde neredeyse bütün kentlerde işçi ve emekçiler, ön...
- Bugün dünyanın pek çok ülkesinde büyük kitleler, sömürüye, baskılara, emperyalist savaşa karşı meydanlara çıkıyor, isyan ediyor, genel grevler örgütlüyor. Tarih gösteriyor ki sömürüye ve faşizme son verebilecek, kitlelerin isyanını başarıya...
- 1 Mayıs işçilerin çalışma koşullarını düzeltmek için bir araya geldiği tarihsel bir günün adıdır. Bizler de her yaştan, her meslekten işçiler olarak çalışma koşullarımızı düzeltmek için 1 Mayıs’ta bir araya gelmeli, taleplerimizi hep bir ağızdan...
- UİD-DER’li gençler 1 Mayıs’a hazırlanıyor. İstanbul Anadolu Yakasından genç kardeşlerimiz neden 1 Mayıs alanında olacaklarını anlatıyorlar.
- Zenginlerin milyonlarca dolar ödeyerek kendilerine “kıyamet sığınakları” inşa ettirdiklerini biliyor muydunuz? Sığınak deyince aklınıza öyle soğuk ve karanlık, daracık mahzenler gelmesin. Bu sığınaklarda yok yok! Yapay zekâ destekli tıbbi bakımdan...
- Sırrı Süreyya Önder, Türkiye’de önemli bir siyasi figür. Ama biz UİD-DER’li işçiler, onu, önce temsilciliklerimizde, ev buluşmalarımızda izlediğimiz Beynelmilel filmiyle tanıdık ve sevdik. Sonra “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!”...
- Mersin’de “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” adlı etkinliğimizin ardından biz emekçi kadınlar olarak 1 Mayıs’ta alanlarda haykıracağımız taleplerimizi dile getirdik. 1 Mayıs coşkumuzla tüm emekçi kadınları 1 Mayıs’ta birlik olmaya, dayanışmaya...
- Hizmet-İş Sendikasında örgütlü Ankara Altındağ Belediyesi işçilerinin 21 Nisanda başlayan grevi devam ediyor. İstanbul Şişli Belediyesi işçileri alacakları ödenmediği için 24 Nisanda belediye önünde eylem yaptı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, 1886’dan günümüze inatçı bir gelenek olarak yaşamaya devam ediyor. Türkiye’de 1 Mayıs’ın sembolü haline gelen 1 Mayıs Marşı, “Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır...
- UİD-DER, “Umut Örgütlü Mücadelede” şiarıyla işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürüyor. UİD-DER temsilciliklerinde düzenlenen “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” etkinliklerinde, dünya işçilerinin...
- Bizler Gebze’de yaşayan genç işçiler ve öğrencileriz. İşçi sınıfının mücadele örgütü UİD-DER ile 1 Mayıs alanında sınıfımızın saflarında yerimizi alacağız. Çoktandır başlattığımız çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. İşçi sınıfına yönelik...