Buradasınız
Fransa’da Emekçiler İsyanda, Gençler Sokakta! Neden?
İstanbul’dan bir üniversite öğrencisi
Fransa’da Macron hükümetinin gündeme getirdiği emeklilik yaşının 62’den 64’e çıkarılmasını kapsayan saldırı milyonlarca emekçiyi ayağa kaldırdı. Ocak ayından bu yana Fransa’da süren kitlesel mitingler, protestolar ve genel grevler isyan ateşini harladı. Demokratik haklara yapılan saldırılarla birlikte son yasa tasarısı nedeniyle emekçilerde biriken öfke taştı, toplumsal bir tepkiyi de beraberinde getirdi. Bu tablo karşısında en dikkat çekici noktalardan biri de emekçi gençliğin protestolarda ön saflarda yer almasıydı.
16 Marttan bu yana “Macron istifa” sloganlarının yankılandığı Fransa sokakları genciyle yaşlısıyla dolup taştı. Milyonlarca işçi, emeklilik tasarısını ve Macron hükümetini protesto ederek iş bırakırken on binlerce öğrenci de hem tasarının kabul edilmesine hem de anayasanın ilgili maddesinin istismar edilmesine karşı okulları boykot etti. Kampüslerden, işyerlerinden akıp gelen genç işçiler ve öğrenciler meydanlarda büyük çoğunluğu oluşturdu. Gerçekleştirilen polis saldırılarına ve kurulan barikatlara karşı korkusuzca yan yana durdu. Yüzlerce insanın tutuklanmasına rağmen baskı ve zorbalığa karşı geri adım atmadı. Emekçiler ve öğrenciler demiryolu sistemini işleten şirketin merkezini işgal ettiler, zenginlerin yemek yediği restoranlara gidip eylemler yaptılar. Fransa’daki genç arkadaşlarımızın bu denli kararlı ve inatçı duruşu aslında bizler için birçok anlam ifade ediyor. Çünkü emeklilik tasarısı yalnızca belli bir yaşın üzerindeki işçileri ilgilendiren bir konu değildir. Bu mesele gençlik için bugününe ve yarınına sahip çıkma meselesidir.
Fransa’daki emekçi gençlik, tasarıya karşı çıkarak sadece emeklilik haklarına ve geleceklerine değil, bununla birlikte diğer olası hak gasplarına karşı da bir duruş sergilemiş oluyorlar. İşçi sınıfının iliğine kadar sömürüldüğü, gençliğin atıl bırakıldığı kapitalist düzene karşı ortak bir ses ve nefes oluyor, Fransa’daki eylemlilik sürecini ileri bir noktaya taşımış oluyorlar. Eylemlerde gençliğin üstlendiği rol dünyanın birçok yerinde olduğu gibi sömürü düzenine “biz buradayız” mesajını vererek toplumsal muhalefeti güçlendirme noktasında önemli bir yer edindi. Bugün yapılan saldırılara karşı işçilerle birlikte meydanlarda olmanın gerekliliğini de göstermiş oldu. 1968’den gelen mücadele geleneklerine dikkat çeken öğrenciler, yapılan röportajlarda meydanları boş bırakmayacaklarını ifade etmişti. Bir üniversite öğrencisi ise Paris Komünü örneğini vererek çözümün ancak işçi sınıfının doğrudan demokrasisiyle sağlanabileceğini ifade etmişti. İşte tam da bu noktada gözümüze çarpan, sosyalist gençlerin mücadele geleneklerine sahip çıkmaları ve tarihle bugün arasında kurdukları ilişkidir.
Başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok yerinde gençler, işçilerle birlikte meydanları dolduruyor. Sendikal ve demokratik hakların gasp edilmesine, baskı ve zorbalığa, otoriter rejimlerin yükselişine karşı mücadele ediyor. Dünyanın bu denli çalkalandığı bir süreçte Türkiye’de tarihsel kırılmalar yaşanıyor, toplumda güçlü bir şekilde değişim arzusu mayalanıyor. Türkiye’de de emekçi gençlik değişim istiyor. Bugününü ve geleceğini çalan sermaye düzeninden, saray rejiminden hesap sormak istiyor. İşte bu yüzden bizler de devrimci gençler olarak özellikle Fransa’daki genç arkadaşlarımızın mücadelesini enternasyonalist dayanışma duygumuzla sahipleniyoruz, bu mücadeleyi bulunduğumuz her alanda aktarıyoruz. Dünyayı değiştirme arzumuzu daima dipdiri tutuyoruz. Öfkemizi haykırmak ve sınıf mücadelesini büyütmek için 1 Mayıs meydanlarında buluşmayı heyecanla bekliyoruz. Biliyoruz ki, taleplerimiz ancak işçi sınıfının ve onun gençliğinin örgütlü mücadelesiyle karşılanabilir; çürümüş kapitalist sistem ancak işçi sınıfının örgütlü mücadelesiyle yıkılabilir. Bizlerin görevi ise bu yolun taşlarını döşemek ve 1 Mayıs alanlarında işçi sınıfının örgütlü saflarını güçlendirmek için canla başla çalışmaktır.
- İngiltere’de İşçi Sınıfı Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Doro-Çiba: Hiroşima’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşlara Hayır!
- İngiltere’de Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor, İşçi Sınıfı Faşizme ve Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Nijerya’da Emekçiler Hayat Pahalılığına Karşı Ayakta!
- İngiltere’de Göçmen Düşmanlığı, Irkçı ve Faşist Yükseliş Protesto Edildi
- İşçilerin Kapitalist Sömürüye ve Emperyalist Savaşa Öfkesi Büyüyor!
- Bangladeş’te Gençler, Emekçiler Ayakta!
- Şerife Muhammedi’ye Özgürlük!
- Samsung Electronics’te Tarihi Greve Çıkan İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- İngiltere’de Seçimlerin Ardından On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlarda
- Kapitalizmde Sorunlar da Dünya İşçilerinin Mücadelesi de Büyüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- İngiltere’den ABD’ye Yüzbinler Filistin Halkı için Meydanlarda
- Güney Kore’de Tarihi Grev: Samsung Elektronik İşçileri İlk Kez İş Bıraktı
- Avrupa’da Tarım Emekçilerinin Mücadelesi Sürüyor
- İranlı Emekçiler Her Şeye Rağmen Mücadeleyi Sürdürüyor
- İsrail’in Gazze’deki Saldırıları Sürüyor, Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri Büyüyor
- Nakba’nın 76. Yılında İngiltere’de Yüzbinler Yeniden Meydanlarda
- Arjantin’de 24 Saatlik Genel Grev
- 1 Mayıs’ta Dünyanın Dört Bir Yanında Meydanlar İşçi ve Emekçilerin Talepleriyle Yankılandı!
- İyi ki UİD-DER’liyim…
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...