Buradasınız
Gerçek Deplasmanımız: Ekmek Kavgası, Sınıf Mücadelesi
Hadımköy’den eğitim işçisi

İşten sonra günün yorgunluğuyla birlikte arkadaşımla buluştum. Gündeme ve yaşadıklarımıza dair sohbetler ettik. Hem ülkenin hem de dünyanın içinde bulunduğu durumu konuşup egemenlerin aslında biz gençleri nasıl da geleceksiz bıraktıklarını düşündük. Gece gündüz çalışıyoruz. Elimizden gelenin fazlasını yaptığımız halde yine de yoksulluktan kurtulamıyoruz. Birbirimize bakarak “Bu işte bir terslik yok mu?” dedik.
Arkadaşımla yaptığım sohbet yorgunluğumu almıştı. Eve giderken karnım biraz aç olduğu için marketten ufak bir şeyler alayım öyle geçeyim dedim. Evimin yakınlarındaki bir markete girdim. Kasadaki abi televizyona bakıyordu. Spor programı izliyordu. Bana gülümseyerek “Bak bak Aslan Kasımpaşa deplasmanda. Görüyor musun heyt be” dedi. Bir yandan almam gereken şeyleri aldım bir yandan da “Abi bizim deplasmanımız ekmek kavgası değil mi” dedim. Esnaf abimiz önce bana şaşırarak baktı. Sonra da “Ben takip ediyorum valla. İnsanın bir hobisinin olması lazım” dedi. “Ben de severim futbol oynamasını, gezmeyi, eğlenmeyi ama abi aldığımız ücretler artık bizde hobi neyin bırakmadı” dedim. Birbirimize güldük “haklısın kardeşim” dedi marketten çıktım.
Eve geldim kendi kendime düşünmeye başladım. Esnaf abimiz insanın bir hobisi olmasından bahsetmişti. Çok doğru söylemişti. Bir hobisi hatta birkaç hobisi olması gerekiyor insanın. Ama bunun için daha az saatler çalışmamız ve ücretlerimizin daha yüksek olması gerekiyor. Bütün vaktimizi işyerlerinde patronlar için harcıyoruz. Kalan çok az vaktimizde de sevdiklerimize zaman ayırmaya çalışıyoruz. İnsan dediğimiz sosyal bir varlık, ama bu sistem buna izin vermiyor. İşçiler olarak daha insani bir yaşamımız olması için bu körelmiş düzene karşı mücadele etmekten başka bir şansımız yok. Bu nedenle iyi ki de UİD-DER’le tanışmış sınıf bilinçli bir işçiyim.
Bu düzende işçilerin yetenekleri de hobileri de ancak örgütlü olursa çıkar ortaya. Çünkü insan dediğimiz varlık yalnız başına bir anlam ifade etmez. Atalarımız boşuna dememiş “bir elin nesi var iki elin sesi var” diye. UİD-DER gibi mücadele örgütlerinde bir araya gelmeli, burjuvazinin her türlü “oyununa”, saldırısına karşı işçi kardeşlerimizle olan bağlarımızı güçlendirmeliyiz. Gerçek deplasmanımız olan ekmek kavgasından, yani sınıf mücadelesinden galip çıkmak için işçi sınıfının saflarında mücadeleye!
- Çocuklarımız İçin
- 3 İşçi Kadın, 3 Hayat, 3 Talep!
- Bu Düzen Değişmeli!
- Bir Yanımız Uzay Çağı Bir Yanımız Yoksulluk
- Emekçi Kadınlar: Mahalleyi UİD-DER’e, UİD-DER’i Mahallemize Taşıyoruz!
- Market Raflarından Sınıf Siyasetine
- Emekliyiz, Adana Arçelik İşçileriyle Dayanışma İçindeyiz
- Yüksek Kiralar, UİD-DER’in Kampanyası ve İşçi Dayanışması
- Çocuklar Bayılmasın Diye Kampanyamıza Sahip Çıkalım!
- UİD-DER’in Kampanyasının Eyüp’ten Yansımaları
- Yapılan Zamlar Geri Alınsın!
- Annelerimizin Ücretlerinin Yükseltilmesini, Çalışma Saatlerinin Kısaltılmasını İstiyoruz!
- Pazara mı Gitsek Ucuz Olur Markete mi?
- Israr Ettik ve Kazandık
- “Tost Günü” ya da “Birlik ve Mücadele Günü”
- Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
- Okul Öncesi Eğitimde Ücretsiz Yemek Hakkı Kazanıldı
- “Çocuklarımız da Değersiz Görülüyor”
- Ekonomik Kriz Sağlığımızı Bozuyor
- Hani Aileyi Koruyacaktınız? Yalanlarınız Dökülüyor!
Son Eklenenler
- İşçi ve emekçiler, bir kez daha göz göre göre gelen bir felaketin yol açtığı yıkımın acılarını yaşıyor. Türkiye 6 Şubat sabahına cumhuriyet tarihinin en büyük ikinci depremiyle uyandı. Sabaha karşı 04.17’de merkez üssü Maraş/Pazarcık olan 7,7...
- Ordu’da Çaybaşı Belediyesi işçileri TİS sürecinde anlaşma sağlanmayınca greve başladılar. İstanbul’da belediye şirket işçileri güvencesiz çalışmaya karşı basın açıklaması gerçekleştirdiler. Lastik-İş üyesi işçiler yüzde 25 ek zam talebiyle eylemler...
- Amasya’nın Taşova İlçesine bağlı Çambükü köyünde yapılmak istenen Organize Sanayi Bölgesine (OSB) karşı köylülerin açtığı dava kazanımla sonuçlandı. Çambükü köylüleri 1995 yılında iyi tarım projesi kapsamında dönemin kaymakamı tarafından kendilerine...
- İstanbul Esenyurt’ta bulunan As Plastik fabrikasında Petrol-İş üyesi işçilerin eylemleri devam ediyor. Ambalaj üretiminin yapıldığı fabrikada işçiler, 2022’nin Mayıs ayında sendikalaşmaya başladı. İşçilerin neredeyse tamamı kısa sürede Petrol-İş’e...
- Bir insanın rahat yaşaması için ne kadar para gerekli? Ne kadar paranız olursa daha iyi bir yaşam sürersiniz? Bunu bir düşünün ve kendinize cevaplar verin. Sakıp Sabancı’nın kızı Dilek Sabancı aynı soruya biraz detaylandırarak çeşitli cevaplar verdi...
- Rosa’nın yaşamına ve yüreğine 7 yıl süren bir yolculuk yapan Jülide Kural, yazdığı ve oynadığı “Ben Rosa Luxemburg” adlı tiyatro oyunuyla onu kadınlarla, gençlerle, işçilerle, öğrencilerle buluşturuyor. Bu oyunla, onu tanıyan ve mücadelesini...
- “Yoksulluk, bir annenin başını yastığa koyduğunda gündüz çocuğuna istediğini alamadığını düşünüp üzülmesidir.” Bu sözler iki çocuğu olan ve üçüncü çocuklarını bekleyen bir anneye ait. Bugün pek çok anne de yaşadığımız yoksulluğu çocuklarına...
- Kocaeli Başiskele’de bulunan Kartonsan fabrikasında işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinin tıkanması üzerine 22 Aralıkta greve çıktı. Selüloz-İş üyesi işçiler, ücretlerine gerçek enflasyon oranında zam yapılmasını, çalışma koşullarının...
- 29 Ocakta İran’ın Batı Azerbaycan eyaletine bağlı Hoy kentinde 5,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Kışın en soğuk günlerinde, gece 21.44’te meydana gelen depremde en az 3 kişi öldü, 122 kişi yaralandı, çok sayıda ev hasar gördü. Hoy halkı...
- Toplumda çoğunluğun doğru kabul ettiği fikirleri sorgulamak, yanlışları görmek, bunları dile getirmek kolay değildir. Kolay olan herkesin söylediğini söylemek, herkesin yaptığını yapmaktır; çünkü bu çaba sarf etmeyi gerektirmez ve “zararsızdır.”...
- 31 Ocak 2008’de İstanbul Davutpaşa’da kaçak bir maytap atölyesinde meydana gelen patlamada 20’si işçi 21 kişi ölmüş 100’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliamın 15. yıl dönümünün Anayasa Mahkemesi kararıyla tekrar görülen davanın 2. duruşmasının...
- Bizler İşçi Dayanışması gazetesi okuru bir grup petrokimya işçisiyiz. Geçtiğimiz günlerde bir araya geldik ve “Artık Yeter! Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı” kampanyamızın bildirisini okuduk. Hayat pahalılığı, sosyal hayattan kopma ve baskılar...
- Sendikaların araştırmalar sonucunda açıkladıkları rakamlara göre yoksulluk sınırı 27 bin liranın üzerine çıktı. Türkiye’de bu miktarın üzerinde bir ücrete çalışan işçi sayısı neredeyse parmakla sayılacak kadar azdır. Yani Türkiye’de işçiler...