Buradasınız
Hastahane mi Çilehane mi?
Esenyurt’tan bir kadın işçi

Başbakan Binali Yıldırım AKP Meclis Gurubunun toplantısında gündemi değerlendirirken sağlık sektörüne yönelik konuşmalar yapmıştı. Binali Yıldırım, AKP’nin sağlıkta bir devrim yaptığını söylüyor ve devamında “hastanelerin acil servisleri o kadar şirin oldu ki sadece acil değil yuva kurma yeri oldu. Kızını, oğlunu, evlendirmek isteyenler acile geliyor. Acil servislerimiz kız bulma yeri oldu” diyerek bir de gülüyordu. Boşuna dememişler dervişin fikri neyse zikri de o olurmuş diye.
Acillerde insanlar doğru dürüst tedavi göremezken çıkıp bunları söyleyebiliyorlar. Bu lafları söyleyen Başbakan uzayda yaşıyor sanki. İşçi, emekçi insanlar sağlık hizmetinden yararlanamıyor. AKP hükümeti her fırsatta sigortadan alınan ilaçları karşılamama yasaları çıkarıyor. Son çıkan yasalardan bir tanesinde kanser hastalarının ilaçlarının da karşılanmayacağı, bunun için hastanın sigara içip içmediğinin tespit edileceği, ancak “içmiyor” raporuyla ilaçların sigortadan karşılanacağı, sigara içiyorsa ölüme terk edileceği hükmü yer alıyor. Her fırsatta hastanelerde kuyruğun olmadığını söyleyenler bu hastanelerin kapısından geçmemişler mi acaba? İnsanlar randevuyu zor bela alıyor. Hastaneye gidildiğinde önce bir barkot sırasına giriyorsun sonra da kapının üstündeki bilgisayardan isminin çıkmasını bekliyorsun, yukarı bakmaktan insanların boynu kırılacak hale geliyor. Verilen randevu saatinin üzerinden iki saat geçiyor hâlâ sıranın sana gelmesini bekliyorsun. Sıra sana geldiğinde de doktor bakmadan, teşhis koymadan ilacı yazıp yolluyor. Hasta doktora derdini bile anlatamıyor, çünkü doktora verilen hasta sayısı çok olduğu için yeterli süre ayırıp hastaya tam teşhis koyamıyor.
Tekrar dönelim başbakanın övdüğü “kız bakma” acil servislerine. Koskoca hastanede bir tane acil servis ve sadece bir doktor nöbette. Sıraya giriyorsun önünde en az 80-90 kişi var, ne olacak sıra yok zaten! 24-36 saat nöbete kalan sağlık çalışanları belirli bir saatten sonra yetememeye başlayınca iş artık baştan savmaya dönüyor. Acil serviste insanlar insanlığından çıkıyor. Acillerde yeterli müdahale olamadığından hayatını kaybeden yüzlerce insan oluyor. AKP hükümeti sağlık sektörüne de sermaye gözüyle bakıyor. İşçi sınıfının sırtından kazandıkları sermayeyle egemenliklerini baki kılmaya çalışıyorlar. Kapitalist düzende hiçbir zaman “önce insan” olmamıştır. Onun için de insanın gerçek anlamıyla yaşamasının tek yolu kapitalist düzenin yıkılmasıdır.
İşçi Dayanışmasını Yükseltelim!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...