Buradasınız
Hem “Savaştayız” Diyorlar Hem de On Milyonlarca İşçiyi İşten Atıyorlar

Sermaye sınıfı, ekonomik krizin üzerini örtmek ve faturayı işçi sınıfına kesmek için muazzam bir bahane keşfetmiş durumda: Koronavirüs salgını! Yıllardır bağıra çağıra geliyorum diyen ekonomik kriz, daha öncekileri adeta mumla aratırcasına sonunda geldi, dünya piyasalarını muazzam bir çöküşe sürükledi. Patronlar sınıfı tarafından Koronavirüsle etkisi gizlenmeye çalışılan kapitalist kriz, dünya çapında on milyonlarca işçinin işten atılmasına neden oldu. Koronavirüse sarılan patronlar, her yerde aynı saldırıları devreye sokmuş durumdalar.
Türkiye’de sadece kapanan işyeri sayısı 120 bin olurken bu işletmelerde çalışan 500 bin işçinin işsizliğe sürüklendiği belirtiliyor. Bu rakama çalıştığı şirket kapanmasa da koronavirüs bahanesiyle işten atılan işçiler dâhil değil! Ayrıca sonuçları itibariyle işsizlikten bir farkı olmayan ücretsiz izine çıkarılan işçiler de dâhil değil! Bunları da hesaba kattığımızda Türkiye’de bu bahaneyle işten atılan işçilerin sayısının çok yüksek olduğunu söylemek abartı olmayacaktır.
İşsizliğin yeni rekorlara koştuğu ülkelerin başında ABD geliyor. Çalışma Bakanlığı verilerine göre sadece geçen hafta içinde ABD’de 6,6 milyon işçi işsizlik maaşına başvurdu. Bir önceki hafta bu sayı 3,3 milyon olarak açıklanmıştı. Böylece sadece iki hafta içinde en az 10 milyon işçi koronavirüs bahanesiyle işsiz kalmış oldu! Rakamların her geçen gün yeni rekorlar kırması bekleniyor! Keza ABD Merkez Bankası (FED) en az 47 milyon Amerikalı işçinin sadece önümüzdeki üç ay içinde işini kaybedeceğini ve işsizlik oranının yüzde 32’yi aşacağını hesapladıklarını söylüyor.
Çin’de 2 ay içinde 5 milyondan fazla işçi işini kaybederken İspanya’da sadece iki hafta içinde 1 milyon işçinin işten atıldığı belirtiliyor. Resmi rakamlara göre hali hazırda 3,5 milyon işsizin olduğu ülkede, kayıt altına alınmayan yüzbinlerce işsiz olduğu tahmin ediliyor. Fransa’da yaklaşık 3,5 milyon işçinin bu süreçte işsiz kaldığı belirtilirken, İtalya’da durumun çok daha vahim boyutlarda olduğu tahmin ediliyor! Üstelik açıklanan rakamlar buzdağının yalnızda görünen kısmıdır. Dünya çapında gerçekte kaç işçinin işten atılmış olduğu tam olarak bilinmemekle birlikte, önümüzdeki süreçte on milyonların daha işsiz kalacağı su götürmez gerçek!
Hal böyleyken uluslararası kapitalist sistemin tepe örgütlerinden biri olan IMF’den hayli dikkat çekici bir açıklama geldi: “Koronavirüs salgını bir savaşı andırıyor, aslında çoğu yönden de öyle.” İnsanlığın aylar sürecek bir savaşta olduğunu söyleyen IMF, bu savaşı şöyle tarif ediyor; “İnsanlar ölüyor. Sağlık profesyonelleri cephede... Temel servislerdekiler mücadelede destek olabilmek için mesai yapıyor. Bir de gizli askerler var; Evlerine hapsolmuş bir şekilde üretime tam destek veremeden evlerinden virüse karşı mücadele verenler.”
Sormak lazım madem insanlık olarak koronavirüse karşı savaştayız, madem kaderimiz insanlık olarak ortak, o halde böylesi bir süreçte nedir bu kıyım? Neden on milyonlarca işçi işten atılıyor? Hollywood senaristlerini kıskandıracak denli dramatik bir savaş tablosu çizenler bu soruya cevap vermiyorlar elbette. Ki zaten tam da bu nokta sorgulanmasın, üzerine düşünülmesin diye koronavirüs öcüsünü kullanıyorlar. Ekonomik krizin işçi sınıfına fatura edilmesiyle ortaya çıkan bu yıkıma karşı gelişecek tepkileri bu şekilde daha en baştan engellemeye çalışıyorlar. Fakat ortada bir savaş olduğu doğrudur; kapitalistler başta işçi sınıfı olmak üzere tüm insanlığa karşı savaş yürütüyorlar. Adına sınıf savaşı denilen bu savaştan işçi sınıfının galip gelebilmesi ve böylece dünyayı yeryüzü cennetine çevirebilmesi ancak örgütlülüğüne bağlıdır.
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...