Buradasınız
İşçilerin Sordukları/52

Hükümet Bireysel Emeklilik Sistemini (BES) yasalaştırdı. 1 Ocak 2017’den itibaren geçerli olacak BES, işçiler için ne getirip ne götürüyor?
BES kimleri kapsayacak, nasıl işleyecek?
BES, kamuda ve özel sektörde 50’den fazla çalışanı olan tüm işyerlerinde 45 yaş altı çalışanların tamamını zorunlu ve otomatik olarak kapsayacak. Devlet sistemde kalanlara bir kereye mahsus olmak üzere bin lira katkı verecek. Kendi hesabına çalışanlar, serbest çalışanlar ve ücretsiz aile işçileri (aynı ailede yaşayan ve aralarında akrabalık ilişkisi bulunan kişiler, daha çok tarımda çalışanlar, ev emekçisi kadınlar) zorunlu BES kapsamında olmayacaklar. BES’e giriş tarihinden itibaren en az 10 yıl sistemde kalan ve 56 yaşını dolduranlar ödedikleri paranın geri ödemesini alabilecekler.
BES işyerlerinde nasıl uygulamaya konulacak?
İşçi, patron tarafından bir sigorta şirketinin emeklilik planına dâhil edilecek. Patron istediği sigorta şirketiyle anlaşma yapabilecek. İşçiler, patronun sözleşme yaptığı bireysel emeklilik şirketi üzerinden sisteme girmek zorundalar. Çalışandan yapılacak kesinti, prime esas brüt kazancının yüzde 3’üne karşılık gelen tutar olacak. Bu da asgari ücretli işçi için 49 lira demek. Bu oranı iki katına kadar arttırmaya, yüzde bire kadar azaltmaya veya katkı payına maktu limit getirmeye Bakanlar Kurulu yetkili olacak. Ücreti daha yüksek olandan daha fazla kesilecek. Patron, işçiden yapılan bu kesintiyi zamanında şirkete aktarmaz veya geç aktarırsa, çalışanın birikiminde oluşan parasal kayıptan sorumlu olacak.
Zorunlu BES’ten ayrılmak mümkün mü?
Çalışan, BES planına dâhil olduğunun kendisine bildirildiği tarihten itibaren 2 ay içinde sözleşmeden vazgeçebilecek. Bu durumda, yapılan kesintiler 10 işgünü içinde çalışana iade edilecek. İki aylık süre dışında da çalışanlar bireysel emeklilik sisteminden istediği zaman ayrılabilecek. Ancak bu durumda devlet katkısını alamayacak. BES ile ilgili çıkan haberlerde “isteyen kolayca çıkabilir” deniliyor. Oysa BES şirketleri patronlar tarafından seçileceği için sistemden çıkmak söylendiği gibi “kolay” olmayabilir. İşçilerin patronun BES şirketiyle yaptığı sözleşmeye karşı çıkması oldukça zor. Sendikasız işçiler için bu daha da zor olacaktır. Çalışanların bir bölümü çıkış işlemleriyle uğraşmak istemedikleri için istemeden de olsa sistemde kalacaklardır. Dolayısıyla iki ay içinde ayrılma imkânı çok kez kâğıt üzerinde kalacaktır.
Zorunlu BES kesinti oranı ne kadar olacak?
Zorunlu BES uygulamasında, işverenin herhangi bir katkısı olmayacak. Çalışanlardan sosyal güvenlik primine esas brüt kazançlarının %3’ü oranında kesinti yapılacak. Böylece çalışanların sadece çıplak net ücretleri değil, ikramiye ve sosyal ödenekleri de dâhil brüt ücretleri %3’lük BES kesintisine tâbi olacak. Örneğin şu anki asgari ücrete göre bir hesaplama yapmak gerekirse, asgari ücretin brütü AGİ dahil 1647 liradır. Bunun %3’ü ise 49,41 lira yapmaktadır. Buna göre asgari ücretle çalışan bir işçiden her ay 49,41 liralık kesinti yapılacaktır. Bir başka örnek olarak ise brüt ücreti 2500 lira olan bir işçiden her ay için 75 liralık BES kesintisi yapılacaktır. Prime esas kazanç dikkate alındığı için, ikramiye gibi hakların alındığı ay kesinti miktarı daha da artacak.
BES ile “ikinci emeklilik” veya “çifte emeklilik” mümkün mü?
BES’in “çifte emeklilik” veya “ikinci emeklilik” hakkı sağladığı söyleniyor. Oysa BES’te bildiğimiz anlamda bir emeklilik söz konusu değil. BES’e giriş tarihinden itibaren en az 10 yıl sistemde bulunan ve 56 yaşını dolduranlar ödedikleri anaparayı, devlet katkısı ve bunların geri ödemesini alabilirler. BES’te bu uygulama hatalı veya kasıtlı bir şekilde “emeklilik” olarak adlandırılmaktadır. BES bir sosyal sigorta programı değildir. BES’ten alınan emekli maaşı kamu emekli aylığı ile karıştırılmamalıdır. Kamu emekli aylığı ömür boyu verilirken BES aylığı belirli süre verilir. Bu aylığın miktarını ve ödeneceği süreyi belirleyen şey, emekli olmadan önce ödenen toplam prim miktarıdır. Ayrıca kamu emekli aylığı kişinin vefatı halinde eş ve çocuklara kalırken, BES’te sadece ödenmeyen kısım varislere verilir.
BES’te biriktirilen fonların garantisi var mı, sistemi kim denetleyecek?
Zorunlu BES uygulamasında, çalışanın piyasa şartlarında uğrayacağı herhangi bir zararın karşılanması için hazine ya da devlet garantisi düzenlenmedi. Olası bir ekonomik krizde bu fonların zarar etmesi ya da batması durumunda çalışanların birikimleri buharlaşmış olacak. BES’in denetimi işçilerin, sendikaların katılımından uzak, sadece devlet kurumları tarafından yapılmaktadır. İşçilerin denetiminde olmayan her fon patronlar tarafından yağmalanacak bir birikimdir.
İşçi Kardeş Uyan Uyan!
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...