Buradasınız
Kadına Yönelik Şiddeti Kim Durduracak?
Beylikdüzü’nden bir kadın işçi
Kadına yönelik şiddet gün geçtikçe artıyor. Her gün kocası, sevgilisi, tanıdığı ya da tanımadığı bir erkek tarafından katledilen kadınların haberlerini görüyoruz. Kadınların vahşice ölümüne sebep olan erkekleri mahkemeler iyi hal indiriminden yararlandırıyor ya da tutuksuz yargılayarak serbest bırakıyor. Bu haksız yargılama fabrikalarda, işyerlerinde de emekçi kadınların gündemi oluyor. Kadınların birçoğu devletin bu konuda bir şey yapmadığını, tam tersi suç işleyen erkekleri salarak diğerlerine örnek olduğunu söylüyor. Benim çalıştığım fabrikada da sohbet ederken çok öfkelendiklerini söyleyen kadınlar “Onların cezasını kendimiz verelim” diyorlar. Kimisi “O canileri verecekler benim elime parça parça ederim” diyor. Başka biri “Böyle olmaz, idam edecekler ki ibret olsun” diyor. Kimisi de “Bunları yapanların hepsini hadım etmeliler” diyor.
Evet, kızgınlıklarını, öfkelerini bu şekilde dile getiriyorlar ama işin önemli bir boyutunu, bu koşulları yaratan düzeni unutuyorlar. Zaten egemenler de bu tabloya yol açanın ne olduğu sorgulanmasın, sadece suçu işleyen kişi görülsün diye uğraşıyor. Bu yüzden arkadaşlara “Anlıyorum, hepimizin kanını donduran olaylar oluyor ülkemizde, ama bizler böyle düşünerek bir yere varamayız. Bir erkek ‘kadını katledip sonra da üç ay yatar çıkarım’ diyorsa ve bu olaylar bu kadar yaygın biçimde meydana geliyorsa, bunu yaratan nedenlere bakmalıyız” dedim. Kadın arkadaş “O zaman anneler çocuklarına ona göre eğitim versin” dedi. Ben de “Tabi ki çocuğun evde aldığı eğitim önemli fakat doğan çocuklar asıl olarak topluma göre şekillenir. Üstelik bizzat evlerde çocuklar erkek egemen kültüre göre yetiştiriliyor. Çocukların dünyalarında ölüm yoktur. Büyüdükçe toplumun alışkanlıklarını alırlar. Annelerimiz, babalarımız toplumda ne görüyorsa onu yapıyorlar. Evlerimizde kendimizden biliriz. Bir ailede bir kız çocuğuyla bir erkek çocuğu eşit büyümüyor. Asıl şunu sorgulamamız gerekiyor. Bu insanlar bu hale nasıl geliyorlar?” diye yanıtladım. Bir başka kadın arkadaş da “Doğru diyorsun ama çok kızgınım, bize başka düşünecek bir şey bırakmıyorlar” dedi. Ben de “Zaten onlar başka şeyler düşünmeyelim diye uğraşıyorlar. Biz kadınlar sesimizi çıkarmadığımız sürece bize çare olmayacak her türlü şiddetin önünü açan onlar değil mi, çözümü niye bulsunlar ki?” dedim.
Çalıştığımız işyerinde bile erkek işçi arkadaşlarımızla aynı işi yapmamıza rağmen ve daha deneyimli olmamıza rağmen onlardan düşük ücret alıyoruz. Kadınlar müdüre gidip “Ücretimiz düşük, erkek arkadaşlarımız neden bizden yüksek alıyor?” dediklerinde müdürün cevabı “Ama onlar erkek ve ev geçindiriyorlar” oluyor. Kadınlar sanki keyif olsun diye sabahın köründe çocuklarını bırakıp işe geliyorlar! O nedenle asıl sorunu bizi yönetenlerde aramalıyız. Tabi ki her kadının katledilişi içimizde bir acı bırakıyor, üzülüyoruz. O kadınlardan biri biz olabiliriz diye düşünüyoruz. Kadın şiddetine karşı kadınlar seslerini duyurmak istediğinde karşılarına ilk devletin polisi çıkıyor. Şiddete karşı eylemde dahi şiddet görüyor kadınlar. Asıl suçlulara karşı öfkemizi tek tek değil, kadınıyla erkeğiyle tüm emekçiler birlikte haykırmalıyız. Emekçi kadınlar olarak erkek kardeşlerimizle yan yana geldiğimizde, omuz omuza durduğumuzda sorunlara dur diyebiliriz. Birlikte mücadele ettiğimizde yaşam gerçekten insanca bir yaşam olacaktır.
Çalışmazsam Açım!
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
Son Eklenenler
- 10 Ekim 2015 tarihinde DİSK, KESK, TMMOB ve TTB ile çeşitli emek örgütleri ile on binlerce işçi ve emekçinin katılımıyla gerçekleşen “Emek, Barış ve Demokrasi” mitinginde IŞİD tarafından tertiplenen saldırı sonucu 104 insanımızı kaybettik, yüzlerce...
- 10 Ekim 2015 tarihinde sendikalar, meslek örgütleri ve demokratik kitle örgütleri tarafından Ankara’da düzenlenen barış mitingine IŞİD’in bombalı saldırısı sonucu hayatını kaybedenler, katliamın 9. yılında anıldı. Ankara’da 10 Ekim Barış Derneğinin...
- İşçi ve emekçiler olarak zorlu günlerden geçiyoruz. Fakat tabiri caizse bunlar daha iyi günlerimiz. Türkiye ve dünyadaki gidişat içine itildiğimiz sorunlar yumağının büyümeye devam ettiğini gösteriyor. Mesela İsrail’in tüm dünyanın gözleri önünde...
- Enflasyon karşısında eriyen ücretlere yapılan zamların sınırlanması, emeklilik yaşının ve prim gün sayısının yükseltilmesi, iş güvencesinin ve kıdem tazminatının ortadan kaldırılması… Bunlar, Türkiye’yi yöneten rejimin orta vadeli programında yer...
- DİSK, 9 Ekimde Genel Merkez binasında düzenlediği basın açıklamasında Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasını ve sendikal hakların önündeki engellerin kaldırılmasını talep etti. Açıklamayı DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu yaptı. Sendikalaşan...
- Çerkezköy’de bulunan Elba Bant fabrikasında grev devam ediyor. Petrol-İş Sendikasında örgütlü işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 25 Eylülde grev demişlerdi. UİD-DER’li işçiler 6 Ekimde grevci işçilere bir dayanışma...
- 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail devletinin Filistin’de yürüttüğü savaş ve katliam büyüyerek devam ediyor. Savaşın alevleri Lübnan’a da sıçradı. İsrail ve diğer emperyalist devletlerin niyeti bu alevleri daha da büyütmek, Ortadoğu’da yoksul...
- Anladık ki korkacak bir şey yokmuş. Bize zaten en kötüsünü layık görmüşler. Sosyal hak yok, maaş ortalamamız asgari ücretin bin-iki bin lira üstü. Bize bunu layık görenler bu paralarla bir hafta yaşayamaz. Şimdi grevdeyiz, hiç pişman değiliz.
- Fernas işçilerinin işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması, ücretlerin arttırılması ve sendikalaşma hakkı için başlattıkları direniş kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler Fernas işçilerine direnişlerinin 42. gününde dayanışma ziyareti...
- Tekirdağ/Çerkezköy Veliköy OSB’de bulunan Elba Bant fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine Petrol-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 25 Eylülde başlattığı grev kararlılıkla devam ediyor. İşçilerin haklı...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 7 Ekimde Ankara Alba Otel’de gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!” şiarıyla gerçekleştireceği eylem programını kamuoyuyla paylaştı.
- Siyonist İsrail devletinin Filistin’de yürüttüğü savaş bir yılını doldurdu. Bu savaşta on binlerce Filistinli can verdi. Yüz binlerce Filistinli yollara düştü, yer değiştirdi. Bombaların yanı sıra, açlık, susuzluk, salgın hastalıklar da nice can...
- İsrail’in geçtiğimiz sene 7 Ekim’den bu yana Gazze’de yürüttüğü savaş şiddetini arttırarak ve yeni bölgelere yayılarak devam ediyor. ABD, Çin ve Rusya’nın, bölgedeki rakip güçler olan İran ve İsrail’in kozlarını paylaştıkları bu savaşın alanı Gazze’...