Buradasınız
Kaplumbağalar da Uçar!
Bostancı’dan bir grup işçi
3 Kasım Pazar günü, derneğimizin Bostancı temsilciliğinde, “Kaplumbağalar da Uçar” adlı filmi izledik. Sinema kolumuzca hazırlanan ekinliğe çeşitli semtlerden, fabrikalardan ve sendikalardan pek çok kadın-erkek işçi katıldı. Filmle beraber Kürt halkının yaşadığı dramı, Kürt sorununu ve emperyalist savaşa karşı neler yapılması gerektiğini konuştuk. UİD-DER olarak yaptığımız etkinliklerle ve sınıf içinde yürüttüğümüz çalışmalarla, emperyalist, gerici ve haksız savaşlara karşı işçi sınıfının ve ezilen halkların ortak mücadelesini örmeye de çalışıyoruz.
Film, Irak Kürdistanı’nın bir mülteci köyünde yaşanan çarpıcı olayları gösteriyordu. Filmin arka planında ABD işgaliyle başlayan Irak savaşı anlatılıyordu. Kürt köylüleri bir yandan savaşın yarattığı yoksullukla boğuşuyorken diğer yandan da Saddam’ın yenileceği haberini bekliyorlardı. Uzun yıllar Saddam yönetimi altında yaşadıkları acının nihayet sona ereceğini umut ediyorlardı. Filmin kahramanları olan Kürt çocukları patlamamış mayınları toplayıp satıyorlardı. Çocuklar, savaşın dehşetine rağmen hayatta kalma savaşı veriyor, köylerini savunmak için silahlanıyor, olan biteni anlamak için dünyayı izliyorlardı. Annesiz babasız, kolsuz bacaksız ve hatta tecavüze uğramış çocuklar şahsında film bizlere Kürt halkının yaşadığı dramı dile getiriyordu.
Irak’ın yanı sıra Türkiye’de de inkâr edilerek yok sayılan ve amansız baskılara maruz bırakılan Kürt halkının yaşadığı sorunlar gün geçtikçe büyüyor. Kürt halkının her tür hak talebi bölücülük damgasıyla bastırılıyor. Seçilmiş vekillerine yönelik düzmece davalar açılıyor. Kürt gençleri linç ediliyor. Kısacası Kürt halkına karşı yürütülen savaşın dozu arttırılıyor. Türk egemen sınıflarının asıl amacı Güneydeki Kürtleri de ezmek, petrol kaynaklarını ele geçirmek ve paylaşım savaşında güçlenmektir.
Film sonrasında Kürt sorunu, milliyetçilik ve emperyalist savaş üzerine konuştuk. Tezkere sonrasında Kürt düşmanlığı arttırıldı ve Irak’a savaş çığlıkları yükseldi. Türkiye işçi ve emekçi sınıflarına empoze edilen milliyetçilik zehriyle kardeş Kürt halkına karşı yeni katliamların hazırlıkları yapılıyor. Konuşmalarda, emperyalist savaş tehdidinin dünyamızı sardığı bir zamanda, egemen sınıfların sahte iç ve dış düşmanlar yaratarak işçi ve emekçileri haksız savaşlara alet etmesine karşı olmak gerektiği vurgulandı. Kürt halkının haklı taleplerinin desteklenmesi ve haksız savaşa kaşı olunması gerektiği dile getirildi. Bugün, kardeş Kürt halkına, başta ABD olmak üzere Irak ve Türk egemen sınıflarının düşman; işçi emekçi sınıflarının da dost olduğunu gösterme zamanı. Özellikle Türkiye işçi sınıfını zor bir sınav bekliyor. Kürt halkına karşı yürütülecek her savaş egemenlerin daha da güçlenmesine yarayacaktır. Unutmamalıyız ki başkasını ezen bir ulus asla özgür olamaz.
Telekom Grevi Üzerine Söyleşi
Haklarımızı Ne Kadar Biliyoruz?
- “Yüzücüler” Filmi: İnsanlığın Göç Yollarındaki Yaşam Mücadelesi
- Üzgünüz Size Ulaşamadık!
- Umutsuzluk içinde “Umut”
- Sahte umudun umutsuzluğu
- Umutla gerçek arasındaki fark
- Cabbar’ın ümitsiz umudu
- “Umut fakirin ekmeğidir” derler
- Yılmaz Güney’in UMUT filminden
- Dövüşenler ölenlerin tutmaz yasını!
- “Gazap Üzümleri” Film Gösterimi
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...