Buradasınız
Hepimiz İşçiyiz, Örgütlüysek Güçlüyüz!
Gazi Mahallesi’nden bir tekstil işçisi
Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki, ezilenlerin bile birbirini anlamadığı ve dışladığı bir yaşam bizimki, tabii buna yaşamak denirse. Şimdi aklınıza takılmıştır nasıl olur da ezilen bir insan başka birini dışlayabilir. Kendimden bir örnek vermek istiyorum. Ben Kürt, kadın ve işçiyim. Kürt olduğumdan dolayı arkadaş ortamımı tam kurdum derken “Şırnaklı” olduğumu öğrenen arkadaşlarımın bana karşı tavırları başkalaşıyor. Çok farklı bir hale bürünüyor arkadaşlarım. Bu sorun sadece benim yaşadığım bir sorun değil, Alevisi, Çerkezi, kısacası Türk olmayan herkesin sık karşılaştığı bir sorun. Hepimizin kardeşlik ve barış içinde anlaşarak yaşaması mümkünken birbirimizi ezmemizi, dışlamamızı ve öldürmemizi istiyorlar. Sanki dünya küçük de yetmiyormuş gibi. Oysaki bu dünya hepimize yeter de artar! Bu dünyayı biz ayakta tutuyoruz işçi kardeşlerim. Dünyadaki her şeyi biz üretiyoruz. Kürt, Türk, Alevi, Çerkez demeden dikiyoruz, pişiriyoruz, ısıtıyoruz, aydınlatıyoruz. Dünyayı ayakta tuttuğumuz aklıma geldikçe anlamını yitiriyor ırk, dil, din.
İşçilerin sorunlarını dinleyen, bizi adam yerine koyan yok. Oysaki sermaye partilerini de başımıza seçen biziz. Ezilerek, yorularak patronların ceplerini dolduranlar biz işçileriz ama bizim ceplerimiz bomboş. Onlar ancak bizi birbirimize düşürürler. Ben bir tekstil işçisiyim. Bir işyerinde tam 8 yıl çalıştım. 8 yıl sonra sigorta istediğim için işten çıkartıldım. Maaşım da içeride kaldı, tazminatım da. İkisini de alamadım. Yani işçiler bilinçsizse hakkını aramayı bilmez. Oysa daha önce UİD-DER’le birlikte olsaydım kesinlikle hakkımı yiyemezlerdi. Sorunlarımız o kadar çok ki çalışmaktan başka hiçbir sosyal aktivitemiz yok. Ne bir sinemaya ne bir tiyatroya ne de bir tatile gidebiliyoruz. Çünkü aldığımız maaş evimizin ihtiyaçlarına bile yetmiyor. Bu saydığım güzel şeyleri yaşamak için, sadece benim değil işçi sınıfının yaşaması için bir yumruk gibi birleşmeliyiz. Yumruk haline gelebilmek için ne yapmalıyız? Örgütlü işçi arkadaşlarımızı dinlemeli ve onlara yardımcı olmalıyız. Bilinçli işçinin çoğalması için “İşçi Dayanışması” gazetesini okumalı ve arkadaşlarımıza vermeliyiz. Herkes öğrendiklerini arkadaşlarına anlatmalı ve mücadele etmeliyiz, ancak böyle tek yumruk oluruz. Örgütlü oluruz ve istediğimiz güzel şeyler ancak bu şekilde mümkün olur. Gelin işçi kardeşlerim ya hep beraber kurtulacağız ya da hiçbirimiz. Son olarak diyorum ki: “Bütün Dünyanın İşçileri Birleşin!” Bu mektubu okuyan bütün işçileri UİD-DER’e davet ediyorum ve teşekkür ediyorum beni bilinçlendiren UİD-DER’li arkadaşlarıma.
Oylar Seçmemizi İstemediklerine!
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
Son Eklenenler
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez fabrikasında işçiler Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlendikten sonra gerekli şartları sağlamalarının ardından yetki başvurusunda bulunmuş ve hemen ardından 146 işçi işten atılmıştı. İşten çıkarmaların ardından...
- Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanları, 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ni protesto etmek için 6-10 Ocak günlerinde Türkiye genelinde iş bırakıyor. ASM çalışanları “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirdikleri...
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.