Buradasınız
Metrogooolll!
Sefaköy’den bir kadın işçi
Her gün sabah saatlerinde uykuya doyamadan evden çıkıyorum. İşyerimle evim arası yaklaşık bir buçuk saat. İşyerine gitmek için metrobüs ve tramvay olmak üzere iki ayrı araç kullanmak zorunda kalıyorum. Yaptığım iş ağır ve tehlikeli olmasına rağmen metrobüse ve tramvaya binmek beni çok daha fazla yoruyor. Eminim çoğunuz da bunu yaşıyor ya da şahit oluyorsunuz. İnanmayanlar için sadece bir günlük metrobüs serüvenimi anlatayım. Durakta benimle beraber binecek olan yolcuların adını bilmediğim için ben de kendimce verdiğim isimlerle sizlere aktaracağım
Ben, Ayşe teyzeler, Fehmi amcalar, Didemler, Ahmetler, yani yaklaşık 15-20 kişiyiz… Durakta sakin sakin bekliyoruz. Uzaktan metrobüs göründü. Didem atakta, Fehmi amca savunmada, ben forvetteyim. Metrobüs yaklaşıyor. Savunma alanı gardını aldı. Savunmada Ahmetler. Metrobüs geldi ve duruyor. Kapı açılıyor, içerisi balık istifi. Didem kolunu kapıya dayadı, ayağını kapıya uzattı. Arkadan Ahmet daha hızlı davranıyor. Ahmet ve Fehmi bindi, kapı kapandı. Durakta kalanlarda moral bozukluğu. Ama bir dahaki metrobüse ciddi bir hazırlık yapılıyor. Evet, yine metrobüs göründü. Arkadan alana giren bastonlu başka bir yolcu da atakta. Bir kez daha metrobüs durdu. İçerdeki balık istifinden iki yolcu indi, bekleyen herkes içeriye girme pozisyonunda. Kapıya iyice yanaşıldı, içeri girmek an meselesi. Kalabalık birbirini itmeye başladı. Bastonlu yolcunun bastonu bir tarafa uçuyor ve sendeliyor. O, bastonunu aladursun, Didem bir hışımla içerde yerini aldı. Dışarıda kalanlara “golü ben attım” dercesine gülümsedi ve kapı kapandı. Saatler ilerliyor, işe geç kalma endişesi bekleyenlerde gerginliğe sebep oluyor. Bu arada bekleyenlerin sayısı katlandıkça katlanıyor. Yeniden bir hareketlilik yaşanıyor. Nihayet yeni bir metrobüs göründü. Herkes kendini bir kez daha öne itiyor. Yaklaşan metrobüs için herkes hazır ve ben atağa geçtim. Metrobüsün durması ile büyük bir adımla içeriye doğru atladım. Ve artık ben de işe gidebilecekler arasındayım. Hem de o balık istifine yeni katılan biri. İçerde nefes alacak alan bile yok. Herkes gergin ve suskun ve ben bu maçı her gün sabah akşam olmak üzere farklı skorlarla yaşıyorum. Bazen altıncı metrobüse ancak binebiliyorum.
İşte bizlerin İstanbul’daki ulaşım sorunu. Tabii verdiğim bu örnek yaşadıklarımın sadece küçük bir parçasını oluşturuyor. O kalabalıkta bayılanlar, tansiyonu çıkanlar, tacize uğrayanlar ve daha nicesi... Peki, biz bunu hak ediyor muyuz? Bu kadar uzun saatler çalışıp bir de yollarda perişan oluyoruz. Bu ulaşım sorunu nasıl çözülür?
Biz işçilerin uzun çalışma saatleri, düşük ücretler, iş kazaları ve işçi ölümlerine karşı birleşip örgütlenmesi ve mücadele etmesi ile çözülür. Ulaşım ve diğer sorunlarımız da aynı temelde çözülebilir. Yani örgütlenirsek her şey çözülür, örgütlenmezsek hiçbir şey çözülmez…
Savaşa Geçit Vermeyelim!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...