Buradasınız
Dünyanın Tepesinde Bir Avuç Hışır
Gebze’den bir kadın işçi
Gece gündüz demeden çalışır dururuz. Doğru düzgün uyku vaktimiz, yemek vaktimiz yoktur biz işçilerin. Patronların isteğine, planına göre ayarlıdır yaşamlarımız. Acıktığımızda zilin çalmasını bekleriz koşmak için beğenmediğimiz o yağlı yemeklere. Makine başında dokurken kumaşları, tek tek ayırırken otomobillerin parçalarını, inşaatlarda vururken keseri çiviye ve mevzide tutarken 3- 5 nöbetini direnirsin göz kapaklarına uyumamak için. Ne bir tanesi sana aittir ürettiklerinin ne de bir avuç toprağı aittir sana, nöbetini tuttuğun ülkenin. Yine de ölüp ölesiye sarılırız onların yalanlarına ve kendi içimizde düşeriz birbirimize. Mesai üstüne mesailerle kurtarmaya çalışırız borcun içine gömülmüş yaşamlarımızı.
Dünyanın tepesinde bir avuç hışır
Karga kanat çırpsa uykuları karışır
Yağmalanmış emeklerden gelir soylulukları
Yağmalanmış özgürlüklerden
Dinleri imanları vurgun kelepir
Onlar yağmalar dururlar emeğimizi, özgürlüklerimizi. Fakat öylesine hünerlidir ki ellerimiz, öylesine güçlüdür ki koca dünyayı taşırız avuçlarımızda. İşte bu yüzden kaderimizi yazacak olan da yalnızca biz işçileriz. Yeter ki görelim nasırlı ellerimizin gücünü, yeter ki anlayalım hep birlikte sıktığımızda yumruklarımızı, değiştirebiliriz dünyayı. Bugün dünyanın her bir yanında işçiler sefalet içinde yaşıyorsa, savaşlarda ölüyor, yaşamak için öldürüyorsa bunun tek nedeni o tepedeki bir avuç asalağın soylulukları içindir, yeni pazarlar bulsun diyedir, tepede hep onlar olsun diyedir. Bizler yılın 365 günü çalışırken onlar yesin diyedir.
Toprağın memeleri
Altun ışıltılı kumları kıyıların
Emeğin çiçekleri
Hep onlar için
Hep onlar için takvimlerin mutlu günleri
İçimizin karanlığı
Soframızın öksüzlüğü
Hiç gülmemesi yüzlerimizin
Hep onlar için
Oysa bizim ürettiklerimize el koyanlar sürerler sefasını yaşamın. Kader deyip boyun eğmemizi isterler bunca zenginlik içinde yoksullukla boğuşan yaşamlarımıza. Yan yana durmamamız, birlikte hareket etmememiz için düşman yaratırlar bizlere. Çünkü onlar çok iyi bilir ki, birleşen işçiler yenilmezler. Bütün oyunları, bütün yalanları ve bütün korkuları da bundandır. Ama biz işçilerin ellerine, ayaklarına vurulmuş zincirden başka kaybedecek hiçbir şeyimiz yok. Onların çarkı biz işçilerin kanıyla döner ama bunu değiştirecek olan, savaşlara son verecek, yeni bir dünya kuracak olan da yalnızca bizleriz. Alın terinden başka satacak bir şeyi olmayan işçiler. Gücümüz birliğimizden gelir. Daha güçlü olmak için, yan yana durmak için, çarkı bozuk bu düzeni yıkıp yerine yaşanası bir dünya kurmak için el ele verelim kardeşler. Hayır’lı günler.
Tek Adam Rejimine Geçit Yok!
- “Bir Yemeklik Bamya”
- Kim Viral Olmalı?
- Sınıfına Ters Düşme!
- Asıl Hırsız Kim?
- Ruhumuzu Esir Alan Korkuyu Çıkarıp Atalım
- Konserve Yapmak Çözüm mü?
- “Çocuklarınız Zekiyse Bile İş Bulamaz!”
- Avrupa Bizi Kıskanırken Market Raflarına Ne Oldu?
- Biri Yıllık İzin mi Dedi!
- Annelerin Acıları Bize Ne Anlatıyor?
- Borsa’da Sadece Para mı Kaybedilir?
- Tatlı Meyve, Acı Reçete
- Bu Ülkenin Gündeminde Ne Var?
- Su Tasarrufu Çözüm mü?
- Haksızlığın Karşısında UİD-DER Var
- “Burada Ne İşiniz Var, Gidin Evinizde Dinlenin”
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Bize Yokluk, Milletvekillerine Bolluk
- Bandın Hızı mı İşçilerin Birliği mi?
- Tarım İşçileri, Devrilen Traktörler, Market Rafları
Son Eklenenler
- Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 4 No’lu Şube ile Kartal Belediyesi yönetimini temsil eden SODEMSEN arasında yürüyen görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamaması üzerine Kartal Belediyesi işçileri 30 Ekimde greve çıkmıştı. Belediye...
- Sendikaya üye olan işçilerin önüne çok çeşitli engeller çıkartılıyor. Sendikanın örgütlendiği işyerinde toplu sözleşme yapma yetkisi alması için hem işkolu hem de işletme barajlarını aşması ve Çalışma Bakanlığından çoğunluğu sağladığına dair yetki...
- Tarkett işçileri 18 Eylülden bu yana grevlerini sürdürüyorlar. Taleplerini, mücadelelerinin nasıl başladığını, grevlerini şöyle anlatıyorlar:
- Ücretlerini arttırmak, sendikalaşmak, ücret gaspına dur demek için çeşitli sektörlerden işçiler grev ve direnişlerini sürdürürken her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Kartal Belediyesi işçileri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) masasında anlaşma...
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!Dünyanın dört bir yanında farklı sektörlerden on binlerce işçi ve emekçi artan yoksullaşmaya, hak gasplarına ve emperyalist savaşlara karşı mücadeleyi büyütmeye devam ediyor. Baskı ve tehditlere boyun eğmeyen işçiler, grevlerle, kitlesel eylemlerle...
- İşçi Dayanışması’nda her vesileyle vurguladığımız gibi kapitalizmde iki temel sınıf var. Yaşam biçimi, düşünme tarzı, çıkarları, hayattan beklentileri farklı olan iki sınıf: İşçi sınıfı ve sermaye sınıfı. Bu nedenle her kavram hangi sınıftan...
- 28 Ekim 2014’te Ermenek’te 18 madenci katledildi. Ermenek katliamı, ekmek kavgası uğruna yerin yüzlerce metre altına inen sarı baretlilerin yaşamdan koparıldığı ne ilk katliamdı ne de son olacaktı. Aynı yıl 13 Mayısta Türkiye tarihinin en büyük...
- Son günlerde de Polonez işçisi kadınların direnişlerini hayranlıkla ve umutla takip ediyorum. Uzun zamandır “grevlerde kadınlar nasıl tepki veriyor” diye kadın ağırlıklı grevleri dikkatle izliyorum. Sizlere de bu merakımdan dolayı karşıma tesadüfen...
- Bu sistemde kâğıt üzerinde herkesin özgür olduğu söylenir, herkesin eşit özgürlükleri varmış gibi sunulur. Ancak gerçeklik başkadır. Gerçeği algılamak için uyanık ve sınıf bilinçli olmak, “hangi sınıfın özgürlüğü?”, “ne çeşit bir özgürlük?” gibi...
- Adana’da SASA-PTA Üretim Tesisi Şantiyesinde çalışan işçilerin Yapı Yol-İş Sendikasıyla birlikte ücret gaspına karşı başlattıkları direniş kazanımla sonuçlandı. Karşıyaka Belediyesi Kent AŞ işçileri, belediye önünde eylem yaparak ücretlerinin...
- Her gün yeni bir vahşet, felaket, savaş haberi alıyoruz. Çünkü içinde yaşadığımız ekonomik ve toplumsal düzen vahşet, felaket, savaş üretiyor. Her gün bir önceki güne göre daha kötü bir dünya ve yaşama açıyoruz gözlerimizi. Beraber çalıştığım bir...
- Çoğu işçi kardeşimiz birlikte hareket etmenin, hak mücadelesi vermenin zor olduğuna inanıyor. Gerçekten de hak mücadelesinde kolay bir yol yok. Peki ama kölelik koşullarında çalışmak, sefalete boyun eğmek kolay mı? Bireysel çabalarla hayat...
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) üyesi sağlık emekçileri 24 Ekimde pek çok ilde basın açıklamaları gerçekleştirerek devletin sağlık politikalarını, sağlık emekçilerinin maruz kaldığı sömürüyü ve tüm bunların bir sonucu olan bebek...