Buradasınız
Yaz Tatillerinde İşçi Çocukları
Gebze’den bir lise öğrencisi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Ben bir lise öğrencisiyim. Annem ve babam işçi. İkisi de fabrikada çalışıyorlar. Okullar tatil olunca, işçi bir ailenin kızı olarak bir an önce iş bulup okul harçlığımı çıkarmanın derdine düştüm. Malum, öğrenci olduğumuzdan ve yaşımız da küçük olduğu için bulabileceğimiz işler sınırlı oluyor. Genelde cafe tarzı yerlerde iş bulabiliyoruz. Bunu bulmak da o kadar kolay değil. Ben de birçok yere başvurdum.
Gebze gibi işçilerin yoğun olduğu bir ilçede cafede çalışmaya başladım. Cafelerin çalışma saatleri çok uzun, günde 12 saat. Öğlen saat birde başlayıp gece birde mesai bitiyordu. Eğer müşteri çok fazlaysa, işten bir iki saat daha geç çıkmak zorunda kalıyorduk. Üstelik, “ama mesaiye kaldığını söylemedin ki” diyerek mesai paramızı vermiyorlardı. Aldığımız ücret asgari ücretin çok altındaydı. İşe girdiğimde prim sistemi vardı. Ben işe girdikten bir hafta sonra patron, işçilere sinirlendiği gerekçesiyle prim sistemini kaldırdı ve asgari ücretin altında bir ücretle çalışmak zorunda kaldım. Çırak sigortası yaptırması gerekiyordu, fakat bıraktım çıraklık sigortasını, yaşı 18’den büyük olanların bile sigortasını yaptırmıyorlardı. Mutfakta aşçı olan 40 yaşında bir abla vardı. Onun bile sigortasını yaptırmamışlardı.
Cafeler hafta sonu daha çok iş yaptığı için Cuma, Cumartesi, Pazar günleri izin alamıyorduk. Hafta içi işçi eksikliği olduğu zaman diğer çalışanların izin yapmasına da engel oluyorlardı. Bir de üstüne, izne çıkamadığımız ve çalıştığımız gün, yeterince çalışmadığımızı söyleyerek mesai paramızı da vermiyorlardı. Yemek ve mola saatleri düzenli değildi. Sigara ayaküstü, 5 dakikada içiliyordu. Yemek yerken “Çabuk ol, hadi bitir” diyerek baskı yapıyorlardı. Sabah saat onda gelen garsonla saat birde gelen garson aynı saatte yemek yiyordu. Ne kadar acıkırsak acıkalım cafede yoğunluk varsa yemek yemeğe çıkamazdık.
Kısaca anlatmak istediğim şu: Ben işçi bir ailenin çocuğuyum ve yaz tatilinde okul harçlığımı çıkarıp aileme destek olmak için 16 yaşımda olmama rağmen çalışmak zorundayım. Patronlar sınıfının çocukları yaz tatillerini yazlık bölgelerde, lüks içinde geçirirken, biz emekçi ailelerin çocukları yaz tatillerinde çalışmak zorunda kalıyoruz. Aslında onların çocukları ile aynı yaştayız fakat eşit koşullarda yaşayamıyoruz. Bu sistemin değişmesi gerekiyor. Ve bu sistemin değişebileceğine UİD-DER sayesinde inandım, inanmaya devam ediyorum. İşçi sınıfı olarak bilinçlenirsek ve bu sisteme karşı çıkıp mücadele edersek, bu sistemi değiştirebiliriz. Gelecekte işçi sınıfına ve onların çocuklarına daha adaletli daha yaşanılabilir bir hayat bırakabiliriz.
- “Kafasını Telefona Gömen Gençlerden Değiliz!”
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Özgür Olmak Demek…
- Asıl Sorumlular Kim? Emekliler mi? Egemenler mi?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Milletvekili Maaşları Seni de Kızdırıyor mu?
- Biz Yeni Bir Dünya Kuracağız!
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- İyi ki UİD-DER’liyim…
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.