Buradasınız
İşçi Dayanışması Biz Gençlere Işık Tutuyor
İstanbul’dan bir grup genç
Merhaba arkadaşlar, İşçi Dayanışması’nın 150. sayısı vesilesiyle sizlere duygularımızı aktarmak istedik. İşçi bilincinin ve örgütlülüğünün korunması gereken bu kriz ve baskı günlerinde; İşçi Dayanışması bize işçi olduğumuzu ve örgütlenmekten başka çaremiz olmadığını tekrar tekrar hatırlatıyor. İşçilerin yaşamlarını işçilerin diliyle anlatan bültenimiz sayesinde sermaye medyasında bizlere gösterilmeyen gerçekleri görüyor, kapitalist sistemin biz işçilere nasıl bir hayat reva gördüğünü kavrıyoruz.
Bültenimiz dünya çapında işçi sınıfı mücadelesinin geçmişteki ve günümüzdeki deneyimlerini bize aktarıyor. Bu anlamda işçi sınıfı için adeta bir aktarma kayışı görevi gören İşçi Dayanışması; hem dünyayı anlamamızı, hem de sınıf mücadelesinde öncü işçiler haline gelmemizi sağlıyor. Bize çok şeyler katan gazetemiz, derdimizi sınıf kardeşlerimize anlatmamız açısından da bizim için çok önemli bir araç.
İşçi Dayanışması’nı okuduğumuz zaman farkına vardığımız gerçekler, sınıfımızın yaşadığı koşullar bizlere mücadele etmekten başka çaremiz olmadığını kavratıyor. Biz bu gazete sayesinde egemenler tarafından yaratılan yapay ayrımların gerçek olmadığını, asıl ayrımın işçi sınıfı ile emeğin sömürüsü üzerinden refahlarını artıran patronlar sınıfı arasında olduğunu anladık.
Son dönemde koronavirüsü kullanan egemenler biz işçilerin hayatını çekilmez yeni sorunlarla doldurdu. Bugün çok ciddi, tarihsel bir krizle boğuşan kapitalizm, koronavirüs bahanesi ile tüm dünyada emekçileri işsizlik, yoksulluk ve açlık çukuruna itiyor. Bizleri düşündüğünü söyleyen sermaye sınıfının, insan hayatına değer vermediğini savaşlarda milyonları katletmelerinden, şehirlere atom bombaları yağdırmalarından biliyoruz. Bu bilince kavuşmamızda İşçi Dayanışması’nın çok önemli bir yeri vardır. Bize şu gerçeği gösteriyor, kapitalist sistem çürümüştür ve artık işçi sınıfına vereceği bir şey kalmamıştır.
Gazetemizin kıymetini bilmeli, örgütlü mücadelemizin araçlarını geliştirmek için çabalamalıyız. Bizler UİD-DER’li örgütlü işçiler olarak biliyoruz ki insanın insanı sömürmediği, dört bucağında barışın ve kardeşliğin hüküm sürdüğü yeni bir dünyayı kuracak olan tek güç, işçi sınıfıdır. Mücadelemiz bundandır, kararlılığımız haklılığımızdandır!
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
- İşçi Dayanışması Bültenini Birlikte Okuyoruz
- Hepsi Seninle İlgili!
- “Bu Gazete Hayat Kurtarır, Zihin Açar, Bilinç Geliştirir!”
- Gıda Siyasetin Dışında mı?
- İşçi Dayanışması’yla Geçmişimizi Öğreniyor, Geleceğimizi Örmeye Devam Ediyoruz
- “Beynimizi Kim Yıkamalı?”
- “Anne Bak, Köfte Yazıyor”
- Yeter Demenin Vakti Geldi!
- İşçi Dayanışması’nın Kıymetini Bilelim
- İşçi Dayanışması, Emekçi Kadınların Pusulası
- İşçi Dayanışması'nın 151. Sayısı Çıktı!
- İşçi Dayanışması Gözlerimdeki Bağı Açtı
- İşçi Sınıfının Rehberi 150. Sayısında Yol Göstermeye Devam Ediyor
- İşçiden İşçiye, İşçi Dayanışması!
- Kutup Yıldızımız İşçi Dayanışmamız!
- 150. Sayısıyla İşçilere Temiz Bir Nefestir İşçi Dayanışması
- İşçi Dayanışması İşçi Sınıfının Hafızası
- Gençlerin Gazetemize Mesajları
- Sınıf Bilinci Oluşturma ve Koruma Kalkanı
- İşçi Dayanışması Biz Gençlere Işık Tutuyor
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...