Arılar ve Sınıf Bilinçli İşçiler

Arıların dünya için ne kadar önemli olduğunu biliyor musunuz? Ünlü bilim insanı Einstein’ın teorisine göre arılar dünya üzerinden yok olursa insan yaşamı 4 yıl içerisinde son bulur. Son zamanlarda bu teoriye karşı yeni teoriler ortaya atılmakta. Dünyanın yok olmayacağını, hayatın bir şekilde devam edeceğini ama bugün tükettiğimiz birçok sebze ve meyvenin yok olacağını ve dünyanın eskisi kadar güzel bir yer olmayacağını söylüyorlar. Her iki teoriye göre de arılar dünya ve insan yaşamı için çok önemli. Arılar olmazsa polenleşme olmaz. O zamanda birçok bitki yok olur. Bitkiler olmazsa bunlarla beslenen hayvanlar yok olur. Kısacası dünya gerçekten yaşanmaz bir yer olur.

Mücadeleci işçiler olarak bizler de aynı arılar gibiyiz. Nasıl ki arılar yaşam döngüsü içinde polenleri dağıtıyor, çiçeklerin, bitkilerin yeşermesini sağlıyorsa bizler de daha güzel bir dünyayı var etmek için sürekli mücadele tohumları ekiyoruz. Şunu çok iyi biliyoruz ki eğer dünyayı sermaye sınıfının eline bırakırsak ne yaşam kalır ne de insanlık.

İşçi sınıfının sömürüsünden beslenen sermaye sınıfı yaşamlarımızı çekilmez hale getiriyor. Emeğimizi, alın terimizi çalıyor. Umutlarımızı, inancımızı yok etmeye çalışıyor. Umudunu yitirenler yok değil ama her şeye rağmen sabırla, inançla dimdik ayakta duran ve sömürü düzenine karşı mücadele edenler var. İşte mücadele edenler olmazsa yaşadığımız hayat tıpkı arıların olmadığı dünya gibi yaşanmaz olur canlılığını yitirir.

Yaşamlarımızın canlılığını yitirmediği, sömürünün olmadığı daha güzel bir dünya mümkün. Yeter ki buna inanalım ve her an her yerde mücadele tohumlarını hayata serpelim. Çünkü er ya da geç o tohumlar filizlenecek, serpilecek ve o yaşanası dünyaya can verecek.