Buradasınız
Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
Gebze’den kadın petrokimya işçisi
İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemleri, geçinebilmek için çalışmak zorunda olan biz işçiler için hayati öneme sahip. Bu nedenle çalışma koşulları daha sağlıklı ve güvenli hale getirilmelidir. İş kazalarının önlenmesi çok zor bir şey değil! Çalışma Bakanlığının uzmanları iş kazalarının yüzde 98’inin önlenebilir olduğunu söylüyor. Fakat bu iş kazalarını önleme sorumluluğu olanlar önlem almaya, bir işçinin sağlığını ve iş sahasını güvenli hale getirmeye hiç mi hiç yanaşmıyorlar. İşyerinde gördüğümüz risklerin giderilmesi için ısrarcı olmalıyız. Bazen “bir şey olmaz”, “şimdiye kadar bir şey olmadı” gibi düşüncelerle hareket ediyoruz. Peki, bu sözleri bize kim söyletiyor? Söyleyene değil söyletene bakacaksın derler hep. İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini almayanlar “dikkatli olursanız bir şey olmaz” derler ve biz de zannederiz ki dikkat edersek bize bir şey olmayacak! Oysa işçilerin güvenliği konusu 8 saat çalışan, yorulan işçilerin dikkatine bağlanamaz.
Biz öyle bir alanda çalışıyoruz ki üretim sahası D-100 karayolunu aratmıyor, iş makineleri vızır vızır geçiyor. İnsanın bir an olabilecekleri düşünüp ürpermemesi elde değil. Acaba bugün eve sağlam gidebilecek miyim sorusunu kendime sormadan geçirdiğim bir gün bile hatırlamıyorum. Öyle korku dolu anlar yaşıyorum ki bazen şans eseri kendimi kurtardığım oluyor. Tam makineden aldığım parçayı kasaya koymaya gidiyorum, yanımdan hızla forklift geçiyor. Bir iki dakika sonra ağır gereçler getirmiş bir araba geçiyor yanımdan. Evet, motorlu bir taşıt üretimde yanımdan geçiyor. Tabiri yerindeyse ödüm kopuyor. Birkaç defa üretimde düzenleme yapılmasını talep ettik ama bize kulak asmadılar. Çünkü şikâyetimizi tek tek iletiyoruz ve “bak senden başka kimse şikâyet etmiyor burada” cevabı veriliyor. Bir keresinde arkadaşımızın ayağının üzerinden forklift geçti, biz bu durumu yine iş güvenliği uzmanı arkadaşımıza ilettik. O da patrona talebimizi iletmiş ama karşılığında azar yemekten kurtulamamış. “Şimdi bunun sırası değil, görmüyor musun işyerini büyüteceğiz daha birkaç tane makine yerleştirmenin planları duruyor. Onlar küçük maliyet, halledilir, önce makinaları yerleştirelim. Dikkatli olmuyorlar ondan kaza geçiriyorlar” cevabını almış patrondan. Elbette uzman, bu konuşmayı bizimle işten ayrılırken paylaştı. Eğer olayın olduğu sırada anlatırsa patron kendisini işten kovabilir korkusuyla bizimle paylaşmaktan çekinmiş.
Ama korkunun ecele faydası yok! Biz işçiler bir araya gelip nasıl bir çalışma ortamı istediğimizi dile getirmezsek asla patronun iş makinalarından bizim can güvenliğine sıra gelmeyecektir. Patronlar bizim hayatlarımızı önemsemiyorlar. Örgütsüz ve dağınık olduğumuzu bildikleri için yaşama hakkımıza saldırıyorlar, bizi bir “kullan at” eşya misali değersiz görüyorlar. Oysa biz işçiler fabrikalarda ve tüm işkollarında zenginlikleri üretiyoruz. Bütün üretilenler nasırlı ellerimizin emeklerinin izlerini taşır. Çalışırken her şeye değer katan ellerimizin, bedenimizin sağlığını öncelik sırasının en başına koymalıyız! İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması için birlik olmalı, yan yana gelmeliyiz. Çünkü biz mücadele edersek her şey ancak o zaman düzelir!
Savaş ve Biz İşçiler
1 Mayıs’ı Resmeden Orhan Taylan’a Veda
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- Yine, Tekrar, Bir Daha Şahlanıyoruz!
- Ucuz Bir Hayatı Neden Bu Kadar Pahalıya Yaşıyoruz?
- “Hiçbir Faydası Yoksa Neden Vergi Ödüyorum?”
- “Başımıza Ne Geliyorsa Nüfus Artışından” mı?
- Aman Bize Müjde Vermesinler!
- Onca Şeye Rağmen Gündemlerinde Yer Alamıyoruz
- Patronun Havucu İşçinin Onuru
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- “Fedakârlık” Neden Hep Bize Düşer?
- Bir Değil, İki Değil, Üç Değil!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- Derinleşen Yoksulluk ve Artan Eğitim Maliyetleri
- “Türkiye Yüzyılı” Yalanı
- Ödediğimiz Primlerden Payımıza Düşen Ne?
- Sağlık Sorunlarımız Kader Değil, Sınıfsal!
- Karıncalar ve Filin Hikâyesi
- “Ne Yapsam Mutlu Olamıyorum!”
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- Davut Abiyi Misafir Ettik
Son Eklenenler
- Bu sene 1 Mayıs’a UİD-DER’le birlikte bir işçi kenti olan Lüleburgaz’da katıldım. 1 Mayıs heyecanımız sabah saatlerinde başladı. Yol boyunca türkülerimizle, marşlarımızla 1 Mayıs alanına gittik. Tabii içimizde İstanbul’da kitlesel ve birleşik bir 1...
- 1 Mayıs’a gitmeden önce egemenlerin yarattığı algı yüzünden benim de endişelerim vardı. Fakat “Ben hakkımı savunmalıyım” diye düşünerek, arkadaşlarımın ısrarlı daveti sayesinde UİD-DER’le birlikte Bursa’da 1 Mayıs’a katıldım. İlk 1 Mayıs’ımdı, iyi...
- Ağır sorunlar altında bunalan işçi sınıfının bu sorunlar karşısında bir çıkış yolu bulabilmesi için sendikalarına sahip çıkması, sermayenin ve sendika bürokratlarının planlarını, niyetlerini boşa düşürmesi büyük önem taşımaktadır. Özellikle siyasi...
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 7’si tutuklu 23 sanığın yargılanmasına 8...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleşen mitinglere yüzbinlerce sendikalı sendikasız işçi, işsiz, emekli, emekçi kadın, genç katıldı. İşçi ve...
- Türkiye’nin dört bir yanında sendikalaşmak isteyen işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Bursa’da Öz İplik-İş Sendikası’nda örgütlendikleri için işten atılan ve direnişlerine devam eden Durak...
- Türkiye tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma Katliamı davasında daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Katliamın 10. yılında görülmeye başlanan kamu davasının ilk duruşması 8 Mayısta Soma 2. Asliye Ceza...
- Merhaba işçi ablalarım, abilerim. Ben İzmir’de yaşayan bir lise öğrenciyim. Ben de UİD-DER ile 1 Mayıs’a katılmak için İstanbul’da yaşayan teyzeme geldim. İlk defa 1 Mayıs’a katıldığım için sizlerle duygularımı paylaşmak istiyorum.
- Bu sene de 1 Mayıs’ı ağır şartlarda karşıladık. Bir tarafta ekonomik yıkım diğer tarafta savaş, göç sorunu ve işsizlik. Biz işçilerin birikmiş nice sorunu bulunuyor, toplum nefessiz bırakılıyor. İşte bu şartlar altında UİD-DER işçilere umut oldu,...
- Türkiye’de işçiler, reel ücretlerin düşmesi, çalışılmış günlerin ücretinin dahi patronlar tarafından gasp edilmesi gibi sorunlarla boğuşuyorlar. Diğer taraftan sağlık emekçileri ticarethaneye dönüştürülen sağlık sisteminin dayattığı ağır iş yüküyle...
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.