Buradasınız
“Akıyorken Testimizi Dolduralım!”
Esenyurt’tan bir metal işçisi
Geçenlerde, çalıştığım işyerinde bir arkadaşa, “gel pazar günü birer çay içelim, sohbet ederiz” dedim. O ise “pazar mesai var, kusura bakma, gelemem” dedi. Ben de “buranın mesaisi bitmez, bir gün de kendine ayır” deyince “olmaz, akıyorken testimizi doldurmak lazım” dedi. Dilim döndüğünce bu düşüncenin yanıltıcı olduğunu arkadaşıma anlatmaya çalıştım. İlerleyen yaşlarda da çalışabilmek için bugün dinlenmeye de ihtiyacımız olduğunu, henüz yerindeyken sağlığımızı korumak gerektiğini, kendimizi hırpalamanın geçim derdini azaltmadığını söyledim. İşçiler örgütsüzlüğün neden oluğu bilinç eksikliği yüzünden, ekonomik zorlukları fazla mesailerle aşacaklarını zannediyorlar. Ama ne yazık ki fazla mesailer de derdimize derman olmuyor. Su gür akmıyor, dibi delik testi dolmuyor.
Yaşam koşullarımız günden güne zorlaşıyor, alım gücümüz düşüyor, çalışma saatlerimiz artıyor, yediğimiz içtiğimiz her şeyin kalitesi düşüyor. Gebze’den petrokimya işçisi bir arkadaşımızın mektubunda değindiği gibi işçiler evine misafir almaktan korkar hale geldi, işyerlerinde çıkan meyveleri, reçelleri eve, çocuklara götürür oldu. İktidarsa, patronların trilyonluk vergi borçlarını silerek onları biz işçilerin sırtına bindirmeye devam ediyor. Kuru maaşımızın neredeyse yarısı vergi kesintisi olarak elimizden alınıyor. Bu da yetmezmiş gibi tüm tüketim ürünlerinden vergi alınıyor, neredeyse her şeyin fiyatı katlanarak artarken ödediğimiz dolaylı vergiler de artıyor. Üstelik gün doğmadan çıktığımız evimize akşam karanlığında dönüyoruz, gün ışığını göremez olduk. Buna rağmen ne patronlarımızın ne de siyasi iktidarın gözünü doyurabiliyoruz. Örgütsüz işçiler kırık testimizi dolduracağız çabasıyla ömrünü patronların insafına terk etmiş durumda.
İşçiler olarak sendikalarımızda, derneklerimizde bir araya gelmeden ve patronlara karşı ortak talepler çerçevesinde bir mücadeleyi omuzlamadan o testi dolsa dolsa ancak rüyalarımızda dolar. Sürekli kâr rekorları açıklayan patronlar, işçilerin elde kalan haklarını nasıl gasp edecekleri derdindeler. Kıdem tazminatı ve 8 saat çalışma hakkı ki bunlar büyük mücadelelerle kazanılmıştır, patronların hedefindedir. Hayat pahalılığı karşısında mücadeleyi değil de çalışma saatlerini yükseltmemiz hiçbir şeyi değiştirmez çünkü hafta dediğimiz şey 7 gün ile sınırlıyken, mücadele ederek kazanacağımız şeyler sınırsızdır. Yani testimizi doldurmak istiyorsak mutlaka mücadeleyi büyütmeliyiz.
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- İlk Adımlarını Direnişte Atan, “Eylem” Adını Alan Çocuklarımız
- “Kim Uğraşacak Şimdi” Deme, Aradığın Çözüm Sende…
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Bu Akşam Yemekte Tağşişli Gıda Var!
- “Bir Yemeklik Bamya”
- Kim Viral Olmalı?
- Sınıfına Ters Düşme!
- Asıl Hırsız Kim?
- Ruhumuzu Esir Alan Korkuyu Çıkarıp Atalım
- Konserve Yapmak Çözüm mü?
- “Çocuklarınız Zekiyse Bile İş Bulamaz!”
- Avrupa Bizi Kıskanırken Market Raflarına Ne Oldu?
- Biri Yıllık İzin mi Dedi!
- Annelerin Acıları Bize Ne Anlatıyor?
- Borsa’da Sadece Para mı Kaybedilir?
- Tatlı Meyve, Acı Reçete
- Bu Ülkenin Gündeminde Ne Var?
Son Eklenenler
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...
- Gün geçmiyor ki her gün bir öncekine rahmet okutacak, canımızı yakan bir olay olmasın. Sistemin iyice çürümesi ve tarifsiz bir bataklığa dönmesiyle birlikte, bu çürümüşlük toplumda derin yaralar açıyor. Bunun sonuçlarından bir yenisi de İzmir’de...
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...