Buradasınız
Açlık, Savaş, Faşizm, İşte Kapitalizm!
Gebze’den bir işçi
İkinci emperyalist paylaşım savaşından bu yana 44 yıl geçti. Emperyalistler dünyayı yeniden paylaşmak için girişmişti bu savaşa. Ve tüm hesaplarını işçi, emekçi, yoksul kitlelerin kanı üzerinden yapıyorlardı. Özellikle Almanya’da ipleri elinde bulunduran Nazilerin komünistlere, Yahudilere, Çingenelere ve sakatlara yaptıkları hâlâ insanlığın hafızasından silinmedi.
İşte bu tarihlerde yani 1939-45 yılları arasında yaşananları konu edinen bir film olan “Ayaklanma”yı izledik UİD-DER Gebze temsilciliğinde. Nazi zulmüne maruz kalan Varşova’daki Yahudilerin durumunu birçok açıdan ele alan film, özellikle tüm olumsuz koşullara rağmen Nazilere karşı direnen bir grup Yahudinin yürüttüğü mücadeleyi anlatıyordu. Bu vasıtayla bir kez daha tazeledik zihinlerimizi. Nazilerin kadın, çocuk, genç, yaşlı, bebek demeden gerçekleştirdikleri vahşeti anımsadık tekrar.
Bir daha yaşanmayacak bu acılar dediler, emperyalizmin sözcüleri savaşın bitiminde. Oysa 2009’un son günlerinden geriye dönüp baktığımızda savaş ve iç çatışmalarda ölenlerin ikinci dünya savaşında ölenleri dörde beşe katladığını görüyoruz.
Filmin ardından yaptığımız sohbette bugün de bu acılardan çok uzak olmadığımıza değindik. Bizzat bu topraklarda yaşanan Kürtlere karşı yürütülen savaş bile bunun için yeterli bir örnektir. Dahası yanı başımızda sürdürülen Irak savaşı, Ortadoğu’daki sonu gelmez çatışmalar, Afganistan ve Pakistan halklarına yaşatılan acılar, önümüzdeki süreçte de benzeri acılarla karşılaşacağımızı gösteriyor bizlere.
Evet dostlar. Burjuvazi savaşların bir daha yaşanmayacağını söyleyerek ikiyüzlülüğünü her daim ortaya koymuştur. Oysa kapitalist sistemde savaşların ve ölümlerin olmaması sistemin doğasına aykırıdır. ILO verilerine göre her yıl sadece iş cinayetlerinde dünyada 1 milyon 200 bin işçi hayatını kaybetmektedir. Anlayacağımız kapitalist sistem bizlere yoksulluk, sefalet, işsizlik ve ölümlerden başka bir şey vaat etmiyor. O zaman daha ne bekliyoruz? Karar verelim, insanca bir yaşam mı, yoksa burjuvaların çıkarları için ölmek mi?
“Suç Bizde!”
Yeni Yıla Zamlarla Gireceğiz!
- “Yüzücüler” Filmi: İnsanlığın Göç Yollarındaki Yaşam Mücadelesi
- Üzgünüz Size Ulaşamadık!
- Umutsuzluk içinde “Umut”
- Sahte umudun umutsuzluğu
- Umutla gerçek arasındaki fark
- Cabbar’ın ümitsiz umudu
- “Umut fakirin ekmeğidir” derler
- Yılmaz Güney’in UMUT filminden
- Dövüşenler ölenlerin tutmaz yasını!
- “Gazap Üzümleri” Film Gösterimi
Son Eklenenler
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...