UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
Buradasınız
İş Kazalarına Karşı Mevcut Haklarımız Neler?
Temmuz 2010, No: 28
İş kazaları dur durak bilmiyor ve işçiler patronların kâr hırsının kurbanı olmaya devam ediyorlar. Bu konuda haklarımızın ne olduğunu bilmemiz büyük önem taşıyor.
- İş kazası işçinin, işyeri alanı içerisinde, işyeri dışında veya işverenin işyeri dışındaki bir işinde meydana gelen ve işçiye zarar veren olayların tümüdür. İşyeri servisine bindiğimiz andan itibaren işveren sorumluluğu başlamış olur.
- Bir olayın iş kazası sayılabilmesi için işçinin sadece bedenen zarar görmesi gerekmez. İş kazasına bağlı ruhsal rahatsızlıklar da iş kazası kapsamına girer.
- İş kazası yaşayan bir işçi o an zarar görmemiş olabilir. Ancak yine de kazayı rapor etmeli. Bir iş kazası yaşandıktan sonra ortaya çıkan bedeni ve ruhi rahatsızlıklar doktor raporu ile tespit edilirse, üzerinden yıllar geçse bile, iş kazası olarak değerlendirilir.
- Patron işçiyi herhangi bir iş için işyeri dışına göndermiş ve kaza o işin yapılması sırasında meydana gelmişse bu olay da iş kazası olarak değerlendirilir.
- İş kazası sadece çalışırken meydana gelen kazaları kapsamaz. İşçilerin patronun tuttuğu bir araç ile işlerine gidip gelirken veya bir işyerinden patronun emri doğrultusunda işyeri dışındaki başka bir işe giderken yolda başlarına gelen herhangi bir kaza da iş kazası olarak değerlendirilir.
- İş kazasına uğrayan işçinin sigortalı olup olmaması önemli değildir. İş kazası geçiren işçiler SSK müdürlüklerine başvurduklarında sigortalı işçilerin yararlandıkları haklardan faydalanabilirler. Patronlar sigortasız işçi çalıştırıyorlarsa, yaşanan kazayı örtbas etmek için, kazazede işçileri özel hastanelere götürmek isterler. Bu, patronların sağlığımızı düşündüğü için değil, sorumluluklarından kaçmak için yaptıkları bir uygulamadır.
- İş kazası yaşandığında patronun vakit geçirmeden zabıta, savcılık, jandarma veya karakol gibi idari mercilere bildirimde bulunma zorunluluğu vardır. Patronun bu görevi yapmadığı durumlarda çalışan işçilerin bildirimi de geçerlidir. Bildirim yapıldıktan sonra kaza bir dilekçe ile SSK Bölge Müdürlüğü’ne bildirilir. Ayrıca Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne de başvuru yapılabilir. SSK da olay yerine müfettişlerini göndermek zorundadır. Müfettişlerin tuttuğu rapora göre olayın iş kazası olup olmadığına karar verilir. İş kazası tespiti yapıldıktan sonra kaza geçiren işçinin tedavisi yapılır. Tedavi süresince geçici iş göremezlik ödeneği ödenir. Maluliyet durumu varsa “maluliyet aylığı” bağlanır. Kaza sonrası, kazazede işçinin dinlenme süresine SGK hastaneleri karar verir. SGK tarafından verilen istirahat süresince işçinin işten atılması mümkün değildir. İstirahat süresinin işçinin ihbar süresini 6 hafta geçmesi durumunda ise işveren işçiyi ancak tazminatlarını vererek işten çıkartabilir. İş kazası sonrasında işçi işverene karşı, iş mahkemelerine başvurarak maddi ve manevi tazminat davası açabilir.
Yasalarda var olan bu haklarımızın kâğıt üzerinde kalmaması için haklarımıza sahip çıkmalıyız. Bu haklarımızı başka işçi arkadaşlarımıza da anlatmalıyız. Birçok iş kazası sonucunda işçiler ya işten atılıyor ya da sakat halde çalışmaya devam ediyor. Örgütsüz olduğumuz müddetçe patronlar gerekli önlemleri almayacak ve iş kazaları olmaya devam edecek. Son günlerde peş peşe gelen madenci ölümleri bunun bir göstergesidir. İş kazalarını ve ölümleri durdurmak için haklarımıza sahip çıkmalı ve örgütlenmeliyiz.
15 Temmuz 2010
...önceki
Bıçak Kemikte
Bıçak Kemikte
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
Son Eklenenler
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...