Buradasınız
Örgütlüysek Güçlüyüz!
Bağcılar’dan bir işçi
Zamlar sonbahar yağmurlarından önce yağmaya başladı. Her gün yeni bir zam haberine uyanıyoruz. Neye, ne kadar zam geldiğini televizyonlardan, gazetelerden öğrenmiyoruz. Televizyonlara veya gazetelere kalsak hayat geçmişe göre daha ucuz. Hatta ortalıkta kriz falan yok, bu yaşananların hepsi psikolojik! Şimdilerde bizim işyerinde hayatta neler oluyor, zam yağmuru en fazla hangi ürünlerde etkili oldu, bu haberleri işçiler olarak birbirimizden alıyoruz. Haber kaynaklarımız da marketler, bakkallar, kırtasiyeler, fırınlar veya pazarlar oluyor. Bunlara faturaları katmıyorum bile. Zaten faturayı ödeyen arkadaşımız genelde kara haberi verirken önce bir küfürle başlıyor. Ardından kim hangi ürünü zamlı almışsa anlatıyor. Böylece zam yağmurunun etkili olduğu bölgeler kendiliğinden ortaya çıkıyor. Zam yağmayan bölge de yok zaten. Ardından biri şöyle bir şey söylüyor: “Yahu her şeye zam geliyor. Aldığımız ücretler ile zaten zor geçiniyoruz. Maaşlar hariç her şeye yağmur gibi zam yağıyor. Ne olacak böyle bizim sonumuz?”
Yine arkadaşlar ile zamlar ve hayat pahalılığı üzerine sohbet ederken, arkadaşlardan biri “biz bu hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz, her şeye zam geldi diyoruz, geçinemiyoruz diyoruz ama bunlar hep bizden kaynaklanıyor. Çünkü sesimizin çıkmayacağını biliyorlar da, o yüzden korkmadan her şeye zam yapıyorlar. Çünkü ne kadar haksızlık olmuşsa hiç birine sesimiz çıkmamış. Biz sendikalı işçileriz. Biz de hakkımızı alamadığımız zaman greve gideriz. Başka işyerlerinde işçilerin grevleri yasaklanıyor. Biz ‘bize ne onlardan’ diyoruz veya başka sebeplerden dolayı grevleri yasaklayanları savunuyoruz. Şimdi biz böyle olursak, onlar da korkmadan böyle her şeye zam yaparlar” dedi.
Başka bir arkadaş da bu konuşmayı onaylayarak “haklısın” dedi. Sonra “çocukların okulları başladı, yok kayıt parası, yok kitap parası, yok kıyafet parası bir de her şeye yüzde elli zam gelmiş, yetişemedim vallahi. Babamdan borç aldım. Herkes de aynı durumda ama yine de kimsenin sesi çıkmıyor. Avrupa’da olsa yer yerinden oynardı” diye ekledi.
“Oynar tabi” diyerek söze girdi başka bir arkadaş. “Çünkü Avrupa’da bir işçi ya bir sendikaya, ya bir derneğe ya da bir işçi partisine üye. Böyle bizdeki gibi hakları elinden alınmaya çalışılsa haberleri oluyor ve hızlı bir şekilde organize olabiliyorlar. Ama biz de böyle mi? Bir gece ansızın hakkın elinden alınıyor, ruhun bile duymuyor. O kadar yasa geçirdiler Meclisten, haberimiz bile yok!”
Bu ve buna benzer sohbetler işyerimizde neredeyse her gün oluyor. Başka işyerlerinde de oluyordur. Bütün işçiler hayat pahalılığından şikâyet ediyorlar. Daha anlatmadığım farklı örnekler ve farklı yorumlar da var. Fakat hepsinin ortak bir yönü var ve belki de en büyük sorunumuz bu. Bir sınıf olduğumuzun farkında olmamak ve bundan kaynaklı olarak da işçi sınıfı olarak gücümüzün farkına varamamak. Ama bu güç kendiliğinden ortaya çıkmaz. İşçiler kendi sınıf çıkarları temelinde örgütlenir ve mücadele ederlerse güçlü olduklarının farkına varabilirler. Burada da biz mücadeleci işçilere çok sorumluluk düşüyor. Bizim işçi kardeşlerimizi ortak çıkarları temelinde bir araya getirmek ve birlikte mücadeleyi büyütmek için çabalarımız gelecekte çok güçlü ve örgütlü bir sınıf olmamıza büyük katkılar sağlayacak.
İSTEMEM
Ağaçta Armut, Yürekte Korku!
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
- Maaşlar Eriyor: Bu düzen Değişmeli!
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...